1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. Özgürgün Rumlara Lefkoşa’yı mı verecek?
Sami Özuslu

Sami Özuslu

Özgürgün Rumlara Lefkoşa’yı mı verecek?

A+A-

 

Bizimkiler coştukça coştu.
Güzelyurt’te belediye seçimleriyle ilgili UBP’nin düzenlediği toplantıda peşpeşe her söz alan nutuk attı.
En son da Genel Başkan Hüseyin Özgürgün...
Birbirlerini dolduruşa getirdiler, hamasi nutuk atmada adeta yarışa girdiler.
Kılıç kalkan ekibi mübarek!
Sanki cenke gidiyorlar.
**
O toplantıda kanı kabaran ana muhalefet UBP’nin Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün “Güzelyurt asla verilmez” dedi.
Bu iddiasını kendi duruşuna değil, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a bağladı üstelik...
Bakın Özgürgün ne dedi:
“2012 yılında Anavatanımız Türkiye’nin Başbakanı Sayın Recep Tayip Erdoğan ile helikopterle Güzelyurt ve Lefke üzerine birlikte dolaştık ve o gün basın mensuplarına ‘Güzelyurt asla verilmez’ denmişti. O gün de, bugün tadilatı devam eden Güzelyurt-Lefke arasındaki yolun da yapımı için talimat vermişti. Sayın Başbakanın söyledikleri de somut olarak ortadadır. Bu bölge bundan sonra hep bir Türk toprağı olarak kalacaktır.”
Ne anladınız bu sözlerden siz?
**
Benim anladığım şu:
Hüseyin Özgürgün hamaset yapacak, ama yoğurdu da üfleyerek yemek istiyor.
Bir yandan “Güzelyurt dahil, bir çakıl taşı vermeyiz” siyasetini dillendirmek niyetinde, ama diğer yandan da 2003-2004 döneminde ters düştüğü AKP iktidarıyla yeniden ipleri koparmak da istemiyor.
O dönemlerde bir ara yine UBP’de Genel Başkan yapılmıştı. Gerek referandum döneminde, gerekse Mal Tazmin Komisyonu’nu Anayasa Mahkemesi’ne götürerek Ankara ile ters düşmüş, uzun süre de Türkiye’deki iktidarla mesafeli durmak zorunda kalmıştı.
Geçmişte sırtını hep ‘derin devlet’ unsurlarına dayamaya alışmış UBP’nin ‘yeni konjonktür’ü kavraması ve ona uygun davranması zaman aldı.
Özgürgün işte bu yüzden ‘sütten dilinin yandığını’ unutmadan konuşmayı tercih etti ve “Güzelyurt verilemez” lafını Erdoğan’ın helikopterde söylediğini iddia ettiği sözlerine havale etti.
**
UBP bu ülkede ikinci büyük partidir ve Genel Başkanı’nın ağzından çıkan sözler doğrudan partiyi bağlar.
Özgürgün Erdoğan’ın arkasına saklanarak “Güzelyurt asla verilemez” dediğine göre, partisinin Kıbrıs’ta nasıl bir çözüm öngördüğünü de kamuoyuna açıkça izah etmesi gerekir.
Müzakere sürecinde al-ver aşamasına gelindiği zaman acaba UBP’nin tavrı ne olacak?
“Güzelyurt verilemez” olduğuna göre, acaba UBP’nin ‘verilebilir’ listesinde hangi bölgeler vardır?
Karpaz verilebilir midir?
Meserya our mu?
Girne’yi mi önereceğiz Rumlara?
Yoksa ‘yarım Lefkoşa’nın bize düşen kısmını mı vereceğiz müzakere masasında?
**
Bu soruların yanıtını UBP liderliği vermedi, vermeyecek de...
Her ne kadar Erdoğan’ın sözlerine sığınarak ve korkakça söylese de, Özgürgün’ün siyaseti bellidir:
“Bir çakıl taşı bile vermeyiz!”
Ankara’daki siyasal dengeler birazcık çatırdamış olsaydı eğer, belki Erdoğan’ın adını bile anmadan, en yüksek perdeden bağırarak söylerdi bunu Hüseyin Özgürgün...
Ama konjonkür uygun değil.
O yüzden ‘perde’ arıyor, saklanacak...

Bu yazı toplam 2150 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar