Protokol taslağı iddiasında dikkat çeken ifade: (TC görüşü) ‘2020’de hayat pahalığı olmayacak’
4’lü Erhürman Hükümeti döneminde hazırlanan ekonomik protokol ile yeni taslak arasında özellikle “kamu çalışanlarına” yönelik farklar dikkat çekiyor.
Yeni dönemde TC görüşü olarak memurlara hayat pahalılığının ödenmemesi ve kamu kurumlarında yeni toplu iş sözleşmesi imzalanmadığı durumlarda eski toplu iş sözleşmesinin getirdiği ek tahsisatların geçerli olmaması önerilmekte.
4’lü Erhürman Hükümeti döneminde hazırlanan ekonomik protokol ile yeni taslak arasında özellikle “kamu çalışanlarına” yönelik farklar dikkat çekiyor.
Haberci Gazetesi’ne yansıyan ve yalanlanmayan taslak ‘Ekonomik Protokol’ü, bir önceki dönemde yine basına yansıyan taslakla karşılaştırdık.
Taslak Ekonomik Protokol’de 2019 yılı ikinci 6 ay ile 2020 yılının ilk 6 ayı için memurlara hayat pahalılığı ödeneğinin verilmemesi ‘TC görüşü’ olarak ifade ediliyor.
Yeni dönemde; kamu kurumlarında yeni toplu iş sözleşmesi imzalanmadığı durumlarda eski toplu iş sözleşmesinin getirdiği ek tahsisatlar geçerli olmayacak
İKİ PROTOKOL METNİ ARASINDA DİKKAT ÇEKEN FARKLILIKLAR:
- 2019 yılı ikinci 6 ay ile 2020 yılının ilk 6 ayı için memurlara hayat pahalılığı ödeneği verilmeyecek.
- 2019 yılı Ocak ayında verilen 2.03’lük fazla artışın Temmuz ayında verilecek hayat pahalılığından düşürülecek. (Hayata geçirildi)
- Yerel yönetimde, Belediyelerin Birleştirilmesi Yasası Meclis’e sevk edilecek.
İki hükümet arasında ortak noktalar
- Kıb-Tek’te Yönetim Kurulu’nun profesyonelleştirilmesi, maaşlara ilaveten verilen özlük haklarının gözden geçirilerek maliyetlerin azaltılması, kurumun fonksiyonlarına göre ayrıştırılması.
- Limanlarda kamu-özel işbirliği çerçevesinde ihaleye çıkılması.
- 2019-2020 öğretim yılında; Okul Öncesi Eğitimde tam gün uygulamasına başlanması.
- Ekim 2016 tarihinde imzalanan Enerji İşbirliği Anlaşması çerçevesinde kablo projesi uygulama antlaşması imzalanması, Denizcilik İşleri Dairesi Yasası çıkartılması.
- Üniversitelerin Stratejik Plan yapma zorunluluğu için yasal zemin hazırlanması.
- Türkiye ile KKTC arasındaki ticaretin TL cinsinden olması için çalışma grubu oluşturulması, Genel Sağlık Sigortası’nın gözden geçirilmesi…
Ayşe GÜLER
4’lü Koalisyon Hükümeti döneminde hazırlanan, Maliye Bakanlığı kaynakları tarafından da doğrulanarak, 9 Mart’ta YENİDÜZEN’de yayımlanan, TC ile KKTC arasında imzalanan protokol taslak çalışmaya kıyasla, Haberci Gazetesi’nde çıkan protokol metni, özellikle kamuda sendikalar tarafından ‘hak budaması’ şeklinde yorumlanabilecek ciddi tedbirler içeriyor. Söz konusu gazetede çıkan metin hükümet kaynaklarınca da yalanlanmadı.
Buna göre; 2019 yılı ikinci 6 ay ile 2020 yılının ilk 6 ayı için memurlara hayat pahalılığı ödeneğinin verilmemesi ‘TC görüşü’ olarak ifade ediliyor.
Yeni dönemde; kamu kurumlarında yeni toplu iş sözleşmesi imzalanmadığı durumlarda eski toplu iş sözleşmesinin getirdiği ek tahsisatlar geçerli olmayacağı dikkat çekiyor.
Bununla birlikte tüm kamu kaynağı kullanan kurumların toplu iş sözleşmesi imzalanmadan önce Maliye Bakanlığı’ndan onay alması da öngörülüyor.
Aynı zamanda; geçtiğimiz taslak metinde belirtilmeyen ancak bu hükümet döneminde uygulamaya konan 2019 yılı Ocak ayında verilen 2.03’lük fazla artışın Temmuz ayında verilecek hayat pahalılığından düşürülmesi ‘KKTC görüşü’ olarak çalışmada yer alıyor.
Yerel yönetimde, Belediyelerin Birleştirilmesi Yasası’nın Meclis’e sevk edileceği de ifade ediliyor. Bu çalışma için verilen tarih Eylül 2019…
Farklılıkların yanı sıra; çalışmalarına 4’lü koalisyon döneminde başlanan ancak hayata geçemeyen TC ile KKTC arasında imzalanacak protokolün içeriği, büyük oranda geçtiğimiz hükümet döneminde yapılan çalışmalardan oluşuyor.
Söz konusu dönemde şu anda hükümetin büyük ortağı tarafından sert eleştirilere maruz kalan protokol; eğitimden, sağlığa birçok noktada da benzeşiyor.
‘Ücret rejimini’ bozucu toplu iş sözleşmesi yapılmayacak
Ek protokolde ‘kamu harcamalarının disiplin altına alınması’ başlığı altında, Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası ile oluşturulan ücret rejimini bozucu ilave hak ve menfaat verecek herhangi bir yasal düzenleme ve toplu iş sözleşmesi yapılmaması öngörülüyor.
Benzer noktalar…
Her iki protokol çalışmasında, farklı noktaların yanı sıra benzer bulgular da yer alıyor.
Özellikle Kıb-Tek’te Yönetim Kurulu’nun profesyonelleştirilmesi, maaşlara ilaveten verilen özlük haklarının gözden geçirilerek maliyetlerin azaltılması, kurumun fonksiyonlarına göre ayrıştırılması her iki çalışmada belirtiliyor.
Limanlarda kamu-özel işbirliği çerçevesinde ihaleye çıkılması da benzer noktalar arasında…
Diğer önemli benzer noktalar şöyle: 2019-2020 öğretim yılında; Okul Öncesi Eğitimde tam gün uygulamasına başlanması, Ekim 2016 tarihinde imzalanan Enerji İşbirliği Anlaşması çerçevesinde kablo projesi uygulama antlaşması imzalanması, Denizcilik İşleri Dairesi Yasası çıkartılacak, eş zamanlı olarak Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi fesh edilmesi, Üniversitelerin Stratejik Plan yapma zorunluluğu için yasal zemin hazırlanması, Türkiye ile KKTC arasındaki ticaretin TL cinsinden olması için çalışma grubu oluşturulması, Genel Sağlık Sigortası’nın gözden geçirilmesi…
Bununla birlikte 4’lü koalisyon döneminde çalışmaları başlanan kredi kartı ile harcamanın özendirilmesi de taslak çalışmanın içinde…
Telekomünikasyon Dairesi…
Bununla birlikte protokoldeki önemli noktalar arasında; Telekomünikasyon Dairesi’nin kamu-özel işbirliği modeli ile yapılandırılması yer alıyor.
Bu çalışma, geçtiğimiz hükümet döneminde hazırlanan protokolde yer almasa da daha önce Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı tarafından düzenlenen basın toplantısında daire ile ilgili ‘kamu-özel ortaklığına’ dayalı bir çalışma yapılacağı ifade edilmişti.
Yine, çalışmaları 4’lü Koalisyon Hükümeti döneminde başlanan, araç muayene istasyonlarının kamu-özel işbirliği ile işletilmesi, bu protokol metninde yer alıyor.
Kooperatifler…
Finans sektörünün ‘gözbebeği’ durumundaki Kooperatif Merkez Bankası ile ilgili önemli adımlar atılması da bu hükümetin de gündeminde…
Buna göre kurumun yapılanma planının yapılması, iştiraklerin bankadan ayrılması, banka yönetiminin profesyonelleştirilmesi taslak çalışmada yer alıyor.
Öte yandan devletin Kooperatif Merkez Bankası’na günümüze dek olan borçlarının geri ödeme planının yapılacağı da protokolle birlikte gündeme geliyor.