Ekonomik Mali Protokol ve eğitimde Mutabakat Zaptı…
Mali Protokolün imzalanmasının getirileri olduğu gibi götürüleri de vardır… Belki de fazlası…
Birileri para veriyorsa karşılığında bir şeyler ister mutlaka…
Bu istenen şeyler de sana karşın, senin çok da beğenmediğin ama mecbur kalarak yapmak zorunda olacağın şeyler olur genelde…
Çünkü para alacaksın, ihtiyacın var,  başka çare yoktur kısa ve orta vadede…
Para veren kişi seni mecbur etmiştir belki, buna zorunlu bırakmıştır, uygulanan politika ile ortaya çıkan yükün altından kalkamayacağını bildiği için de zamanı gelince istediğini elde edecektir.

***

Ve Mali Protokoller, Mutabakat Zaptları gelir…
Mali Protokolde adı üstünde ekonomik konular, Mutabakat Zaptında eğitimle ilgili gelişmeler…
‘Gelişmeler’ dediğime bakmayın… Nasıl bir çağdaş eğitime yönelebiliriz, ezberci sistemden, yaratıcı bir sisteme nasıl geçebiliriz gibi beklentiniz olabilir ama değil.
Varsa da yoksa da İlahiyat Koleji… Onu yönetmek için, koordinatör atamak için Zapt yapıyorlar… Bunun önüne de ‘Mutabakat’ koyuyorlar… Neyin ‘mutabakatı!’ diye baktığımızda Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamasına göre okulda branşlarda 5-6 öğretmen varmış da, aynı müfredatı uygulamaları için koordinatöre ihtiyaç varmış da onun için koordinatör atanması gerekiyormuş.
Yahu, diğer okullarda da her branşın, sınıfın 1’den 6’ya varan öğretmeni yok mu?
O öğretmenlerin önünde de Eğitim Bakanlığı’nın belirlediği bir müfredat yok mu?
Okullarda müdürler, muavinler yok mu?
Onların görevleri arasında değil mi bu müfredatı uygulatmak?
Nedir bu koordinatör işi!

***

Daha önce teslim edilmeyen okulun teslimine böyle bir isim mi konulmuş?
Devlet yönetiminde olduğu gibi “koltuklar sizde ama ipler bizde” gibi mi?
Nedir bu ısrar?
‘Müslümanlaştırma’ için bu kadar baskı nedir?
Cami inşaatlarındaki artış nedendir?
Minarelerden gün geçtikçe artan hoparlör sesleri niçindir?
İstenmeyen bir şeyin ısrarlar ve de zorla kabullendirilmek istenmesinin amacı nedir?

***

Basit, sessiz, boyun eğen, soru sormayan, itiraz etmeyen, verileni-söyleneni sorgusuz kabullenen, ot bir toplum mu amaç?
Eğer buysa (ki amacın bu olduğu gün gibi aşikâr) bu duruma hazır ne yazık ki önemli sayıda insan bulunabileceği gibi tam tersi itirazını, tepkisini, eylemini koyacak, mücadele edecek çok daha önemli sayıda insan ve de en önemlisi genç insan olduğuna inanıyorum.

***

Her zaman söylemeye çalıştığım gibi ekonomide pansuman tedbirler alınabilir ancak bu pansuman tedbirler alınırken de dünyadan soyutlanmış ve bir yere mecbur bırakılmış bir toprak parçasının sürdürülebilir olması için orta-uzun vadeli tedbirlere de ihtiyacı vardır ama alamaz ne yazık ki!..
Bunun olabilmesi için de sürdürülebilir bir devlet yapısına ihtiyaç vardır. Ancak onun adı KKTC değil.