Toplumun beklemeye tahammülü yok

Hemen hemen bir yıl oldu göreve geleli…
Gelir gelmez sorunlar kapıda yığıldı.
Hem sorunlar hem de krizler…
CTP-DP hükümetinden bahsediyorum.
Pek memnun olmasak, “vaaav” demesek de ağır aksak ilerleyen bir hükümet var karşımızda…
Evet reformlar kendine hedef seçmiş, Anayasa’yı bile değiştirmeye kalkmış ama hem kriziler hem de maliyedeki açık nedeniyle istediklerini tam olarak hayata geçirememiş…
İrsen Küçük kabusundan sonra toplumun beklentisi de yükseldiği için, hükümetin bu beklentilere yanıt vermesi gerekiyor.
Ancak yetersizlikler var!..
İmkansızlıklar!..
Birincisi maliye kasası UBP döneminde yerle bir edilmiş…
Geçen sene özellikle tarımda UBP’nin bıraktığı borçların ödenmesi için mesai harcanmış...
Kamu kurumları iflasın eşiğine getirilmiş…
Bazıların iflas etmiş, bazılarıysa devlet desteği olmadan yaşayamaz hale gelmiş…
Bu ortama bir de TOMA, ilahiyat, döviz, 366 ve diğer siyasi krizleri de eklediğimizde tam bir kaos ortamı oraya çıkmıştı…
Neyse ki sular durulmaya başladı…
Hükümet ‘ağır aksak’ olsa da adım atabilecek konuma geldi.
                                         ***
Hükümet kurulur kurulmaz kucağında bulduğu sorunlara yavaş da olsa çözüm getiriliyor.
CAS meselesi, narenciye sorunu, kuraklık, reformlar-yasalar…
Ercan’da yer hizmeti veren ve 'müşteri' bulamadığı için iflas etme noktasına gelen CAS konusunda sorunun çözülmesine yönelik ciddi bir adım atıldı.
Bakanlar Kurulu, Ercan’da yer hizmeti veren herhangi bir şirketin yüzde 60’lık payın üzerine çıkamaması yönünde karar aldı.
Bu ne demek?
Ercan’da yer hizmeti veren ve CAS’a rakip olan şirketler artık 'tekel' olamayacak, bu kararla havayolu şirketleri CAS’tan da hizmet almak zorunda kalacak.
Bu CAS asına önemli bir karar…
Demek ki neymiş?
İstenirse devlet eliyle kamu şirketleri sürdürülebilir olabilirmiş!
CAS yaşayacak…
Üstelik yasalar da onu koruyacak.
Daha önce açıklanan “CAS’a müşteri bulacağız” mealindeki açıklamaların ardından şimdi merak edilen CAS’tan kimlerin hizmet alacağı…
                                           ***
CAS konusunda bunlar olurken acilen çözüm bekleyen diğer sektörlere de el atılmalı…
Örneğin narenciye…
Bu sene dalında kaldı.
Ciddi bir sorun…
En azından şimdiden önümüzdeki yıl için 'pazar' çalışması yapılmalı.
Bu yönce titiz çalışılmalı…
                                      ***
Kuraklıkta da kaynak bulunmasıyla ödemeler başlıyor.
Tarım Bakanlığı ve Başbakan’ın gayretleri bu meseleye de kısmi çözüm getirmiş, en azından 'tazmin' yönünde adım hayata geçirildi…
Bundan sonrası önümüzdeki yıl için çalışmak…
Şimdilik çiftçi memnun, seneye neler olacak göreceğiz…
                                      ***
Ve geldik en önemlisine…
Reformlar…
Kamu reformu…
Yeni yurttaşlık yasası…
Ve diğerleri…
Çok önemli adımlar atıldı geçen dönemde…
-Ceza Yasası değişti.
- Onkoloji Hastanesinin ihalesi tamamlandı.
- Organ Nakli Yasa’sı hazırlandı.
-Yeni Yurttaşlık, Beyaz Kimlik ve Af yasaları hazırlandı
-Belediyeler yasasında yeni değişiklikler yapılarak, mali denetim sağlayacak yeni düzenlemeler  yapıldı.
-Tapu ve kadastro harçlarında indirme gidildi
- “Yerel İşgücü İstihdamının Desteklenmesi Projesi” hayata geçirildi.
-Vergi affı yürürlüğe konuldu.
-UBP Hükümeti döneminden kalan narenciye borçları ödendi.
-Kuraklık nedeniyle sıkıntısı çekilen havyan yemi içim sübvansiyonlu sano ithal edildi.
-Doğrudan gelir desteğinin toplam, bir defada ödenmesi için işlem başlatıldı.
-Gıda Güvenliği Yasası ve Hal Yasası Meclis’e gönderildi.
-KIBTEK yüksek faizli borçlarından kurtuldu ve mevcut borçlar yeniden yapılandırıldı. Alacaklar yeniden yapılandırıldı ve ödeme kolaylıkları sağlandı.

Önümüzdeki yasama yılının ilk döneminde de hükümetin hayata geçirmesi beklenen REFORM nitelikli yasalar günlük yaşama etki yapacak nitelikte olmalı…. Anayasa’nın reddedilmesi büyük bir moral çöküntüsüne neden olsa da yeni dönemde geçmeye başlayacak yasalar morali yeniden yükseltebilir.
Hükümetten beklenti; günlük sorunlara hızlı çözümler üretirken reformları da süratle hayata geçirmesidir.
Toplumun beklemeye tahammülü yok, reform hemen şimdi!..
Neler yaşanacak, göreceğiz… 
--------------

Askerliğini yapan ve canına tak eden bir askerden mesaj var yine… İsmini saklı tutuyor, paylaşıyor ve yorumu size bırakıyorum:  

“Bu askeri konuları bir tek sizinle paylaşıyorum dostlar. Ben bugün 3. firarımı gerçekleştirdim. Canıma tak etti. Kaçmasaydım tuvalette bileklerimi kesecektim. İlaçlarımın dozunu 3 kat artırdım. Eğer  bana bir şey olursa… Bilin ki... Bu sistemin bu devletin  ve bu ordunun kurbanıyımdır. Bu kadar diyorum”