Türkiye medyasının Kıbrıs’la ilgili ne kadar ‘bilgisiz’ olduğunu gözler önüne serdi.

Geçenlerde Doğan Holding’den Demirören’e satılacağı açıklanan, yüksek satış rakamlarına sahip Hürriyet’in şu haber başlığına bakın mesela:

‘Kıbrıs’ta 110 bin Türk Rum vatandaşı oldu…’

Haber DHA’ya ait. Yani Doğan Haber Ajansı… O da Doğan Grubu’na bağlı bir ajans. O da Demirören’e devredilecek. Başlığı DHA mı attı, yoksa Hürriyet editörleri mi, bilemem. Sonuçta Hürriyet’te çıktığına göre sorumlusu da Hürriyet gazetesi…

Başlık faul. Hem de –en azından- sarı kartlık!

‘110 bin Türk Rum vatandaşı’ olamaz. Zira ‘Rum vatandaşlığı’ diye bir vatandaşlık yok. Onun doğrusu ‘Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı’dır. Bu bir.

‘Yeni vatandaş olma’ diye bir durum da söz konusu değildir. Kıbrıslıların tümü, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin doğal vatandaşıdır. Bu iki…

Başlıktaki ‘Türk’ kavramı da, ‘Kıbrıslı Türk’ diye değiştirilmeli. Zira Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nda öyle yazıyor. Bu da üç…

***

Türkiye’deki Medyaskop sitesinden arkadaşlar Fileleftheros’ta çıkan bu haberle ilgili bilgi almak için aradılar dün… İyi ki ‘alternatif’ medya organları ‘ana akım medya’nın bilgisizliğini giderecek yayınlar yapıyor da en azından bir kitle ‘doğru bilgi’ye erişebilme imkanı bulabiliyor.

Bir değil, üç değil, bin değil…

Ana akım Türkiye medyası –her nedense- bunu hep yapıyor.

Bazıları ‘masa başı’ işi yaptığından, bir yere kadar ‘normal’ karşılanabilir.

Ama Hürriyet’in Kıbrıs’ta temsilcisi de var.

Haberin –içeriğini bırakın- başlığının dahi yanlış olmasının lojistik bakımdan herhangi bir mazereti olmamalı.

Geriye ‘niyet’ ya da ‘ezber’ meselesi kalıyor.

Başka türlü ne olabilir ki?

***

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin doğal bir sonucu olan doğum belgesi, kimlik, pasaport gibi evrakları almayı ‘Rum vatandaşı oldular’ diye lanse etmek, Türkiye kamuoyunda başka türlü bir algı yaratır.

Oysa, mesela burada iki öğretmen sendikasının ‘karma evlilikler’ nedeniyle verdiği mücadeleyi Türkiye kamuoyu bilse, çok farklı bir algı oluşabilirdi. Zira o konuda ‘Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları’nın haklarıdır aslında savunulan… ‘Haber değeri’ bakımından ‘kamu ilgisi’nin daha yüksek olması, ilgi çekmesi de pek mümkündür.

Ama olmaz. ‘İnsan hakkı’ mücadelesi veren o iki sendika ‘barış yanlısı’dır çünkü… Hatta ‘Türkiye karşıtı...’ ‘Türkiye düşmanı’…

Böyle kodlayınca Kıbrıslı Türkleri ‘dinsiz, imansız’, ‘yeterince Türk olmayan’ gösterirler ve Türkiye kamuoyu da bu şekilde algılar.

Bir de ‘tembel’…

‘Sürekli tüketen ama üretmeyen…’

‘Besleme’ hatta…

‘Rum vatandaşı’ymış!

Yok devenin nalı!..