Fileleftheros, Cinayet ve Komplo” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Çıdan’ın öldürüldüğü gün ve saatte cezaevinin ilgili kanadında görevli 3 gardiyanın "ağır suç işlemek için komplo kurmak, cinayet ve görevi kötüye kullanmakla" suçlandığı dünkü Lefkoşa Kaza Mahkemesi'ndeki duruşmada, söz konusu kişilerin 8’er gün tutukluluğuna karar verildiğini belirtti.

Gazeteye göre, polisin Çıdan cinayeti için kurduğu tahkikat grubu başkanı Yannos Yannaku önceki gece tutuklanan üç gardiyanın tutukluluk emri alınmak üzere dün çıkarıldığı yargıç karşısında verdiği ifadelerden, "Çıdan’ın ciddi şekilde yaralandığını bilmelerine rağmen daha kötüsünü engellemek için gereğini yapmadıklarının" anlaşıldığını söyledi.  Yannaku, “Gereken yapılsaydı maktul bugün hayatta olacaktı” dedi.

Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne 27 Ekim’de sunulan şahadetten, üç gardiyanın 12.45-19.00 saatleri arasında görevde oldukları, Çıdan’ın da aynı gün saat 21.50’de ölü bulunduğu ortaya çıktı. Polis subayı Yannaku, yargıç karşısındaki ifadesinde “saat 15.00 sularında maktul yardım istemek için hücresinde bulunan bildirim zili düğmesine bastı” dedi, Yannaku, şöyle devam etti:

“Birinci ve ikinci şüpheli (gardiyan) oraya gitti. Üçüncü şüpheli vardiya sorumlusuydu ve gardiyanlar ofisinde bulunuyordu. Güvenlik kamerası görüntülerine ve alınan ifadelere göre iki gardiyan, çok ağır yaralı durumda bulunan maktulle konuştu ancak cinayetin baş şüphelisi Kürt mahkûm tarafından geri dönmeye ikna edildiler. Baş şüphelinin gardiyanlara, Çıdan’ın aile sorunları yüzünden kendi kendini yaraladığı ve maktule kendisinin bakacağı konusunda güvence verdi. Alınan ifadelere göre, maktul, iki gardiyandan, güvenlik sebebiyle hücresinin anahtarını değiştirmelerini istedi. Yine alınan ifadelere göre, baş şüpheli, gardiyanlar odasına gidip, sorumlu gardiyandan (3’üncü şüpheli) gaza bezine benzeyen bir şey aldıktan sonra, onları yaralara müdahale edeceğine ikna etti. Çıdan cinayetinin baş şüphelisi mahkûm, gardiyanlar ofisinden döner dönmez, 41 yaşındaki maktulün hücresine girdi ve onunla yüksek sesle konuşarak kilitle çılgınca karnına vurdu. O anda Kıbrıslı Türk hükümlünün yardım düğmesine bastığı, gardiyanların ise görmezden geldiği görüldü. Gardiyanların aynı gün daha sonra sayım yaptıkları ancak maktulün hücresini kontrol etmedikleri kaydedildi."

Gazete, dünkü mahkemenin 5 saatten uzun sürdüğünü, üç gardiyanın avukatlarının polisin 8’er günlük tutukluluk emri talebine itiraz ettiğini ancak yargıç Panayotis Savvidis’in, ara verdikten sonra, talebi onayladığını yazdı.