Pandemide geçim derdi: “Fırından pide alarak 5 TL’lik helva ile günü bitiren var.”
İşini kaybettikten sonra arabasını satıp Surlariçi’nde küçük bir dükkân açarak geçimini sağlamaya çalışan 43 yaşındaki Hakan Güzeloğlan, hem kendi yaşadığı zorluğu, hem de tanık olduğu geçim dertlerini paylaştı…
“İnsanların evine yıllardır et girmiyor... 7 liralık tavuk ciğeri, boyun, iki yumurta alıyorlar... Köşedeki fırından pide alarak 5 TL’lik helva ile günü bitiren var.”
Devrim DEMİR
Covid-19 salgının baş göstermesi sonrası, sadece sağlıkta değil, ekonomide de tablo korkutucu boyuta ulaştı.
Evlere geçim derdi girdi, gelecek korkusu hemen herkese sirayet etti.
Girne’de çalıştığı casinonun 1 yıl önce kapanmasının ardından 6 ay işsiz kaldığını ve abisinin evine sığındığını anlatan bir çocuk babası Hakan Güzeloğlan, arabasını satarak Surlariçi Lefkoşa’da açtığı küçük dükkanda ekmeğini kazanmaya çalışıyor.
Güzeloğlan Surlariçi’nde yaşadıklarını ve tanık olduklarını şöyle aktarıyor: “Mahalle bakkallarında toz şeker 5 veya 10 liralık poşetlerle satılıyor, bakkalların veresiye defterleri bir hayli kabarık. Müşteriler borcunu ödemekte güçlük çekiyor, yoksulluğun geldiği nokta hem vatandaşa hem esnafa akla karayı seçtiriyor. İnsanlar pirinci veya mercimeği alırken paket almıyor 10 liralık 5 liralık alıyor. 10 liralık peynir, 5 liralık zeytin alan da var. Öğünlük alışveriş yapıyor artık insanlar, günlük bile değil”.
“Ekmek parası olmayan insanlar görüyorum”
30 yıl önce KKTC Vatandaşı olduğunu belirten ve pandemi öncesinde de iyi gelirli bir işte çalıştığını belirten, Hakan Güzeloğlan pandemi nedeniyle yaşadığı sıkıntılarını paylaştı.
Bir casinoda çalışırken ve bir yıl önce salgın nedeniyle işini kaybeden Güzeloğlan, 6 ay işsiz gezdikten sonra arabasını satarak küçük bir dükkân açtı. Lefkoşa Surlariçi’nde tavuk şarküterisi çalıştıran, 600 TL kira ödediği dükkânı açık tutmaya çalışan Güzeloğlan, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Esnaf olduktan sonra vatandaşın görünmeyen yüzüne şahit oldum. Cebinde ekmek alacak parası olmayan insanlar var. İşimi kaybettikten sonra, abimin yanına gelmek zorunda kaldım. 6 ay işsiz dolaştım ama bir çocuğum var, mecburdum iş bulmaya. Aracımı sattım, biraz birikmişim vardı, küçük bir dükkân kiraladım. Surlariçi’nde yaşayanlar zaten bin bir güçlükle ayakta durmaya çalışan bir toplum, buradaki insanlar ada genelindeki bütün geliri düşük insanlar unutuldu. Son bir yıldır savaştan berbat bir dönem yaşıyoruz ama hükümet kanadından hiç kimse bize sahip çıkmadı”.
“Et yiyeni göremezsiniz”
İşlettiği dükkânın kendi kendini çevirdiğini kaydeden Güzeloğlan, özellikle Surlariçi bölgesinde neredeyse 10 çocuklu aileler olduğuna vurgu yaparak, “Etin kilosu olmuş 150 TL. Hangisinin evine et girdiğini hayal bile edemiyoruz. İnsanlar 2 yumurtayı veresiye alacak durumda. Vatandaş ekmek alacak parayı zor buluyor. Alışverişin normali aylık ya da haftalık olanıdır. Para yok kimsede. 5 TL’lik helva, çorbada kullanılan tavuk boynu, 7 liralık ciğer alıp gidiyor. Bunları da veresiye yazdırıyor. İnsanlara reva mı bu” dedi.
“Veresiye yaşıyorlar”
Son zamanlarda veresiye yazdıranların sayısının arttığını söyleyen Hakan Güzeloğlan, “Parası olmayan veresiye alıyor. Önceden veresiye isteyen bu kadar çok değildi. Biz de mahalle esnafı olduğumuz için, mahalleliyi tanıdığımız için veresiye vermek zorunda kalıyoruz. Belki 1 ay sonra belki 5 ay sonra ödüyorlar. Çünkü paraları yok. İnsanlar 30 TL’lik tavuğu alamıyor. Veresiye ile yaşıyorlar. Çünkü buna mecburlar aldıkları da ekmektir, süttür yumurtadır kimse daha lüks bir şey alacak durumda değil” ifadelerini kullandı.
“Hükümetin hatasını biz çekiyoruz”
Devletin destek olarak açıkladığı hiçbir şeyden yararlanamadığını da kaydeden Hakan Güzeloğlan, “6 ay işsiz gezdim, devlet yüzüme bakmadı, neden? Çünkü ben casino çıkışlıydım iyi bir gelirim vardı” dedi.
Yıkık dökük evlere bile en az 2 bin TL kira istendiğini kaydeden Güzeloğlan, son 1 yılda pandemi nedeniyle sadece maddi değil manevi olarak da çok yıkıldığını söyledi.
Psikolojik korkular, çocuğunu kaybetme korkusu ile dolu bir süreç içinde olduğunu söyleyen Güzeloğlan, “Bana bir şey olursa çocuğum ne olacak korkusu ile insanlardan uzaklaştım. Her hafta test yapmama rağmen, çocuğuma sarılmaktan korkuyorum. Tedirginlik yaşıyorum. Bir yılda çok şey kaybettim. Eskiden 10 bin TL bir gelirim varken, bugün son 9 aydır ayda bin 500 TL oda belki. Hükümetin beceriksizliklerini ada geneli biz yurttaşlar ödüyoruz” şeklinde konuştu.
Güzeloğlan: “Hükümet nerede? İnsanlar bir pideye 5 TL’lik helva sarıp günü kapatıyor”
Mevcut hükümetten hiçbir şekilde memnun olmadığını da kaydeden Hakan Güzeloğlan, hükümetin torpilden her şeye kadar sadece kendi çevrelerine çalıştığını savundu.
Her gün 7 liralık bir tavuk ciğeri alan vatandaşın haline yüreklerin burkulduğunu ifade eden Güzeloğlan’ın ifadeleri devamla şöyle:
“Devlet nerede? Köşedeki fırından bir pide alarak 5 TL’lik helva ile günü kapatan var. İnsanlar sadece günü değil öğünü düşünecek duruma geldi. Koli ile yumurta değil, iki yumurta alan var. Bir paket makarna ve iki domates alarak öğlen ve akşam yemeğini kurtardım diye sevinen var. Bir sene geçmiş hangi vekil yurttaşının kapısını çalarak haliniz ne diye sordu, merak ediyorum. İnsanları, bizleri yıktılar. İki yumurta ve 5 TL’lik helva ile hangi siyasi evinde bunları yer çıkıp bu halka hesap versinler. Yardım paketi dağıttık demekle olmuyor bu işler. Çıkın bu halkın gözüne bakın eğer bakacak bir yüz varsa.”
FOTOĞRAFLAR BURÇİN AYBARS