Polis: “Sanık, eşiyle tartıştıklarını, bir süre sonra ‘pat’ diye ses duyduğunu söyledi”
Müfettiş Muavini Umut Demir şahadetini tamamlamasının ardından sanık avukatları tarafından sorgulanmasına dün de devam edildi, mesai saatinin dolmasının ardından, 20 Kasım’a ertelendi
Fehime ALASYA
Girne’de 2016 Aralık ayında evinin balkonundan düşerek şüpheli şekilde hayatını kaybeden Akile Nacisoy’un ölümüyle ilgili tutuklu bulunan eşi Yaşar Akdoğan hakkındaki ‘cinayet’ davasında, ‘PI’ duruşması 20 Kasım’a ertelendi.
Müfettiş Muavini Umut Demir şahadetini tamamlamasının ardından sanık avukatları tarafından sorgulanmasına dün de devam edildi.
Mesai saatinin dolmasının ardından sorgulama kaldığı yerden devam etmek üzere dava, 20 Kasım 2017 tarihinde kaldığı yerden devam edecek.
Ceza Davaları Yargıcı Mesut Mesutoğlu’nun huzurunda görüşülen duruşmada, İddia Makamı Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener ve Savcı Emine Taşkın, sanık Yaşar Akdoğan’ın avukatları Boysan Boyra ile Emre Kadri hazır bulundu.
Girne Polis Müdürlüğü Adli Şube Amirliği’nde görev yapan ve meselenin tahkikat memuru olan Müfettiş Muavini Umut Demir, önceki duruşmada olduğu gibi, dünkü duruşmada da sanık avukatları tarafından sorgulanmaya devam edildi.
Mesai saatinin dolması nedeniyle dava, Demir’in sorgulamasına kaldığı yerden devam etmek üzere dava, 20 Kasım 2017 tarihine tehir etti.
Emareler sunulmuştu
Girne Kaza Mahkemesi’nde Ceza Davaları Yargıcı Mesut Mesutoğlu huzurunda görüşülen geçtiğimiz PI duruşmasında, davada İddia Makamında Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener ve sanık Yaşar Akdoğan’ı temsilen avukat Boysan Boyra ile avukat Emre Kadri hazır bulunmuştu.
Savcı Akyener, davanın ikinci tanığı olarak Girne Polis Müdürlüğü’ne bağlı Adli Şube Amirliği’nde görevli Müfettiş Muavini Umut Demir’i mahkemeye dinletti. Demir, 30 Aralık 2016 tarihi itibariyle Akile Nacisoy’un ölümüyle ilgili tüm gelişmeleri, işlemleri ve olguları aktararak, 40 yakın emareyi mahkemeye ibraz etmişti.
Polis: “Sanık eşiyle tartıştıklarını, bir süre sonra ‘pat’ diye ses duyduğunu söyledi”
Umut Demir, 30 Aralık 2016’da Adli Şube’de görevli bir polis memurunun, Girne Özel Hastanesi’nin karşısında ikamet eden sanık Yaşar Akdoğan’ın şubeyi arayarak, eşi Akile Akdoğan’ın intihar ettiğini ve polisin olay yerine gelmesini istediği bilgisini aldığını aktarmıştı.
Ekibiyle birlikte olay yerine gittiğini, Akile Akdoğan’ın cansız bedeninin yerde yüz üstü vaziyette gördüğünü söyleyen Demir, o esnada orada bulunan Girne Akçiçek Hastanesi’nden gelen hemşirenin, Akile Nacisoy’un nabzının olmadığını ve ‘X’ olduğunu söylediğini aktarmıştı.
Demir, Akile Nacisoy’un kalmakta olduğu ikametgahı öğrenerek içeriği girdiğini ve sanık Akdoğan’ı orada gördüğünü söyleyerek, şunları aktardı: “Sanıktan yaptığım ilk soruşturmada bana, 30 Aralık’ta 05:00 raddelerinde eşiyle birlikte uyandıklarını, salona geçtiklerini, eşinin kendisini aldattığı yönünde korkuları olduğundan dolayı eşiyle tartıştıklarını, bu tartışma esnasında yere düştüklerini, düşme sonucunda dirseğini yere çarpıp kanadığını, daha sonra tekrardan tartışma çıkması nedeniyle eşinin mutfağa çay yapmak için geçtiğini, bir süre sonra ‘pat’ diye yüksek bir ses duyması üzerine mutfağa geçtiğini, mutfağa geçtiğinde eşinin mutfakta olmadığını, balkon kapısının açık olduğunu, balkondaki çöplerin dağılmış vaziyette gördüğünü söyledi. balkona geçtiğinde balkondan aşağı baktığı zaman eşini yerde gördüğünü, hemen aşağıya inerek eşinin yanına gittiğini ve daha sonra polise ve ambulansa haber verdiğini belirtti”
“Mesafe 10 metre 20 cm yükseklikte”
Umut Demir, olay günü evde inceleme yaparken, 11 yaşındaki T.A’yı ve 4 yaşındaki N.A’yı gördüğünü, maktüle ile sanığa ait evdeki cep telefonlarını ve sanığın eşofman takımlarını emare aldığını kaydetti. Sanık Akdoğan’ın daha sonra polis karakoluna celp edilmesini sağladığını aktaran Demir, bu arada maktülenin bulunduğu yerdeki kan örneklerini ve 1 adet tel parçasının emare alınmasını sağladığını söyledi. Maktülenin ölü olarak bulunduğu yer ile mutfak balkonunun mesafesinin 10 metre 20 cm olduğunu aktaran Demir, Adli Tıp Uzmanı tarafından cesedin incelenmesi ve gerekli otopsinin yapılmasını sağladığını belirtmişti.
“Maktülenin vücudunda ekimozlar bulundu”
Demir, otopsi soncunda Akli Nacisoy’un kesin ölüm sebebinin yüksekten düşmeyle oluşması muhtemel kafa ve göğüs travması, kafa kemiğinde çok parçalı kırıklar, beyin doku hasarı ve iç organa yaralanması meydana geldiğini belirterek, kişinin vücudunda kesici, delici alet, ateşli silah yarası, elle ve bağla boğulma izi tespit edilemediğini aktardı. Demir, “yalnızca her iki kolda ve sağ el bileğinde tespit edilen kırmızı ve mor ekimozlar, bu ekimozlar düşme sırasında değil düşmeden önce kişiyi kontrol altına almak için elinden tutulması sırasında, parmak ve uçların baskısıyla mümkün olabileceği, her iki elin alt kısmında kırmızı ekimozlar, sıyrıklı sağmaları, düşme sırasında sert zemin ve cisimlere çarpma neticesinde meydana geldiği tespit edilmiştir” demişti.