RAYDAN ÇIKANLAR
Berlin’den çıkan olumlu tablo kimilerini üzdü.
Normaldir.
1950’li yıllardaki sloganlara takılı kalır, soğuk savaş mantığından kurtulamaz, gerginliklerden ve komplo teorilerinden medet umarsanız, sonu hüsran olur.
Sözüm Ersin Tatar, Kudret Özersay, Erhan Arıklı ve de ‘ustalarına’dır.
‘Ustaları’nın kim olduğunu kendileri iyi bilirler.
Bu toplumun sesine, istencine değil, başka yerlere kulak vererek politika yapanların, tek derdi ‘koltuk’ ve ‘daha yüksek koltuk’ olanların, Berlin’deki olumlu sonuca sevinmesi beklenemez.
Afrika gazetesine saldırılmasından keyif alırlar onlar…
ELAM’cının bayrak yakması, olay çıkarması, taşkınlık yapması mutlu eder kendilerini…
Futbol sahalarının ötekileştirici gösterilere sahne olmasını desteklerler perde gerisinden…
Düşünceye, ifade özgürlüğüne karşıdırlar.
Bunun için ağız birliği etmişçesine ‘yasak’lardan söz ederler. Söz etmeyenler de susarak destek verirler bu ‘Ortaçağ Papazı’ kafalara…
Umudun yeşermesinden değil, umutsuzluktan beslenirler.
Bilimin, vicdanın, hukukun gösterdiği değil, menfaat, kariyer beklentisidir tuttukları yol…
**
Cumhurbaşkanı Akıncı Berlin zirvesi sonrası “Süreci rayına oturttuk” dedi.
Raydan çıkan bir ‘bizimkiler’ vardı.
Bir de Güney’dekiler…
Başta Anastasiadis…
Bir tür ‘ortaklık’ var zaten iki taraf arasında…
Hatırlayın Rum lider ne zaman ‘desentralizasyon’ lafını ortalıkta dolaştırsa, en çok ‘bizimkiler’ sevindi.
Ne zaman Anastasiadis ‘iki ayrı devlet’ oyununu sahneye koydu, ‘bizimkiler’ hep bir ağızdan ‘konfederasyon’ diye bağırdı.
Hem federal çözüm prensibi hem de Guterres Çerçevesi konularında raydan çıkma eğilimi gösteren Anastasaidis –bir şekilde- raya geri döndü.
Peki ya ‘bizimkiler’?
Seçim gailesiyle her fırsatı ‘ayrıştırıcılık’ için kullanmaya çalışıyorlar.
‘Kıbrıslı Türk-Kıbrıslı Rum sürtüşmesi’ yaratmak için de…
‘Kıbrıslı Türk-Türkiyeli Türk sürtüşmesi’ yaratmak için de…
Her halleri, her tavırları, her açıklamaları ve her suskunlukları bu amaca kilitlenmiş durumda…
İcraat yapmaları için oturdukları koltuklarda eş-dost-ahbap usulü makam ve mevki dağıtmaya devam dışında bir ‘iş’ üretemedikleri gibi, diğer yandan da insanların moral değerleriyle oynuyorlar.
İyice raydan çıktılar yani…