1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Pazarlık kozu: Kıbrıs Konfederasyonu
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Pazarlık kozu: Kıbrıs Konfederasyonu

A+A-

Cenevre Zirvesi’yle birlikte Türkiye'nin Tatar'a seslendirdiği yeni siyaset şekilleniyor.
Dünya sahnesinde yeni ve tek bir Kıbrıs devleti ancak konfederasyon!
“Eşit uluslararası statüye sahip yan yana iki ayrı egemen devlete dayalı bir iş birliği” söz dizimi, yerini “aynı ev, iki ayrı oda”ya bırakıyor.
Gelen ilk sinyaller böyle!

*  *  *  

Şimdiki durumun “tescilini” istemenin akıl dışı olduğu yavaş yavaş anlaşılıyor.
“Çözümsüzlük çözümdür” motifli statükoyu cilalamanın imkanı yok.
Müzakereye değil KKTC’yi tanıtmaya ihtiyaç var, amaç buysa...
Kimse de tanımaz, biliniyor.

Üstelik yine biliniyor ki “toprak, mülkiyet, güvenlik” gibi konular, çözüm formüllerinden bağımsız, her daim masada olmak zorunda!


*  *  *  

“Kıbrıs Konfederasyonu” geçmişte de masaya gelmişti.
İlk değil…
Dünyada artık konfederasyon modeli de kalmadı ya!
Suriye ile Mısır’ın bir denemesi vardı, birkaç ay sürdü.
Sırbistan ve Karabağ vardı sanırım, üç senede ayrıldılar.
Biraz da “ayrılma hakkı” üzerinden bir yol, “birleşme” yerine!
“İsviçre Konfederasyonu” örneği var…
Adı konfederasyon…
İçi federal!
İşin akademik ya da hukuki tanımını uzmanlarına bırakalım.

*  *  *  

Şimdi inceden inceye “Uluslararası alanda tek şahsiyet” diyorlar ya!
Kendi tezinden aslında geri adım atıyor ‘Türk’ tarafı…
Türkiye, ayrı devleti yasaklayan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantörü olarak, masaya ayrı devlet formülü getiremeyeceğini bal gibi de biliyor.
İçte “ayrı” olalım diyor, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nde “tek.”
İngiltere’nin önerisi var örneğin, iki “kurucu toplum devleti”nin oluşturacağı “Federal Kıbrıs Cumhuriyeti.
1960’ın kurucu ortakları yerine bu kez “toplum devletleri.”
Hani “mış gibi” yapmak…
“Devlet” duymak isteyenlere özel formül!
Eş başkanlı tek Bakanlar Kurulu, 6’ya 3 bakanlar, nüfus oranında temsiliyete sahip Federal Meclis, İskoçya ya da Galler gibi ayrı uluslararası temas yapma hakkı, sınırlı asker, toprak düzenlemesi...
Elbette Birlemiş Milletler ve Avrupa Birliği üyeliği…
İki tarafın ağzına da bal çalan bir senaryo şimdilik…

*  *  *  

Türkiye aslında Kıbrıs’ı yine bir “pazarlık kozu” olarak kullanıyor.
Avrupa Konseyi’nin haziran zirvesi öncesinde pazarlık yapıyor.
Gümrük Birliği anlaşmasının genişletilerek güncellenmesi, vize serbestliği ve mülteci projesine yönelik daha fazla maddi destek karşılığında Kıbrıs’ı masaya koyuyor.


*  *  *  

25 sene önce Türkiye yine “Konfederasyon” demişti.
Yine büyük bir pazarlığın mezesi olmuştu Kıbrıs.
1999’da “Avrupa Birliği üyeliğine adaylık statüsü” kazanınca, Türkiye’nin ağzından yeniden “konfederasyon” duyan olmadı (!)
Yıllar sonra şimdi, yeniden..
Cenevre sonrası “ortak zemin arayışı” devam edecek gibi görünüyor.
En sonunda “gevşek bir federasyona” varacak gemi, Türk tarafı iletişimini “konfederasyon” üzerinden yapacak.
Türkiye istediğini alırsa ne âlâ!
Eğer pazarlık sonuç vermezse…
Vay halimize!

Bu yazı toplam 2045 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar