Özgürgün cumhurbaşkanı adayı mı?
Doğrusu ben hiç bu tarafını düşünmemiştim.
Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün Kıbrıs sorunuyla ilgili keskin çıkışlarını, özellikle de Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya dönük akla zarar sözlerini bu şekilde okumamıştım.
Ali abi (Tekman) geçen gün canlı yayında söyledi de konuya bu taraftan da bakmaya başladım.
Diyor ki Ali Tekman, “Hüseyin Özgürgün’ün hedefi Cumhurbaşkanlığı…”
Akıncı ile ‘karşı karşıya’ gelme stratejisi de bunun üzerine bina edilmiş. Akıncı’yla söz düellosuna girişmek suretiyle ‘rakibi’ görüntüsü çizmek istiyor.
Akıncı ‘sol’un Cumhurbaşkanı ise, Özgürgün de 2020’deki seçim için daha şimdiden ‘sağın adayı’ hesabına yatırım yapıyor.
Tekman’ın tespitleri doğru olabilir. UBP’de Genel Başkanlık görevini bir şekilde alan, kurduğu kabine azınlık da olsa Başbakanlık koltuğuna kurulan Özgürgün şimdi hedefi yükseltmiş, kendini Saray’da hayal etmeye başlamış olabilir.
Namık Kemal’in dediğinden, hayal kurmak güzeldir.
***
Belki de Cumhurbaşkanı adayı olma hayali de vardır Özgürgün’ün ama sanırım ilk hedefi UBP Genel Başkanlığı koltuğunu sağlama almak.
Akıncı ile çatışıp sağ tabana ‘Aslan Başkan’ imajı vermeye çalışırken, parti içinde olası rakiplerini de gölgelemek istiyor Özgürgün…
Malum, Genel Başkan seçildiği kurultayda bol aday vardı. O kurultayda aday olmayıp başka kurultaylarda Genel Başkanlığa soyunabilecek başka isimler de var.
Bir çırpıda 5-6 isim sayılabilir.
Her ne kadar bugün Başbakanlık koltuğunda oturduğu için Genel Başkanlık konusunda sıkıntısız gibi görünse de, Özgürgün geçmişte yaşananları ölçüp tartıyordur.
İrsen Küçük’ün başına gelenlerin bir gün kendi başına gelmeyeceğinin garantisi yok çünkü…
Başbakanlık koltuğundayken, yani siyasetin zirvesindeyken seçimde milletvekili bile seçilememiş, yani siyasetin dibini görmüştü İrsen Bey…
Çıkış zordu merdivenleri siyasette ama düşüş öyle paldır küldür olabiliyordu.
***
UBP-DP azınlık hükümeti kurulalı daha altı ay bile olmadı. Ama ‘kabine değişikliği’ şimdiden gündeme geldi. Bunu Özgürgün de yalanlamıyor.
Kulislerde iki bakanın adı geçiyor. Bunlardan biri için ciddi iddialar da var, ama bunlar teyide muhtaç siyasi kulisler…
Bu kadar kısa sürede bakanların görevden alınmasının gündeme gelmesi normal değil. Ama öyle görünüyor ki Özgürgün bu revizyona gidecek. Revizyon sonrasında mecliste neler olur, görevden alınan bakanlar soluğu nerede alır, belli değil.
Ama bundan da önemlisi, sokakta UBP-DP koalisyonuna karşı giderek büyüyen bir tepki var. Öyle sokaklara dökülecek kadar ciddi bir hareketlenme yok, ama gerek Başbakan’ın zayıf performansı ve yukarıda anlatılan nedenlerle Cumhurbaşkanı ile girdiği polemiklere, gerekse imar konuları, muhaceret affı, yurttaşlık gibi toplumun hassas olduğu konularda atılan keyfi adımlara karşı homurdanmalar yükseliyor.
Hatta Özgürgün’ün geçmişte ‘halkın zekasıyla ilgili söyledikleri’, ‘çiçekçi paraları’, ‘trafik cezaları’ mevzular da hatırlara gelmeye başladı.
Yani Özgürgün pirince giderken bulgurdan da olabilir pekala!..
Hem, sahi Cumhurbaşkanı adaylığına soyunacaksa, Özgürgün’ün Kıbrıs siyaseti nedir?
‘Çakıl taşı’ mı, ‘entegrasyon’ mu?
Başka ne olabilir ki!