Rekabet… Kör dövüşü…Ve Ceyhun'a veda…
Doğan-Ocak rekabeti, yıllar yıllar sonra, yine pek çok insanı stada taşıdı.
Nice Leymosunlu, yeni kuşak Girneli ve farklı ilçelerden sporsever, Girne'nin yolunu tuttu.
Doğrusu "rekabetin" ismi, sahadaki futbol kalitesinden çok daha güçlüydü.
Çünkü, yağmur
Doğan-Ocak rekabeti, yıllar yıllar sonra, yine pek çok insanı stada taşıdı.
Nice Leymosunlu, yeni kuşak Girneli ve farklı ilçelerden sporsever, Girne'nin yolunu tuttu.
Doğrusu "rekabetin" ismi, sahadaki futbol kalitesinden çok daha güçlüydü.
Çünkü, yağmurun tam tadında çiselediği günde, yeşil zeminde yalnızca "kör dövüşü" vardı.
* * *
Türk Ocağı Limasol, teknik düzeyi yüksek bir takım değil.
Ama "mücadele gücü"ne, hırslarına ve tempolarına şapka çıkarmak gerekiyor.
Kontra atak futbolu oynuyorlar…
Sesay ve Ediz'in önüne atılan toplarla, hızlı hücuma çıkıyorlar.
Kadro kalitesi ve teknik becerideki eksiği de, çok mücadele ederek kapatmaya çalışıyorlar.
Kıbrıs'ın kanımca en önemli derbisinde, ezelli rakipleri Doğan Türk Birliği'ni de bu hırsları ve mücadeleleri ile mağlup ettiler…
* * *
Doğan Türk Birliği'nde ise durum tam ters!..
Yetenekli futbolcu sayısı fazla, kadro kalitesi de yüksek.
Ama mücadele yok, hırs yok, özveri yok, paylaşım yok.
En önemlisi de Doğan'ın bir "oyun planı" yok.
Topu alan sadece ileriye vuruyor, kaybedilen topu ise kimse takip etmiyor.
O kadar çok "durarak" oynayan isim var ki…
Beceri de, teknik de, isim de bir yere kadar…
* * *
Türk Ocağı Limasol'un bu kadro yapısı ile ligin zirvesini zorlama şansı pek yok.
Çok fazla mücadele ettikleri sürece, bu ligde, sürpriz sonuçlar da çıkar.
Mücadele gücü düştüğü anda ise yeniden "bir alt küme" korkusu yaşayabilirler.
Doğan'ın ise sahada daha fazla koşan, mücadele eden, maçı isteyen bir anlayışa ve oyuncu grubuna ihtiyacı var.
İlk devrede "rakiplerinin" tümüne mağlup olmuşlar ve iddialı maçlardan boynu bükük ayrılmışlarsa, sebebi "kör dövüşü" futbol anlayışı, bir "oyun planı"nın olmayışı, en önemlisi de futbolcuların ruhsuz, temposuz, mücadeleden uzak görüntüleridir.
* * *
Türk Ocağı Limasol'da maçı sürükleyen isim Sesay oldu.
Doğan Türk Birliği'nde, ortaya koyduğu mücadele ile Ahmet "saygı"yı hak ettiği.
Hakem Fehim Dayı, futbolun akışına ve güzelleşmesine katkı koymadı, gereksiz düdükleriyle, zaten olmayan tempoyu iyice düşürdü…
Ama günün sonunda Türk Ocağı Limasol, hak ettiği bir galibiyet aldı…
* * *
Ve Ceyhun!..
Türkiye'de milli takım düzeyine yükselmiş, Fenerbahçe dahil pekçok önemli takımın formasını giymiş bir isim olarak, sanırım, adadaki son maçına çıktı.
Her hafta, birlikte maçı izlediğim 10 yaşındaki oğlum, "Artık Ceyhun yok mu" derken hüzünlüydü.
İlerlemiş yaşına, pek çok maçta "yürüyerek" oynamasına rağmen "profesyonel" futbolcu farkını hissettirdi, top ayağına yakıştı.
Dostluğu, sevecenliği ve sevgisiyle, Doğanlının gönünde iz bıraktı.
Vedası "buruk" olsa da, alkışı ve teşekkürü hak etti.