Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Rezillik

A+A-

“Tek kelimeyle düşünceni söyle” dedi bir dostum.
Bu çıktı ağzımdan: “Rezillik.”

Kıbrıs’ın bütününde anlaşılması için bir “i” daha katalım sonuna:
“Reziliki.”

***

Ada’nın kuzey yarısından dünyaya yansıyan utanç manzarasını anlatmak çok kolay değil.

Cumhurbaşkanı kendisi “atama” zaten.
Seçimle atandı.
Böylesi bir garabet!
“Demokrasi” söküldü ve sonrası böyle gelişti.

***

Bir Başbakan ve bir Cumhurbaşkanı, bir bakanı görevden alamadı.
Kimin, kimi göreve getirdiği de iyice karıştı.

Ne bakanları kimin atadığını anlıyoruz, ne de kimin kimi görevden alabileceğini biliyoruz.
Bu yaşananların ardından “demokrasi”den söz edenin utanması gerekiyor aslında!

***

Atun haklıydı, çünkü kendisinden hem usul hem de yasa dışı bir metni imzalaması istendi.
Başbakan “mavi boncuk” dağıtmakla nam saldı, imzaladı, umursamadı.

Maliye Bakanı’nın yanlışı, Başbakan’ı halkın önünde küçük düşürmesi oldu.
Başbakan’a adeta meydan okudu.

Cumhurbaşkanı, yönetim sistemini altüst etti.
Kim bilir geri planda ne temaslar yapıldı, ne azarlar işitildi.

Büyük bir yalan, onca maske ve oyun içerisinde ortalık koktu, kokuştu, yalaştı, bulaştı.

 

***

Öyle bir yerdeyiz ki, örneğin sık sık “devlet”, “egemenlik” gibi laflar eden Dışişleri Bakanı’nın hiçbir inandırıcılığı kalmamıştır. Çünkü bu göreve Ankara’nın talimatıyla geldiğini sağır sultan bile duymuştur.

Başbakan derseniz, ilk kabine krizinde sözünü çiğnemiş, iradesini yitirmiştir zaten!

***

“Dik dur.”
Öyle diyorlar!

Önce kime dik duracağınızı söyleyecek kadar cesur olunuz.
Öyle meçhule dik duruşla, böylesine eğilir, bükülür, ezilirsiniz anca...

Sorun 'HÜKÜMET' değil 'İRADE' sorunudur önce!

Bunu anlamalıyız.


***


“İşte eseriniz” demek istiyorum, bu zihniyeti, bu toplumun başına getiren herkese!
Oy verenlere sözüm…
Ankara’ya, Elçi’ye…
Yandaşlara…
Yaranma aşkıyla yanıp tutuşanlara…

***

Kendini “devlet” olarak takdim eden bu “düzen” çökmüştür.
Yıllardır büyük bir yalanı yorumlamaktan gerçekten yorulduk.

İrademize sahip çıkacak, haysiyetli ve cesur bir siyasete ihtiyacımız var.
Kıbrıs Türk toplumu belirsizliğe mahkum edilmiştir.
Bunu reddedecek güçlü bir siyasi liderlik şarttır.
Yıkmak gerekiyor bazen, yeniden yapmak için!

***

“Hiç bu kadar rezillik yaşamadık” demek de anlamsız kaldı.
Her defasında fazlası yaşanıyor.
Kelimeler kirlenmenin süratine yetişemiyor.

 






 

Bu yazı toplam 3330 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar