S.DENKTAŞ UBP’YE YÜKLENDİ
Maliye Bakanı ve Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, hükümet programına yönelik eleştirilere yanıt verirken, Ulusal Birlik Partisi’ne “Bu halkın hizmet alamamasının sebebi sizsiniz” dedi.
Maliye Bakanı ve Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, hükümet programına yönelik eleştirilere yanıt verirken, Ulusal Birlik Partisi’ne “Bu halkın hizmet alamamasının sebebi sizsiniz” dedi.
Denktaş, “Bu hükümet 4’lü koalisyonmuş, daha önceki de 7’liydi” dedi.
“Güç elde etmek için her şeyi yapan ama samimiyetsizliğini de ortaya koyan bir ekibe değil 3 partiye güvendim” diyen Serdar Denktaş, UBP’ye sert eleştiriler yöneltti.
Serdar Denktaş, Meclis kürsüsündeki önemli ifşaatında Ercan Havaalanı işletmecisine 2 ay önce yazdığı ihbar mektubunun gönderilmesini UBP’nin engellediğini ifade etti, “Şimdi bu ihbar mektubu gitti” dedi.
Denktaş, şöyle konuştu: “Asla geri adım atmayacağım, biliyorum ki bu hükümet de arkamda duracak. İlk kez vereceğim bir kararda biliyorum ki hükümet arkamda...”
Serdar Denktaş, “Öyle görüyorum ki muhalefetin hedefi güven oylamasını çarşambadan perşembeye uzatmaktır” diye konuşarak, ilk kez alacağı bir kararlarda bir hükümeti güvenle arkasında hissettiğini belirtti.
İşte Serdar Denktaş’ın sözlerinin satır başları:
Çok net söylüyorum bu akşam 12'yi geçmesi halinde,
Perşembe akşam üzeri 6’da ya da 11’de başlatır, isterseniz pazara, isterseniz öbür pazara kadar bu hükümet programının tartışmasını sağlarız.
Nasıl ki bütçeyi geçirmeden seçimi sağladınız, yerel seçimlere kadar süreci uzatırsınız, suçlusu da siz olursunuz.
Geliniz bu akşam 12'den önce bitirelim
Güvenoyu alırsa hükümet hemen geciktiğimiz bütçe görüşmesine başlayalım ve bu halk için bekledikleri hizmeti verelim.
Halkın bugün hizmet alamamasının suçlusu ve sorumlusu sizlersiniz;
bu kürsüden, Bakanlar Kurulu’nda yaptığım tüm uyarılara rağmen bu halkın hizmet görememesinin nedeni bugün ana muhalefet olarak kalan sizlersiniz.
Artık sadede gelin çıkın söyleyin programda şu eksik şu yanlış var diye, söylemeniz lazım. 2009'dan 2013'e zaten UBP tarafından alınan kararlarla bugünlere gelindi derseniz sorarım size 7 yıldır ödenmeyen emeklilikten kesilen verginin geri ödenmesi nasıl yapılabildi, sizin de iktidarda odluğunuz dönemde göç yasası nedeniyle ödenmeyen hazırlık ödenekleri 2011 sonrası giren öğretmenlere nasıl ödendi?
Mali yönetim ve kontrol yasası.. ismi eksik olmuş 7 ay önce gönderildi Bakanlar Kurulu'na, Başsavcılık'a, mevzuat dairesine... 7 ay niye gelmedi?
Şimdi ilk gelecek yasalardan biridir. İlk gelecek ve geçecek yasalardan biridir neden ek mesai harcamaları kısıtlanamadı?
365 değil, 2 bin küsur insanı istihdam edelim 2018'de derken, tamamen partisel nedenle, vatandaşı bu insanları düşünmeksizin, ben tek başıma iktidar olacağım diyerek, bu imkanı elinin tersiyle iterek, burada bu mecliste bütçeyi geçirmeksizin, gerekli değişiklikler yapılmadan ülkeyi erken seçime götüren hangi partidir?
2 bin küsur insanı istihdam ederek, bu ülkede ek mesai ödeneğini ortadan kaldırarak insanlarımızı istihdam edebilecekken koalisyon değil, tek başıma iktidar olayım diyerek bir gecede hodri meydan çeken kimdir?
Ana muhalefet partisi bütçeyi geçirmek için şu şu şu yumuşaklığı yapmaya hazırız dediğinde, ana muhalefeti korkaklıkla suçlamaya kalkan ve ben korkmuyorum dedirten kimdir? Ben miyim? TDP mi CTP mi? UBP'nin dik ve mağrur havaya kalkan parmaklarıdır.
Onun için bir şeyi eleştirirken üç kez beş kez on kez yirmi kez düşünün ve ona göre eleştirin. Bet ofisleri kapatacağız demiş bir parti.. 4 parti koalisyon kurdu. Bir önceki hükümet 7 partili koalisyondu bu kez 4 parti. Hiçbir parti her söylediğimizi manifestomuzda her söylediğimiz icraata dönüştürecek durumda değiliz. Ancak uzlaştığımız noktaları hükümet programına koyduk.
Uzlaşma demek bu demek... Uzlaşmanın anlamı budur ama bir parti diyorsa ki ben yüzde 36 oy aldım, ülkenin yüzde 64’ünün oy kullandığı bir ortamda, yani aslında oy vermeyen ama bu parti kazanacak diye oy vermeye giden insanları da düşünmeksizin, ben en çok oyu aldım, parmak çoğunluğu bendedir o yüzden haklı benim... Demokrasi en küçüğün ve güçsüzün de haklı olabileceğini anlayabilmektir.
“Ben başarabileceğimize inanarak, 3 parti başkanının samimiyetini inanarak bu yola çıktım. Güç elde etmek için her şeyi yapan ama samimiyetsizliğini de ortaya koyan bir ekibe değil 3 partiye güvendim.”
Kıbrıs konusu
“Tek uzlaşamadığımız konu Kıbrıs sorununun çözüm modelitesidir. Bizim bu adayın kuzeyini güçlendirmek, ayakta tutmak, ekonomik açıdan güçlü kılmak, sosyal, kültürel, siyasal açıdan güçlü kılmak ortak hedefimizdir. Bunu sağlamak için de çalışacağız.
4'lü koalisyonda belki ilk kez okullarda eğitime, sünni eğitim yanında cem, alevi eğitimi varsa ihtiyaç ortodoks, katolik eğitimi belki girecek.
Kıbrıs konusunda partiler ayrı ayrı görüşlerini mecliste dile getirme hakkına sahiptir.