Partiler değil ‘Adaylar öne çıkacak’
Cumhurbaşkanlığı anketi ile gündeme gelen Redborder Araştırma ve Danışmanlık Şirketi Direktörü, Siyaset Bilimci Dr. Salih Egemen, 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanlığı anketi ile gündeme gelen Redborder Araştırma ve Danışmanlık Şirketi Direktörü, Siyaset Bilimci Dr. Salih Egemen, 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik değerlendirmelerde bulundu, adaylık konusunda Erhürman, Akıncı ve Özersay’ın isminin ön plana çıktığını söyledi ve ekledi: “Hiçbir partinin cumhurbaşkanı seçtirme gücü yoktur. Partilerden çok adaylar öne çıkacak”
“Bir önceki seçimde UBP’den bir grubun Akıncı’ya oy verdiğini biliyoruz. Şu anda UBP seçmeninin Akıncı’ya çok fazla eğilim göstermeyeceğini söyleyebiliriz”
“Tufan Erhürman ismi ön plana çıkıyor, Akıncı ile yakın bir oy oranına sahip.”
“Şu anda ön plana çıkan dördüncü bir isim yok”
“Cumhurbaşkanlığı yarışında an itibarıyla Kıbrıs sorunu üzerinden bir kutuplaşmadan çok kişiler arasında bir kutuplaşma var”
“Kararsızların oranı üçte bire yakındır. Adayların kampanyayı nasıl kurgulayacağı çok önemlidir. Henüz adaylar resmen açıklanmamıştır ancak anket sonuçlarında Tufan Erhürman’a büyük bir destek olduğunu görüyoruz.”
“UBP’nin bir bütün olarak Kudret Özersay’ı desteklemesi çok zor”
“Birinci turda bu iş bitmez”
“Kıbrıs konusundaki gelişmeler de etkili olacaktır”
“Akıncı, “Dört Boyutlu Siyaset” demişti ve 4 temel vaadi vardı. Aslında Akıncı’nın bir çoğundan vazgeçtiğini görüyoruz.”
“Mesela “toplum sorunlarının çözümünde rehberlik yapma” gibi, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın bunu yapmadığını ve iç politikayla ilgili hiç konuşmadığını görüyoruz.”
“İkincisi örtülü ödenek konusudur, ki bu konu işlenirse Akıncı’nın kimliğine zarar verebilecek birşeydir çünkü “şeffaf, dürüst bir şekilde açıklayacağım” demişti.”
“Özersay’ın hükümeti bozma sürecini iyi yönetememesi, hatalı tavırları da onda dezavantaj yarattı.”
“Türkiye’nin verebileceği destek veya yapabileceği katkı sınırlıdır. Adayın kendi becerisi, başarısı ve performansı önemlidir.”
“Türkiye istediği adayı seçtiremez ama istemediği adaya kaybettirir”
Ödül Aşık ÜLKER
Redborder Araştırma ve Danışmanlık Şirketi Direktörü, Siyaset Bilimci Dr. Salih Egemen, 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Türkiye’nin verebileceği desteğin ve katkının sınırlı olduğunu söyleyerek, “Adayın kendi becerisi, başarısı ve performansı önemlidir. Türkiye istediği adayı seçtiremez ama istemediği adaya kaybettirir” dedi.
Hiçbir partinin tek başına cumhurbaşkanı seçtirme gücü olmadığını kaydeden Dr. Egemen, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kişisel özelliklerin ön plana çıkacağını, partilerden çok adayların öne çıkacağını kaydetti.
Dr. Egemen, “İnsanımızın en önem verdiği, Cumhurbaşkanı’nda aradığı özellikler dürüstlük ve lider kişiliktir. Dürüstlükten kasıt da rüşvet, yolsuzluk gibi maddi olaylara bulaşmamış olmak, yalan söylememiş olmaktır. Lider kişilikte de toplumsal vizyon ve onu gerçekleştirecek siyasi irade, kararlılık ve cesaret önemlidir” diye konuştu.
Dr. Salih Egemen Temmuz ayında 1024 kişilik bir örneklem grubu ile yüz yüze görüşerek yapılan anketin sonuçlarını değerlendirdi. Toplumun eğilimlerini ve beklentilerini tespit etmek açısından güzel bir çalışma yaptıklarını anlatan Dr. Egemen, Cumhurbaşkalığı seçimlerine giderken seçmenin Cumhurbaşkanı’nda aradığı özelliklerin dürüstlük ve lider kişilik olduğunu söyledi.
Soru: Bir siyasi parti için yaptığınız anketin sonuçları basına yansıdı. Öncelikle bu anketle ilgili genel bilgi verir misiniz lütfen?
Dr. Egemen: Yüz yüze anket metodunu kullandık. Anket çok aşamalı, tabakalı, tesadüfi yöntemle seçilen 1024 kişilik bir örneklem grubu ile yapıldı. Saha çalışması Temmuz’un ikinci yarısı, Ağustos’un ilk haftasında bitti. Toplumun eğilimlerini ve beklentilerini tespit etmek açısından güzel bir çalışma oldu. Ortaya çıkan sonuçlar da Cumhurbaşkanlığı seçimleri dahil bir takım önemli ipuçları verdi. Bu tip araştırmalar o anın fotoğrafını çeker ve gelecekle ilgili projeksiyon yapmamıza yarar. Esas amacı odur. Gelecekle ilgili projeksiyon yapmak için elimizde veri olması lazım ki veriye dayalı değerlendirme yapıp gelecekle ilgili planlama yapılabilsin, bu araştırmaların siyasi amacı odur.
“Cumhurbaşkanı’nda aranan özellikler dürüstlük ve lider kişilik”
Soru: Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken siyasi ortam nasıl?
Dr. Egemen: Cumhurbaşkalığı seçimlerine giderken aslında insanımızın en önem verdiği, Cumhurbaşkanı’nda aradığı özellikler dürüstlük ve lider kişiliktir. Dürüstlükten kasıt da rüşvet, yolsuzluk gibi maddi olaylara bulaşmamış olmak, yalan söylememiş olmaktır. Lider kişilikte de toplumsal vizyon ve onu gerçekleştirecek siyasi irade, kararlılık ve cesaret önemlidir. Bizim siyasi yapımızdan kaynaklanan, ki halkın genel algısı da o doğrultudadır, “politikacı kendi çıkarlarını düşünen bir gruptur”. Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi tek adayın yarışacağı, partilerin daha geri planda olduğu seçimlerde, insanımız adayın adil, dürüst olmasını istiyor, eğer yönetimdeyse adil, dürüst, etkin yönetim göstermesini bekliyor.
Şunun altını çizmek isterim, hiçbir partinin cumhurbaşkanı seçtirme gücü yoktur. Belediye seçimlerinde olduğu gibi, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de kişisel özellikler ön plana çıkıyor. Bu seçimlerde de partilerden çok adaylar öne çıkacak.
Akıncı ve Erhürman arasındaki fark %4
Soru: Henüz adaylar belli değil ama anketinize göre Mustafa Akıncı ve Tufan Erhürman yarışıyor ve aralarında da %4 fark var...
Dr. Egemen: Adaylar belli değil ama Mustafa Akıncı Cumhurbaşkanı olduğu için doğal olarak aday olması bekleniyor. CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman ismi de ön plana çıkıyor, Akıncı ile yakın bir oy oranına sahip.
Soru: Yüzdelikler nedir?
Dr. Egemen: Şu anda yüzdelikleri paylaşmanın çok anlamı yok. Erhürman’dan sonra aday olması beklenen HP Genel Başkanı Kudret Özersay var. Şu anda ön plana çıkan dördüncü bir isim yok. Dolayısıyla şu anda yarışta bilinen, görünen, tahmin edilen üç aday var.
“Güç dengeleri önemli”
Soru: İlk iki sıradaki olası aday arasında %4’lük bir fark var. Üçüncü ile fark nedir?
Dr. Egemen: İkinci ve üçüncü aday arasında önemli bir fark var.
Bugün için oranlardan çok ortaya çıkan güç dengeleri önemlidir. İlk bakışta iki federal görüşü savunan aday ön planda denebilir ama burada görüşlerden daha çok kişiler öne çıkıyor. Toplumun gündemindeki Cumhurbaşkanlığı yarışında an itibarıyla Kıbrıs sorunu üzerinden bir kutuplaşmadan çok kişiler arasında bir kutuplaşma var.
“Adayın kimliği ön planda”
Soru: Görüşlerden çok, kişiler ön planda diyorsunuz ancak iki sol aday ön planda, bu seçimde sağ nerede?
Dr. Egemen: Sağın en büyük partisi UBP’nin şu anda bir adayı yok, bir aday arayışı olduğunu görüyoruz. Az önce de belirttiğim gibi hiç bir parti kendi başına ne belediye başkanı, ne de cumhurbaşkanı seçtirebilir. Ne olursa olsun görüşlerinden öte, adayın kimliği ön plandadır.
“UBP seçmeninin Akıncı’ya çok fazla eğilim göstermeyeceğini söyleyebiliriz”
Soru: Mevcut ortamda sağ kesimin Cumhurbaşkanı Akıncı’ya karşı eleştirilerini ve tutumunu görüyoruz...
Dr. Egemen: Bir önceki seçimde UBP’den bir grubun Akıncı’ya oy verdiğini biliyoruz ancak şu anda UBP seçmeninin Akıncı’ya çok fazla eğilim göstermeyeceğini söyleyebiliriz. Ama unutmayalım ki, toplumun yarısı herhangi bir partiye mensup değildir. Onların eğilimi seçimde temel belirleyici olacak, onların beklentisi de dürüstlük ve lider kişiliktir.
Kararsızların oranı üçte bire yakındır. Adayların kampanyayı nasıl kurgulayacağı çok önemlidir. Henüz adaylar resmen açıklanmamıştır ancak anket sonuçlarında Tufan Erhürman’a büyük bir destek olduğunu görüyoruz.
“Erhürman’ın uzlaşmacı, ılımlı, dürüst duruşu...”
Soru: Bunda neyin etkisi vardır?
Dr. Egemen: Erhürman’ın kişiliğinden kaynaklanan bir destektir bu. Uzlaşmacı, ılımlı, dürüst duruşu... Hem dörtlü koalisyon döneminde, hem de öncesinde toplumun kutuplaşmalarında köşeli yer almamış olması, uzlaşmacı kişiliği, toplumun değişik kesimlerine karşı sergilediği hoşgörülü tutum önemli.
“UBP’nin bir bütün olarak Kudret Özersay’ı desteklemesi çok zor”
Soru: UBP ve HP’nin şu anda hükümette olması seçim sonuçlarını nasıl etkileyecek ya da Özersay’a UBP’nin desteği olur mu?
Dr. Egemen: UBP henüz kararını vermiş görünmüyor. Söylenenlere baktığımızda, UBP Genel Başkanı olarak Ersin Tatar aday olmayacağını açıkladı. Bu da normal çünkü parlamenter sistemde başbakan birinci siyasi aktördür ve kendisi yeni başbakan olmuştur, Cumhurbaşkanı olma arzusunun olmaması normaldir. O durumda UBP’nin parti içinden veya dışından başka bir adayı desteklemesi söz konusu olabilir. Bu konuda alınacak kararla birlikte tablo daha çok şekillenecek. Yapılan açıklamalardan görüyoruz ki, UBP’nin bir bütün olarak Kudret Özersay’ı desteklemesi çok zor görünüyor. Durum net değildir. Parti yetkili kurulları bir karar verecek, bunun ne olacağı önemlidir.
“Birinci turda bu iş bitmez”
Soru: Araştırma sonuçlarına göre seçimde ikinci tur olacak...
Dr. Egemen: Araştırma sonucuna göre birinci turda bu iş bitmez. Seçim sistemi de %50+ gerektirdiği için, anayasa “uzlaşın, Cumhurbaşkanı’na en azından %50+’nın üstünde bir destek olsun” diyor. 1990’dan itibaren, birkaç istisna hariç, seçim iki turlu oldu. 2005’te Mehmet Ali Talat ve 2010’da Derviş Eroğlu ilk turdan seçilmişti. Rauf Denktaş’ın olduğu dönemlerde bile seçim ilk turda bitmiyordu. Şimdi tekrar o sürece girildi, görünen odur ki bu iş ilk turda bitmeyecek. Partiler arası ittifaklar, parti dışı ittifaklar ikinci turda önemli rol oynayacak. Araştırmadan çıkan önemli bir bulgu da budur.
Soru: Meclisteki diğer partilerin etkisi ne olacak?
Dr. Egemen: Ülkede iki büyük kitle partisi var. Bir de YDP gerçeği var, diğer partilerin aşağıya gittiğini, sadece YDP’nin yukarı doğru bir ivme yakaladığını söyleyebiliriz. UBP hükümet kurduktan sonra bu ivmenin hızı azalsa da yukarıya doğru olduğunu görebiliyoruz. YDP’nin tutum ve davranışının seçimin ikinci turunda etkili olacağını söyleyebiliriz.
Soru: Anketten şaşırtıcı bir sonuç çıktı mı?
Dr. Egemen: Hayır.
Soru: Seçimin sürprizi ne olur?
Dr. Egemen: Şu andaki bulgulara bakınca seçimin sürprizi yok, öyle bir beklentim de yok. Adaylar kesinleştikten sonra yapılacak anketler neyin sürpriz olup, neyin olmayacağını daha net gösterebilir.
“Kıbrıs konusundaki gelişmeler de etkili olacaktır”
Soru: Kıbrıs sorunundaki gelişmeler seçimin sonucunu nasıl etkiler?
Dr. Egemen: Kıbrıs konusundaki gelişmeler de mutlaka etkili olacaktır. Şu aşamada Kıbrıs sorunu toplumun yine birinci gündemindedir ama Kıbrıs sorununun federal çözümü konusunda durgun bir dönem yaşanıyor. İlerleyen zamanda neler olacağı belirleyici bir dinamiktir.
Olası adayların artıları ve eksileri...
Soru: Olası adayların birbirlerine göre artıları ve eksileri nelerdir?
Dr. Egemen: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçmen oturup bir değerlendirme yapacak. Öncelikle Cumhurbaşkanı Akıncı’nın performansına bakacak. Akıncı, “Dört Boyutlu Siyaset” demişti ve 4 temel vaadi vardı. Aslında Akıncı’nın bir çoğundan vazgeçtiğini görüyoruz. Mesela “toplum sorunlarının çözümünde rehberlik yapma” gibi, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın bunu yapmadığını ve iç politikayla ilgili hiç konuşmadığını görüyoruz. İkincisi örtülü ödenek konusudur, ki bu konu işlenirse Akıncı’nın kimliğine zarar verebilecek birşeydir çünkü “şeffaf, dürüst bir şekilde açıklayacağım” demişti. Bunlar seçim sürecinde ön plana çıkarılacak konulardır. Mutlaka milliyetçi konularda daha hassas olan, Kıbrıs sorunuyla ilgili federal çözüme daha mesafeli bakan kitlelerin Akıncı’ya karşı bir duruşu da olacaktır. Akıncı’nın seçim sürecinde üç boyutlu bir saldırıya uğrayacağını anket sonuçlarına bakarak öngörebiliyoruz. Akıncı için en önemli şey, Kıbrıs sorununda çözüm umudunu yeşertmektir. Seçim kampanyasını bunun üzerine oturtacağını görüyoruz. Değişik kaynaklardan gelen bilgiler, Kıbrıs konusunu rayına oturttuktan sonra 3-4 ay ara verip, “Beni seçin, bitireyim” diyeceğidir.
Tufan Erhürman daha şanslıdır çünkü kendisine saldırılabilecek birşey yoktur. Akıncı’nın Türkiye ile zıtlaşma içinde olduğunu da görüyoruz. Bunun da en azından ikinci turda milliyetçi seçmenin Akıncı’nın karşısındaki adaya oy vermesini teşvik edeceğini net olarak görüyoruz.
Kudret Özersay’ın en büyük dezavantajı temiz siyaset için yola çıkıp, bu konuda somut bir sonuç elde edememiş olmasıdır. Genel kitlede yani partili olmayan kitlede bu konuda bir soru işareti yaratmıştır. Hükümeti bozma sürecini iyi yönetememesi, hatalı tavırları da onda dezavantaj yarattı. Hükümette olmanın Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir artısı olmaz çünkü ekonomide büyük bir başarı elde edilse bile bu UBP’nin hanesine yazılacak çünkü ekonomiyi yöneten başat güç UBP’dir.
“Türkiye istediği adayı seçtiremez”
Soru: Özersay’ın Türkiye ile ilişkileri seçimlerde nasıl etkili olur?
Dr. Egemen: Türkiye’nin verebileceği destek veya yapabileceği katkı sınırlıdır. Adayın kendi becerisi, başarısı ve performansı önemlidir. Türkiye istediği adayı seçtiremez ama istemediği adaya kaybettirir.