GÜVENDE VE KORUMA ALTINDAYIZ..!
Kıbrıslı Türkler olarak Kıbrıs'ın kuzeyinde egemen miyiz değil miyiz tartışmaları yapıla dursun,
Çeşitli kesimlere göre yanımızda öyle bir "güç" var ki,
Ercan’dan çıkana kadar hepimize yetiyor...!

Bu gücün "Aklı" da "otorite"si de Ercan’a kadar...
Ercan'dan sonrası yok...

Ancak,
Bu güç ile uyumlu olup,
Sizden istenildiği yönde "uygun adım marş" gittiğiniz sürece,
Güvende ve koruma altındasınız...

ETLE TIRNAK OLMAK..!
Bu çağda kaliteli bir insanca yaşamdan giderek uzaklaşıp,
Halâ neredeyse Taş Devri’nde yaşamaya devam ediyor olabilirsiniz;
Hatta, üreticilerimizin üretmek istedikleri ürünleri için hiçbir şey üret(e)meyen insanlardan izin alması gerekiyor da olabilir..!
Ama yine de olsun!
Bu gücün koruması altında ve güvendesiniz ya, herşeye değer...!

"Güvenlikleri için özgürlüklerinden feragat edenler bir gün ikisini de kaybederler" diyen Abraham Lincoln dahi yaşasaydı eğer günümüzde, Anlayamazdı herhalde bu gücün etkisini,
ve bilemezdi etle tırnağın ayrılmaz hikâyesini bu topraklarda..!

KENDİ TOPRAKLARIMIZDA KONUK OLMAK..!
Kendi sınırlarımız içerisinde,
Bizi "konuk" durumuna düşüren her şeyin hikâyesidir bu güç!
Gün gelmiş, toplumun savunma mekanizmalarını rastgele kriterler koyan yağmacıların gücüne teslim etmiş;
Yasal yağmacıların yaratılmasına öncülük etmiş bir güç...

Lâkin akıl evrenseldir...
Politikacının da işini görür,
Gemi kaptanının da,
Ekonomistin de…
Umarım ki seçmenin de işini görecek...
Yani akıl galip gelerek, asıl güç haline gelecek...

2015 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ
Bu güvensizlik ortamını ranta dönüştüren kesimler,
Eminim ki bu kez kaybedecekler!..
Son 40 yıldır, mermerden ve hastadan öteye gidemedik!
Yontucu da bellidir;
Doktor da..!.

Kısacası,
Artık 2015 yılında gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimi,
"ne olmak", "kim olmak" istiyoruz sorularının,
Sosyal olarak inşa edileceği alandır...

Su, doğalgaz, ekonomi, nüfus, eğitim, iletişim, enerji, vs....
Yozlaşmanın dereceleri varsa eğer,
Hangisinin önde geldiğini bana siz söyleyin...

Bu kadar kendi aklını başkalarına yönlendirme hakkı tanıyan ve giderek dejenere eden başka bir toplum daha var mı?
Gelinen bu konjonktürle birlikte,
Ya kim olduğumuz dış etkenler tarafından belirlenecek!
Ya da bize kılavuzluk eden güç evrensel akıl olacaktır...

PERESTİŞ ETMEK KURBAN OLMAYI KABULLENMEK DEĞİLDİR
Yüz yıllardır yurt bildiğimiz,
ve nice değerler yarattığımız kendi ülkemizde,
Sadece nefes alıp vermemiz yetmez...
Koltuklarda oturup, kaderimize rıza göstermemiz de beklenemez!
Ve hiç kimsenin,
Perestiş etmekle kurban olmayı karıştırmaması gerekiyor...

Bu "durumsal" saçmalıklar da bir yere kadar artık...
Özsaygı, insanın kendi düşünme gücüne güvenmesidir.

2015 NİCE GÜZEL YILLARIN BAŞLANGICI OLSUN
2015 yılının;
kendi özsaygımızla, kendi değerlerimizle, kendi aklımızla ve kendi gücümüzle, kendi geleceğimizi belirleme hakkımızı kullanarak,
Kıbrıslı Türklerin kendi sosyal sermayelerini yeniden üretmeye başlayacakları bir yıl olmasını,
ve ilk adımın da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde atılmasını temenni eder;
Herkese sevgiyle yoğrulmuş güzel bir yeni yıl dilerim...