Uzun bir title’ı olan ama kısaca Başbakan Yardımcısı olarak belirtebileceğimiz Serdar Denktaş, bizim adımıza özür dilemiş.
Denktaş, "Kıbrıs'ta bu konuda belli ki eksik bilgiden veya tamamen bilgisizlikten bir tepki doğdu. O tepkiyi de döner dönmez doğru yola sokacağız inşallah. Bu nedenle konuyla ilgilenen ve Türkiye'den izleyip 'nedir bu Kıbrıslıların yaptığı' diye üzüntü duyan Anadolu insanından da ben Kıbrıs Türk halkı adına özür dilemek isterim. Bu yanlış beyanatlar, neticede bir bilgisizliğin sonucu ortaya çıkmış. Onu da gidereceğiz" demiş.
Türkiye’nın Kıbrıs İşlerinden de sorumlu başbakan yardımcısı Bülent Arınç’tan dilemiş bu özrü… Peki neden dilemiş?
Hani Türkiye Futbol Federasyonu Kıbrıs’ın kuzeyinde bir temsilcilik açmak için FİFA’dan izin istemişti ya… Bizim Futbol Federasyonu Başkanımız Hasan Sertoğlu başta olmak üzere de tepkiler gelmişti, “olmaz” denmişti.
İşte Serdar Denktaş bunun için özür dilemiş Arınç’tan.
Özür dilemek çoğu zaman büyüklük olarak kabul edilir ancak eğer bir hata yapmışsan… Oluşan kötü durumu düzeltmek için özür dilemek, ortamı yumuşatır bazen ve güven de sağlar bazı durumlarda…
Ancak bu durumda dilenen özrün ‘büyüklük’ olamayacağı çok açık… ‘Küçüklük’ten başka bir şey olamaz.
Neden?
TFF’nun temsilcilik açmak için izlediği yola bakın;
FİFA’ya yazı yazıp talepte bulunuyor ama ne oluyor biliyor musunuz? FİFA, TFF’nin görmezden geldiği, sallamadığı KTFF’na yazı yazıp, bu konudaki düşüncesini soruyor. Yani Sertoğlu, konuyu FİFA’dan öğreniyor.
TFF, KTFF’yi muhatabı kabul etmiyor ama FİFA bunu yapıyor. Yani Federasyonun varlığını kabul edip ona fikrini soruyor. Federasyon Yönetim Kurulu da TFF’nin bu talebine ‘hayır’ diyor.
Şimdi bu gelişmelerden sonra Serdar Denktaş’ın gidip Bülent Arınç’tan Kıbrıs Türkü adına özür dilemesi nasıl bir işgüzarlıktır, anlam vermek mümkün değil.
Anlam verilebilir, bir yaklaşım getirilebilir bu duruma ancak bunun adını buradan yazmak istemem. 
Futbol açısından temsilcilik açma isteğinin sonuçlarını spor yorumcuları açıklarlar, tartışırlar ancak sonuçta, bizim Federasyonumuzun doğal ve doğru bir tepkisi var ortada… Denktaş’ın başkaları adına, onların bilgisi olmadan ve duruşları doğru iken özür dilemesi büyüklük değil, küçüklük oldu.