Para-düdük!
Göz kapakları ‘grev’e inecek neredeyse!
Az kaldı şafak sökecek...
Kurultay salonunda yerlerdeki kartvizitler ve tokuşturulan kafalardan, sıcak mısır kokusu ve kocaman göbekli erkek egemen fiskoslardan geriye yorgunluk kaldı.
Genç gazetecilere bakıyorum tek tek...
Meltem’e... Canan’a... Elmas’a...
Maaşı iki bin beş yüzü bulan yok herhalde..
Sabah dört oluyor, çalışıyorlar.
Sandıklardan dökülen oy pusularının üzerine gücün, menfaatin, partizanlığın kokusu sinmiş...
Ne ‘müdürler’ çıkarmıştır bu parti işleri...
Müşavirler boşuna mı fink atıyor ortada!?
Ne ‘istihdamlar’ kotarmıştır militanlık yüzü suyu hürmetine, parti ‘iç’leri...
Öylesine büyük bir haksızlık var ki bu ülkede üreten ancak bunun karşılığını alamayan insanlara yönelik...
Hilesiz, hurdasız, çırçıplak emekçilere...
Ter dökülmemiş zenginliğin girdabında iflah olmaz bir bencillikle söylenirken kimileri, şafak söküyor kimisinin de böğrüne vura vura...
***
Yeni güne iki soru ile uyanıyorum.
- Tek başına AKP, Kıbrıs’ı nasıl etkiler?
- UBP Kurultayı hükümete nasıl yansır?
***
İkinci Tur’un ardından en fazla ‘üç bakan’ değişir kabinede, hükümet yürür yolunu, nereye yürüyecekse...
“Güç”e tapınma seansları sürer AKP’ye...
Döviz daha az fırlar, diyor iyimser yanım.
AKP elde ettiği bu yeni güçle, Kıbrıs’ın kuzeyine akıttığı her kuruş paranın hesabını ‘söke söke’ sorar, “ne kadar ekmek, o kadar köfte” diye diye...
***
Yurt dışı sonuçlarına bakıyorum da...
95 bin seçmeni var Türkiye’nin Kıbrıs’ta...
Bizim seçmen sayımızın neredeyse yarısı.
Gerçi 32 bin 599’u gitmiş sandığa...
Ama örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde oy kullanan Türkiyeli seçmen sayısı 24 bin!..
AKP, Kıbrıs’ta da birinci...
Türkiye sonuçları gibi aşağı yukarı...
HeDePe’liler MeHaPe’lilerden fazla, bu iyi!
***
Örneğin İran’da CHP birinci; İngiltere’de hem de açık farkla HDP.
Hollanda da mesele % 70’i buluyor AKP.
***
“Türkiye Kıbrıs’a ne verdi, ne istiyor, açıkça konuşulmadan ada halkının kendi siyasi ve kültürel kimliğini inşa etmesi mümkün değil” diyen eski solculardan Orhan Miroğlu, Mardin’den vekil çıkmış yine, AKP’den...
‘Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan’ yaparlar mı acaba?
Ne yazmıştı bir zamanlar Taraf’ta:
“Gördüğüm o ki Türkiye’nin Kıbrıs politikası özetle şu, parayı biz veriyoruz, düdüğü öttürmek de hakkımız...”
Hani buralarda ‘para’ isteniyor da, itiraz sadece ‘düdük’ kısmına!
Evet, açıkça konuşulmalı...