Dila ŞİMŞEK

Yenidüzen çok tartışılan Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi Emirname taslağını, o bölgede yaşayanlara sordu…

Bölgede yaşayanların bir çoğu ‘emirnameye destek’ verirken, Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi’nin Girne’ye benzememesi temennisini belirtti.

Verilen yanıtların çoğu Emirname ile ilgili kafaların henüz karışık olduğunu da ortaya koyarken, emirnameyi destekleyenlerinse ‘işsizlikten’ çekindiği ortaya çıktı…

Bölgeliler ne dedi?

Tülay Alper: “Biz Akdeniz insanıyız, adayız, hiç güzel yaseminleri olan sokağımız olmayacak mı?”

“Bize herhangi bir derneğin ismi yazılı olmayan bir bildiri dağıttılar. Amaçları emirnameyi önlemekmiş... Öncelikle bu yasal değil. Ben bu emirnamenin tartışılınabilir olduğuna inanıyorum. Etrafıma baktığımda çok çirkin bir yapılaşma görüyorum. Biz Akdeniz insanıyız, adayız, hiç güzel yaseminleri olan sokağımız olmayacak mı? Hep dip dibe, mahremiyet olmadan, sıkışık bir şekilde mi yaşayalım? Şehir düzeni olan, tarihini koruyan bir Kıbrıs istiyorum. Geleneksel yapımızı ve kültürel değerlerimizi koruyabilmeliyiz. Her olay tartışmaya ve karşı görüşe açıktır. Fakat eğer betonlaşma olsun isterlerse, ileride yaşayacakları olumsuz sonuçlara da razı olmaları lazım. Bizim belirli bir hayat tarzımız var ve sırf çarpık bir zenginleşme uğruna bunun yok olmasını kabul etmiyorum.”

Bölgede yaşayanların bir çoğu ‘emirnameye destek’ verirken, Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi’nin Girne’ye benzememesi temennisini belirtti.

Sermet Nereli: “Emirname istemiyoruz”

"Biz hayatımızın her evresinde yasağa karşı çıktık... Dolayısıyla emirnameyi de istemiyoruz. Çevre düzenlemesi tabii ki yapılmalı fakat bölgemizle ilgili kararları biz verebilmek istiyoruz. Bize sorulmadan bir karar alınıp bizim adımıza karar verilmesini doğru görmüyoruz."

Yılcay Takar: “Çarpık yapılaşmaya karşıyım”

"Ben emirnamenin olmasını istemiyorum. İskele halkının çevre ile ilgili konulara kendisinin karar vermesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Güzel kentimizde çarpık yapılaşma görmek istemiyoruz."

Yahya Güden: “Girne mahvolmuşken İskele’yi de kaybetmeyelim”

"İçinde bulunduğumuz bu durum yüzünden, zaten Girne mahvolmuşken İskele'nin de bu duruma düşmesini istemem. Başka insanlar para kazanacak diye İskele halkının ve çevrenin olumsuz etkilenmesine karşıyım."

Evren Sanlı: “Emirnamenin uzun süreceğini ve insanların olumsuz etkileneceğini düşünüyorum”

"Emirnamenin olmasını istemiyorum. Öncelikle çok çarpık yapılaşma olduğunu düşünüyorum ve betonlaşmaya karşıyım. Emirnamenin çok uzun süreceğini ve halkı kötü anlamda etkileyeceğini düşünüyorum."

Semih Avcı: “Kentleşme ve modernleşme şart”

"Ben emirnamenin yapılmasını destekliyorum. Kentleşme ve modernleşme adına daha çok binanın olması gerekir. Zaten Kıbrıs'ta oldukça fazla boş alan varken ve turistik bir cazibeye sahipken bunu iyi değerlendirmek gerekir. Bu sayede daha da fazla insan çekeceğimizi düşünüyorum. Ekonomi de turizmle canlanacaktır."

U Verilen yanıtların çoğu Emirname ile ilgili kafaların henüz karışık olduğunu da ortaya koyarken, emirnameyi destekleyenlerinse ‘işsizlikten’ çekindiği ortaya çıktı…

Mehmet Dursun: “Çevre düzeni ve planlı yapılaşma istiyorum”

"Ben emirnameden kentimizin olumlu yararlanacağını düşünüyorum ve daha iyi kriterlerde yapılandırma yapılmasından yanayım. Çevre düzeninin planlı ve programlı olmasını destekliyorum."

Selahattin Karakurt: “İnşaatların durdurulması işsizlik demek”

"Emirnamenin olmamasını istiyorum. Şu anki inşaatların durdurulması inşaat ve alakalı sektördeki çalışanlar için işsizlik demek. Bu, insanları çok zor duruma düşürür. Dün bize emirnamenin yapılmaması için imza toplayan birkaç kişi de geldi. Bu durumdan birçok insanın kötü etkileneceğini düşünüyorum."

Tayfun Yıldız: “Emirname sadece kıyılarda geçerli olmalı”

"Emirname olmamalı. Hızlı gelişen bir nüfusumuz var. Yurtdışından oldukça insan geliyor. Gelişime aç bir adayken emirnameyle kısıtlanmak çok tersi bir davranış olur. Emirname sadece kıyılarda geçerli olmalı."

Deniz Kiriç: “Turizmin gelişmesi açısından yapılaşma olmalı”

"Deniz ve sahil kenarlarının değerlendirilmesinden yanayım ve turistik alanlar olması şehrimiz için daha güzel olur. İnsanların gidip keyif alabileceği güzel manzaralı yerler şehrimize turist de kazandıracaktır."

Tarık Şanlı: “Kıbrıs özel ve doğal bir ada ve ada gibi kalmalı”

"Kıbrıs özel ve doğal bir ada ve ada gibi kalmalı diye düşünüyorum. Alanlarımızın korunması ve çarpık yapılaşmayı önlemek Kıbrıs için en doğrusudur. Girne'de olduğu gibi biçimsiz ve uzun yapıların bu bölgelerde de olması görüntü kirliliği yaratacaktır."

Emine Deveci: “Yapılaştırma olabilir fakat daha düzenli bir şekilde...”

"Kıbrıs'ın daha çok gelişmesini isterim. Yapılaştırma olabilir fakat daha düzenli bir şekilde... Mesela deniz kıyısında yürüyüş alanları ve gidip oturabileceğimiz restoranlar olması çok güzel olur fakat uzun ve şekilsiz binaların olmasını istemiyorum."

Ali Dizman: “Devlet bize hizmet etmekle yükümlü”

"Emirname kimseye sorulmadan, haber dahi verilmeden çıkarıldı. Bizim yaşadığımız bölgede neden bize sorulmadan karar alındığını bilmiyorum. Devlet bize hizmet etmekle yükümlü, onların görevi bu. Fakat bu bize resmen 'emir' olarak geldi. Yapılanma tabii ki olabilir fakat kırsal alanda... Şehir içinde, deniz kenarında vs. çevre düzeni olmadan çarpık yapılaşma olmasın."

Tülay Koçoğlu: “Kıbrıs ancak planlı kentleşme ile kalkınabilir”

“Emirname bölgemiz için hem olumlu hem olumsuz sonuçlara yol açabilir. Turizmin gelişmesi ve artan nüfusa uygun yapılaşmanın olmasını istiyorum fakat bu çarpık ve düzensiz bir şekilde olmamalı. Çirkin binalar ve çevre düzenlemesi yapılmadan adım atılmasını, herkesin kafasına göre apartman inşaat etmesini doğru bulmuyorum. Kıbrıs ancak planlı kentleşme ile kalkınabilir.”