Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

‘Popaz’a!

A+A-

Başşehir’den batıya sürüyoruz arabayı…
Yeni kent!..
Birbirinden güzel, şık, lüks, yeni evler…
Villalar…
İnsan imreniyor, öykünüyor, şaşırıyor…

Daha birkaç ay önce ‘kaba inşaat’ beton yığınlar yerinde, görkemli evler var şimdi.
Birkaç sene önce ‘moloz’ yığını arsalardı pek çoğu…
Şimdi en ‘şaşalı’ mahalleler…

Sonra Boğaz’a doğru gidiyoruz…
Onlarca yeni, müstakil, bahçeli ev…
Yeni inşaatlar yükselmeye devam ediyor.

Üzerinde ‘SATILIK’ yazılı evlerden birini arıyor, arkadaşım.
185 bin Sterlin!..
En son kalmış!
Sitenin tamamı satılmış…
Bir diğeri 110 bin…
Daha ucuzu yok…
Ne müthiş para bunlar….

‘Cebimizde para kalmadı’ diyor ya, pek çokları…
Belki doğru… Cepte para az…
Ama ‘varlık’ çok!..
Kanıyoruz, kandırıyoruz, kendimizi…

Merkez Bankası’nın son raporu ‘bankalardaki mevduatların’ arttığını söylüyor.
Ve son bir yılın en fazla satan arabaları, yine ‘tepe’ markalar…
Peynir ekmek gibi Mercedes, BMW, Jeep gidiyor ülkemde…

Hani ‘fakirleşmek’ diyoruz ya…
‘Lüksümüz’ eksiliyor…
‘Varlık’ içinde bir ‘yokluk’ yaşanan…
Utanıyoruz söylemeye…

Çocuklarımızı bir tomar paraya özel okullarda okutmak, sağlık hizmetlerimizi mutlaka özel hastanelerden almak, en lüksünden arabalar sürmek, evlerde ‘temizlikçi’ için gün beklemek, ‘emlak bolluğu’nda yüzmek hangi ‘fukara’ ülkenin kaderi ki!..

En ilginci de şu, çok daha az ağlıyor ‘yoksulluk sınırı’nda gezinenler…
Ve ‘eksiliyoruz’ sürekli,  ‘zenginlik’ ne, ‘fakirlik’ ne bilemeden…

Küfrediyorum…
Babadan kalma alışkanlıkla ‘popaz’a…
Diyemiyorum, asıl söylemek istediğimi…

Bu yazı toplam 2401 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar