Ali Baturay…

Meslektaşımız…

Hemen hemen aynı dönemde mesleğe başladık…

-*-*-

İkimiz de “alaylı” sayılan gruptanız…

Yani bu mesleğin okulundan mezun olmuş değiliz…

-*-*-

Kıbrıs Gazetesi’nde uzun yıllar birlikte çalıştık…

Ali Baturay müdürümdü…

İş dışındaki birlikteliğimiz yanında, hemen her öğle yemeğini – işin de bir parçası olarak – Asil Nadir beyle birlikte yedik…

-*-*-

Sonra yollarımız ayrıldı…

Baturay bir süre daha Kıbrıs Gazetesi’nde devam etti, ben Kanal T’ye, oradan Sim TV’ye geçerken, Kıbrıs Postası, Haberci, Gündem Kıbrıs, Gıynık ve akabinde Yenidüzen’de yazı yazdım…

-*-*-

Ali Baturay, yaklaşık iki yıl önce Bağımsız Gazete veya Bağımsız Medya Grubu’na geçti…

Geçerken, Kıbrıs Gazetesi’ndeki ekibinin önemli bir bölümü de kendisiyle birlikte aynı grup bünyesine katıldı…

İlk başlardaki gelişmelere şahitliğim söz konusudur…

-*-*-

Her şey yolundaydı…

Dostluğundan şüphe etmediğim patronu Niyazi Şanal ile Ali Baturay’ın arası da mükemmeldi, Ali’nin yazdıklarından da anladığım kadarıyla hala öyle olduğuna da inanıyorum…

Ve Ali’nin istifaya rağmen bu dostluğu koruması da, “profesyonelce davranmadı” diyenlere, profesyonellik dersidir…

-*-*-

Niyazi Şanal, kimisine göre “hata” yaptı, kimisine göre “kapitalist vahşi düzen içerisinde, belki de yapması gerekeni uyguladı” derken, bazı kişilerin işten durdurulması; akabinde bazı kişilerin “biz de gideriz” çıkışı yaşandı ve doğrudur, Bağımsız Gazete ekibi resmen dağıldı…

-*-*-

Şu hatalıydı, bu yanlış yaptıydı, Niyazi Şanal’ın yaptığı doğruydu, değildi meselesi elbette çok tartışılır…

Bunu tartışacak değilim…

-*-*-

İçinde yaşadığımız düzensiz, kayıtsız, kuyutsuz, sahte işgal sisteminde; yasal hükümlülük olarak kabul edileni yerine getiren Niyazi Şanal, “davul benim, tokmak benim, dilediğim gibi çalar söylerim” diye düşünmüştür…

Buna da bir şey demiyorum!

Ne ideolojik ne de sosyolojik analiz yapma peşindeyim!

-*-*-

Anlatmak istediğim, Ali Baturay’ın tavrıdır…

Örnek alınması gereken bir tavır…

-*-*-

“Onlar benim evlatlarım gibiydi, kimisi atılacak, kimisi istifa edecek ve ben yüksek maaşla burada kalacaktım… Bu olmazdı, yapamazdım” dedi…

Belki de Niyazi Şanal yaptığının doğru olmadığını anlamış, işten çıkarılanları geri çağırmayı ya da çağırtmayı denemişti…

Ama olmadı…

Ok yaydan çıkmıştı…

Ve Ali Baturay “kalamam” dedi…

-*-*-

Parayla…

Maddi ya da manevi avantajlarla, ben dahil bu ülkede hemen herkesin yapamayacağı yoktur!

Bakın, ben dahil diyorum!

-*-*-

Siyaset, medya sektöründen daha kirlidir…

Medya’da daha nice gizli Ali Baturay’lar kesinlikle vardır…

Eminim siyasette de…

Dürüst, doğru, adil…

Hani “cinsel ayrımcılık gibi olacak” ama “Adam gibi…”

-*-*-

Kişisel değil, toplumsal düşünen…

Çalıştığı kurumu gerçekten çok seven ama prensiplerinden – arkadaş sevgisinden ödün vermeyen…

Ailesi kabul ettiği insanları satmayan…

Satılmayan…

Çalıştığı kurum gibi, devletine, patronuna sahip çıkan, saygısını yitirmeyen…

-*-*-

Bu ülkenin Ali Baturay’lara ihtiyacı vardır…

Medyada yeni nesillere Ali Baturay dersi verilmeli…

-*-*-

Siyasetteki doymak bilmezler, bürokrasideki çapulcu hırsız rüşvetçiler, Ali Baturay’ı iyi öğrenmeli…

-*-*-

Yukarıda da anlatmaya çalıştığım gibi; elbette Ali Baturay’ın tavrını eleştirenler olabilir…

Dileyen dilediği yorumu, eleştiriyi yapmak hakkına sahiptir…

-*-*-

Ama Ali Baturay’ın istifa kararı; Faiz Sucuoğlu, Ünal Üstel, Ersin Tatar, Zorlu Töre gibi isimler etrafında dönen kişisel çıkarcılık filminde rol alan herkesin iyi okuması gereken bir karar olmalıdır…

İki eşit devlet!

Rum Meclisi Başkanı Annita Dimitriu ve beraberindeki bir heyet, Çin’in Shenzhen kentine ziyaret gerçekleştiriyor. Dimitriu ziyaretinde, Güney Kıbrıs ile Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki “Tek Kıbrıs-Tek Çin” ilkesi temelindeki yakın iş birliğine değinerek, çeşitli alanlarda iş birliğinin daha da arttırılması dileğini ifade etti.

-*-*-

Kıbrıs cumhuriyeti, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi üyeliğine seçildiği bildirildi.

Alithia gazetesi, Çarşamba günü yapılan seçimde Kıbrıs’ın 167 ülkenin güven oyunu aldığını yazdı.

-*-*-

2024 Nobel Kimya Ödülü, "bilgi-işlemsel protein tasarımı" alanındaki çalışmalarından dolayı David Baker ve "protein yapı tahmini"yle ilgili çalışmalarından dolayı Demis Hassabis ile John Jumper'a verildi.

-*-*-

Sir unvanlı Demis Hassabis, Kıbrıs kökenli…

Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis, Sir Demis Hassabis’i kutladı…

-*-*-

Hassabis, 2010 yılında Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazanan Christopher A. Pissarides’ten sonra, bu prestijli ödülü kazanan ikinci Kıbrıs kökenli kişi oldu…

-*-*-

Kıbrıslı Türkler mi?

Kişisel hırs ve egoları nedeniyle Meclis Başkanı seçmeye çalışıyorlar ve rezil oluyorlar…

-*-*-

Egemen eşit devlet mi demiştiniz?

Nerede eşit?

Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, bayındırlıkta, turizmde, vergi adaletinde, su yönetiminde, elektrik üretiminde, nüfus sayımı ve kontrolünde?

Nerede eşitiz canlarım benim?

Amerika Yüzyıl’ın kasırgasının vereceği korkunç zararı tartışıyor… Güneş patlamaları, tüm Dünya’da elektrik üretimini geçici süreyle durdurabilir… Fransa’da yoğun yağış su baskınlarına neden oldu… Ve evet Dünya umurumuzda olmayabilir, tansiyon, Ersin, Bizans işleri ile ilgileniyor olabiliriz ama boş durmayan kurumlarımız da var…  Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı Afet Yönetimi ve Müdahale Tatbikatı bu yıl 17 Ekim Perşembe günü Gemikonağı’nda yapılacak. Tatbikat Richter ölçeğine göre 7,6 büyüklüğünde, deniz tabanının 4 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem senaryosuyla  10.00-15.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek… Küresel ısınmaydı, doğal afetlerdeki artıştı derken, bence çok önemli bir tatbikat… Dün bu tatbikatın duyurulduğu basın toplantısındaydık… Fotoğraf o toplantıda çekildi