Özgürleşme Eylemi…
Özgürleşme Eylemi…
Neriman Cahit
“SİVİL TOPLUM KAVRAMI” artık daha da ertelemeden: “Çağdaş Bir Toplum Modeli” olarak benimsenip gerçekleştirilmeli… Bunun için de: Öncelikle, ‘Yurttaş olarak insana değer verilmesi zorunluluğu kurumsallaşmalı…
Ancak, bu yaklaşım, Klasik Kapitalist Toplumun ‘Bireycilik’ ideolojisiyle aynı anlamı taşımamalı…
***
‘BİREY ya da YURTTAŞ’ daha hızlı “TOPLUMSAL SORUMLULUĞU’ yaratan ve bölüşen bir etkin varlık düzeyine yükseltilebilir. Bunun gerçekleşmesi için: Salt ‘POLİTİK’ alanda değil… YENİDEN ÜRETİMİN tüm düzeylerinde de, YIĞINLARIN SOMUT BİR BELİRLEYİCİLİK’lerinin bulunması gerekir.
***
Yönlendirme kadar, yönetmeyi de içeren bir diyalektik, ancak bir toplumun ‘SOSYAL DOKUSU İLE ÖRGÜTLEŞME AĞINI’ daha ileri bir demokratik sıçramanın gereksinimlerine göre yeniden oluşturulmasıyla yaratılabilir…
Ne ezen ne de ezilen olmamak… Öncelikle, bütün ‘Sivil Toplumun’ kurumlarında yer alma yetenek ve becerisiyle dolu… Yepyeni bir ‘DEMOKRATİK YURTTAŞLIK’ aşamasına yönelişi zorlar…
***
İnsanın ve yığının varlığını özgürce doğrulayamadığı her yerde…
Ancak, ters bazı olasılıklar da vardır…
KARAR VERMEK
Çok güçlü bir ‘ÖZGÜRLEŞME’ eyleminin ürünüdür. Onun, yeniden üretiminin tümünden ayrı, ‘Kendi başına bir olay biçiminde oluşması beklenemez…’
Gelişen üretim ilişkileri – aynı zamanda – bütün modern sınıfların düzendeki yerlerini daha doğrudan biçimlerde almasını gözetleyen bir öze kavuşturulmak zorundadır…
Bunun ilk ve en önemli koşulu ise, ülkemizde: “TOPLUMCU DEMOKRASİYE” uzanan tüm kanalları açmaktır… Konan barikatlar, şimdiye değin: TOPLUMCU TEORİ ve PRATİĞİ ENGELLEMEKLE KALMADILAR. İnsanların ve yeni toplum güçlerinin bilinçlerini de elde etmeye, ‘YÖNELEBİLMELERİNİ DE’ ertelediler…
***
Oysa…
İki yüz yıllık kıvranışın bekleme sınırı… Yıllarla birlikte çok kısalmıştır. Yeter ki bunu kavrayıp…
Dönüştürebilecek Yöneticileri ‘İş başına’ getirmeyi bilelim…
***
Ülkemiz artık…
Yığınlarını, tabandan itibaren önyargısız kavrayıp, örgütleyen bir: “TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM HASRETİ İÇİNDEDİR…”
***
YETER Kİ…
BU GERÇEK DAHA DA ERTELENMEDEN KABUL EDİLİP…
HAREKETE GEÇİLSİN…
/////////////////////////////////////
Foto: ay çıktı
BÜYÜT BİR ÇİÇEĞİ…
Yalnızlık: Sonsuza dönük bir arya
Ses kendini yitirir ağır yaralarla
Kanar balkonda açmayı unutan
Çardella…
Bir Nihavent Şarkı
Dibe vurmuş bir unutkanlık
Yanık bir çağrının sonsuzluk düşü
Ölümsüzlük sapağı…
Çabuk unutulur
Ömrü talan eden sır…
Ve ölüm hiçbir şarkıya sinmez…
Acının gergefini bitir, geç geceyi…
Geç geceyi akrep tetikte…
Büyüyor içimdeki sızı…
Uzaklarda bu çan sesi neyin çağrısı…
Arala perdeyi ay çıktı
Arala perdeyi yüreğini akıt
Aşkın şarabını demle
Aç kapılarını bekletme…
En onulmaz mevsiminde
Büyüt bir çiçeği… Sevgini sesle…
Sesle Sevgini…
Neriman CAHİT