Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, önceki akşam Sağlık Bakanlığı’nın 250 milyon 670 bin 860 TL’lik 2014 bütçesini oy çokluğuyla kabul etti.

Sağlıktaki sorunların ve çözüm önerilerinin konuşulduğu Sağlık Bakanlığı bütçesinde, çok sayıda tıp doktoru milletvekili söz aldı.
Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, Genel Sağlık Sigortası uygulamasına geçmenin şart olduğunu vurgulayarak, bunun sağlık bütçesini artırmayı sağlayacağını söyledi.
Kıbrıs Türk halkının eğitimli ve kültürlü insanlardan oluştuğunu belirten Bakan Gülle, doğru vizyon konulursa başarılı olunabileceğini ifade eden Gülle, sağlıkta atılacak adımları kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceklerini belirtti.

Serdaroğlu: “17 doktor vekiliz ancak Sağlık Yasası’nı geçiremedik”
Sağlık Bakanlığı bütçesi üzerinde ilk konuşmayı yapan DP/UG Girne Milletvekili Ergün Serdaroğlu, Meclis’te 17 doktor bulunduğunu ancak Sağlık Yasası’nın henüz geçemediğini belirterek, sağlıkta hizmet alan ve verenin mutluluğunu sağlayacak uygulamaların hayata geçmesi gerektiğini vurguladı.
Serdaroğlu, daha önce hazırlanan yasa tasarısının ele alınarak artık geçirilmesini istedi.
İnsan sağlığını etkileyen olumsuz unsurların başında “tarımsal ilaçlar, filtresiz elektrik santralları, petrol dolum tesisleri” geldiğini kaydeden Ergün Serdaroğlu, baz istasyonlarının ölçümlerinin yapılmasını ve sağlığa zararlı olup olmadıklarının açıklanmasını istedi. Kanser hastalığının arttığına işaret eden Serdaroğlu, asbest boruların da değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Serdaroğlu, CMC atıkları, Mağusa Limanı’nın kirliliği gibi konulara da bölge milletvekillerinin değineceğini belirterek, kanser yapıcı etkenlerin ortadan kaldırılmasının, hastalığın tedavisinden daha az masraf gerektirdiğini söyledi.
Genel Sağlık Sigortası Yasası’nın mutlaka yürürlüğe girmesi gerektiğini vurgulayan Serdaroğlu, yakın geçmişte düzenlenen Sağlık Çalıştayı’nda bu konudaki görüşlerini sunduğunu belirtti ve genel sağlık sigortasının devlet politikası olduğunu ifade etti.
Serdaroğlu, Girne Hastanesi’nde hayatını kaybeden bir kişinin cenazesine katıldığını, yakınlarının Girne milletvekillerini de suçladığını belirterek, yeni bölümler açılışı yapılan bu hastanede yeterli personel bulunmadığını söyledi. “Girne’den 5 doktor milletvekiliyiz ama Girne Hastanesi’ne 5 hemşire aldıramadık” diyen Serdaroğlu, Girne Hastanesi’ndeki eksiklikleri, yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini sıraladı.

Sucuoğlu: “Sağlık devlet politikası olmalı”
UBP Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu, sağlığın, eğitim gibi devlet politikası olması gerektiğini vurguladı. Sağlık Bakanlığı’nın hükümet değişmesiyle değişmeyecek, süreklilik arz eden politikalar uygulaması gerektiğini kaydeden Sucuoğlu, Sağlık Çalıştayı nedeniyle bakanlığa teşekkür etti.
KKTC’de Sağlık Bakanlığı’na genel bütçenin 6,64’ünün ayrıldığını, gelişmiş ülkelerde ise yüzde 11 ve üzerinde oranlar ayrıldığını kaydeden Sucuoğlu, bütçe kalemleri ve sevk edilen hastalarla ilgili rakamsal bilgi verdi.
1960 Cumhuriyeti’nde Sağlık Bakanı’nın bir Kıbrıslı Türk olduğunu hatırlatan Sucuoğlu, tarihsel süreçte Kıbrıs Türk halkının sağlık hizmetlerini ve kurulan hastaneleri anlattı.
Sucuoğlu, devletin sağlık hizmetlerinde 979 yatak, 263 doktor ve 647 hemşire bulunduğunu ifade etti. 0-18 yaşı kapsayacak bir aşı kartı sisteminin yaşama geçirilmesini öneren Faiz Sucuoğlu, ayrıca her bireye doğumuyla başlayan süreçten itibaren tüm sağlık verilerinin içinde olacağı bir kitapçık hazırlanmasının yararlı olacağını anlattı.

Erçal: “Sistemsizlik sorunların en büyük nedeni”
Sucuoğlu’ndan sonra söz alan CTP/BG Güzelyurt Milletvekili Hüseyin Erçal, KKTC’nin kuruluşundan bugüne sağlık alanında önemli gelişmeler yaşandığını söyledi.
Öte yandan günümüzde sağlık hizmeti alan çok sayıda vatandaşın mağduriyet yaşadığını belirten Erçal, sağlık konusunda alınan kararların uygulanmasının önemli olduğunu söyledi.
Devletteki sistemsizliğin sağlıktaki sorunların en önemli nedeni olduğunu kaydeden Erçal, hesap soran ve hesap veren bir devlet yapısı oluşturulmasının önemine değindi.
Sağlıkta otomasyon sisteminin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini anlatan Erçal, Türkiye’de bu sistemin başarılı şekilde yürütüldüğünü söyledi.
Sağlık personelinin uzun eğitim süreleri nedeniyle ileri yaşlarda çalışmaya başladığına değinen Erçal, çalışma arzusu olan sağlık personelinin 60 yaşından sonra da istihdam edilmesi gerektiğini kaydetti.
Emeklilik yaşının uzatılmasının gençlerin önünü kapatmayacağını anlatan Erçal, “verimli insanların” emekli olduktan sonra da gençlerin çalışabileceği yerlerde çalışmaya devam edebileceklerine işaret etti.
Güzelyurt Lefke bölgesindeki sağlık hizmetlerine de değinen Erçal, Cengiz Topel Hastanesi’nin gerekli doktor sayısına hiçbir dönem ulaşamadığını ifade etti.

Özcenk: “Hizmeti veren de alan da memnun olmaz”
UBP Gazimağusa Milletvekili Ercal Özcenk, sağlığın en temel ve en önemli insan hakkı olduğunu vurgulayarak başladığı konuşmasında, 35 yıldır sektörde olduğunu ancak özlenen noktaya gelinemediğini söyledi.
“Sağlık bütçesini istediğiniz kadar artırın, bugünkü sistem devam ettikçe sağlık hizmeti vereni de, alanı da memnun edemezsiniz” diyen Özcenk, Sağlık Bakanı Ahmet Gülle’nin iyi niyetine inandığını ancak 2013 faaliyet kitapçığını yetersiz bulduğunu ve eline geç ulaştığını belirtti.
İleri ülkelerde sağlığa ayrılan payın bütçelerin yüzde 10’unun üzerinde olduğunu, koruyucu sağlık hizmetlerine önem verildiğini kaydeden Özcenk, diyabet gibi hastalıkların halkı eğiterek engellenebileceğini; böylece hem halk sağlığının hem de bütçenin korunmuş olacağını anlattı.
Erdal Özcenk, yasal eksikliklerin giderilmesi, hizmet içi eğitime önem verilmesi gerektiğini ifade ederek, otomasyonun bazı hastanelerde hayata geçse de tam randıman vermediğini, personelin de buna direnç gösterdiğini belirtti. Otomasyona geçilirse ilaçta tasarruf sağlanacağını kaydeden Özcenk, sağlıkta performans değerlendirmesinin gerekli olduğunu; finansın genel sağlık sigortasından karşılanmasının çok tartışıldığını; halkın artık sağlıkta reform istediğini söyledi.
Genel sağlık sigortası ve döner sermaye getirilirse sağlıktaki birçok sorunun giderileceğini kaydeden Özenk, Sağlık ve Çalışma Bakanlıklarının bu yasalar konusunda farklı görüşler taşıdığını savundu.
İşine zamanında gelmeyen ve erken ayrılanlar hakkında hastane yöneticilerinin ceza verme yetkisi bulunmadığını; 24 yılık gözlemlerine göre, popülizm illetinin gereğini yapmaya müsaade etmediğini; gelecek nesillere iyi bir şey bırakmak için gereğinin yapılması gerektiğini söyledi.
Erdal Özcenk, küçük ülke olmanın dezavantajıyla sigara yasağına uymayanlara ceza kesilemediğini belirtti.
Özcenk, özveriyle çalışan sağlık personeline, performansa dayalı tatmin edici ücret verilmesi gerektiğini söyledi.

Çakıcı: “Yüzde 6,64 bütçeyle sağlık sistemi yürütülemez”
TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı, hastanelerdeki altyapı, personel ve ilaç yetersizliklerinden örnekler verdiği konuşmasında, “Afrika standardında bir bütçeyle Avrupa standardında hizmet beklemenin mümkün olamayacağını” söyledi.
Çakıcı, bir vatandaş olarak hastanelerde yeterli doktor, randevulu hizmet, yeterli hemşire, iyi teknoloji, iyi bir altyapı, personelin kendini geliştirmesini ve bilimsel çalışmaların özendirildiği bir ortam istediğini anlattı.
Bugünkü yapıda vatandaşın memnun ve mutlu olamayacağını kaydeden Çakıcı, sistemi kuranın bugüne kadarki hükümetler olduğunu belirtti.
Hiçbir başbakanın “savunma bütçesini keselim, sağlığa yatıralım” diyemediğini kaydeden Mehmet Çakıcı, yıllardır sağlık bütçesinin yüzde 5-6’nın üzerine çıkarılamadığını; bu yapıyla sağlıktaki sorunların çözümlenemeyeceğini söyledi.
Çakıcı, para bulmak için halka ücretli sağlık hizmeti getirildiğini; bütçe açıklarının kapatılması için de akaryakıta, tüp gaza, elektriğe zam yapıldığını; oysa lüks tüketime zam getirilebileceğini; tarımda çok zenginlere teşviklerin kesilebileceğini, süpermarket zinciri, benzin istasyonu zinciri olanlara mazot desteği verilmesinin yanlış olduğunu anlattı.
Çakıcı, yüzde 6,64’lük bütçeyle sağlık sisteminin yürütülemeyeceğini; sağlıkta tasarruf olamayacağını söyleyerek, “Olmaz böyle şey. Dışarıdan bize bakanlar güler” dedi.
Doktor, hemşire ve altyapı eksikleri varken kurultayda avantaj sağlamak için başka alanlara istihdam yaptığı gerekçesiyle UBP’yi eleştiren Mehmet Çakıcı, ülkede adli tıp uzmanının yetersiz olduğunu, sağlık ocaklarının içler acısı durumda bulunduğunu, kumar ve uyuşturucuyu önleme adına bir program duymadığını söyledi.
Mehmet Çakıcı, tüm Avrupa’nın en yüksek kumar bağımlısı sayısına sahip olunduğunu belirterek, “Rekora doğru gidiyoruz ama hiç kumarı önleme ve tedavi diye bir şey duymuyoruz” dedi.