Her hangi birinin adını yazmaya gerek yok!
Kendi adımı “yazının başlığına” yazdım; bu günden itibaren ben de “Profesör Doktor” unvanı sahibiyim…

-*-*-

Efendim bu unvanı ya da bu akademik “rütbeyi” hakkkıyla alanları tenzih ederim tabii ki ama “sektörümüz kokmuştur…”
Üzgünüm!
İnsan kaçakçılığı yapılan, ticaretin vergi kaçırma işini üstlenen “kuru üniversitelerimiz”, ne acıdır üç – dört adet “yaş” olanı da yakmaktadır!
Sahte diploma iddiaları havada uçmaktadır!

-*-*-

YÖDAK başkanımızın mahkemeye düşen diploması ya da transkriptleri tartışılırken, üst düzey bir yöneticimizin, okula kayıt yaptırdığı gün, hem “degree” hem de “master degree” diploması sahibi olduğunu öğrendik!

-*-*-

Devlet sahte olunca…
Diplomaların “gerçek” olmasını beklemek zaten abesle iştigal ama çok merak ediyorum Ersin Tatar ve hükümet bu işe el atacak mı?

-*-*-

Mesela, öğrencilere hatta belli ki öğrenci olmayanlara da parayla sanal diploma sattığı gerekçesiyle hem YÖK hem de YÖDAK’ın soruşturduğu bir “sanal üniversitemizin” yönetim kurulu üyesi, KKTC’de bakanlar kurulu üyesi mi?
Görevden alınabilir mi?
Kendisi istifa eder mi?

-*-*-

Ersin Tatar’ın danışmanı ve aynı zamanda bir devlet üniversitemizin yöneticiler bilmem nesindeki üyesinin master diploması, Türkiyeli bir milletvekilinin üniversitesinden, bir kaç haftalık eğitimle alınmış mı?
Çıkıp mertçe açıklar ve görevlerinden affını ister mi?

-*-*-

Bu mesele uzar gider…
Bu liste için isim yazmaya kalksak, sayfalar yetmez…

-*-*-

Ne demiştik?
Profesör Dr. Serhat İncirli!

-*-*-

Hangi üniversiteden mi?
Degree, Ankara Gazi Üniversitesi…
Sonrası, ister inanın ister inanmayın ama Master Degree, Gaziveran Harmanlık Teknoloji Üniversitesi… (Her kekliğin iki kanadı vardır adlı tez…)
Phd, University of Limnidi… (Dinamitle balık avlama sanatı adlı tez…)

-*-*-

Bu konu, şaka yapılabilecek bir konu değildir…
Doğru!
Değil!
Olmamalı!
Ama devlet şaka; devletin başı şaka…
Sonsuza dek yaşasın tabii ki!
Eşit egemen devletimiz tanındı, tanınıyor…
Federal çözüme hatta her türlü çözüme kesinlikle karşıyız, yaşasın çözümsüzlük, yaşasın ganimet, yaşasın bedelli askerlik! 
Ve tabii ki yaşasın hakkıyla “akademik unvan” kazanmış olup, ne yazık ki bundan sonra bu unvanı kullanmaya çekinecek olanlar!

Ne acı!

Tahsin Ertuğruloğlu dedi ki; “(Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Kıbrıs Şahsi Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar) Kıbrıs konusunu zaten bilmiyor… O’ndan bir şey beklemiyoruz!”

-*-*-

Ertuğruloğlu bunu Cuellar’ı aşağılamak ve küçümsemek için söyledi…
Ama saptaması yanlış değil tabii ki!
Çünkü Cuellar’ın Kıbrıs sorununu “bilmesi” kolay bir şey değil!

-*-*-

Asıl acı olan nedir biliyor musunuz?
Kıbrıs sorununu Ersin Tatar’ın da bilmiyor olması!
Hem de hiç bilmiyor ve öğrenme çabasında da değil!

-*-*-

Bundan daha acısı nedir peki?
Hem Tahsin abinin hem de Ersin beyin tek hedeflerinin “Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğüne yardım ve yataklık edip, koltuğu sağlamlaştırmak…”

Şehit kemiği sızlaması merkezi!

Oydu, buydu, şuydu, şu kişiydi, bu kişiydi…
Geçiniz!

-*-*-

Bir yabancısınız…
Ve size dendi ki, “KKTC diye bir yer var, lütfen bakar mısınız?”
Ve baktınız!

-*-*-

Çalıntı mülk satışı…
Bakkal dükkanı açar gibi açtığımız üniversitemsi insan kaçakçılığı merkezleri…
Sahte diplomalarla anılan üst düzey devlet yöneticileri…

-*-*-

Kumar turizmi…
Bol uyuşturucu…
Elektrik yok, kanser çok…
Üretim, tükendi!
Bol bol da “hamaset!”…

-*-*-

Sahi, bunca şehit verildi falan diyorsunuz ya sık sık; iyi tamam anladık da; şehitler, bu günler için mi hayatlarını yitirdi?
Bence KKTC, “şehit kemiği sızlaması merkezi”nden başka bir şey değildir!

Eşit egemen devletin palyaçoları!

Bağımsız Gazete yazdı…
Narenciyeyi kapalı kamyon bulamadığımız için satamıyoruz…

-*-*-

Daha önce de bahsetmiştik…
Yeşillenme Hastalığı olasılığı nedeniyle Türkiye narenciyemizi almıyor…
Geçişine de izin vermiyor…
“Gidin kapalı, hava geçirmez kamyon bulun” diyor…

-*-*-

Buzluklu gibi kamyon kasaları var…
Bu kasalara narenciye konuyor, ilaçlı gaz basılıyor ve bu gaz olası hastalığa sebebiyet veren böceği öldürüyor…
Ama kamyon kasasının düdüklü tencere gibi olması ve hiç gaz kaçırmaması lazım!

-*-*-

Bu tip kasaları olan kamyon bulmanın zorluğu bir yana; bulunsa bile astarı yüzünden pahalıya olabiliyor.

-*-*-

Sonuç!
Ebediyete kadar yaşayacak olan egemen eşit KKTC’de narenciye elde kalmıştır efendim!

-*-*-

Sakın ha; olman da bicez Rum tüccar gelir de portakalımızı alır?
Müsaade etmeyin eşit egemen devletin palyaçoları!
Sakın müsaade etmeyin!

Basketbol yıldızımız Demir Öztoprak, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde Spor Yazarları Derneği tarafından, “gelecek vaad eden başarılı genç sporcu (uprising talent) ödülü”ne layık görüldü… Demir, bu anlamlı ödülünü geçtiğimiz günlerde düzenlenen 2023 yılının spor ödülleri gecesinde aldı… Gurur duyduk…