Fehime ALASYA

Tıp-İş’in grevi dünden itibaren artarak büyümeye başladı. Hastanelerdeki acil olmayan hasta ameliyatlarının dışındaki ameliyatların durmasının ardından, dünden itibaren de acil olmayan hastaların muayene ve tedavisi durduruldu. Sağlık sektöründe yaşanan kaos giderek tırmandı.

Bir yandan hizmet almayı bekleyen hastalar, diğer yandan bir türlü uzlaşamayan Tıp-İş ve Sağlık Bakanlığı…

Sağlık Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu YENİDÜZEN'e konuştu: “Eylemin kırılma noktası, ikinci iş yasağı kararından sonra oldu”

YENİDÜZEN’e konuşan Sağlık Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu, “Halk için çok üzülüyorum… Üzücü olaylara vesile olursak bunun hesabını kimse veremez…” derken, vatandaş, “Burası devletin, devlet hastalara sahip çıkmalı” diye isyan etti.

Sucuoğlu, ortaya çıkan tüm bu kaosun Yargıtay Mahkemesi’nden çıkan Kamu Hekimlerine ikinci iş yasağı kararından sonra yaşandığını ifade etti.

Tıp-İş ile sürekli görüşmeler yaptıklarını belirten Sucuoğlu, Tıp-İş’in talepleriyle ilgili bilgi verdi. Başlatılan eylem ile vatandaşın mağdur edildiğini dile getiren Sucuoğlu, bu durumdan büyük üzüntü duyduğunu ifade etti. Gelinen bu aşmada halk için çok üzüldüğünü kaydeden Sucuoğlu, “Bu şekilde hareket edip gemileri yakmış olursunuz. Doktorlar da halk da bizim için çok önemli, sağlık için gereken tüm mücadeleyi veriyorum. Ben halk için de çok üzülüyorum… Üzücü olaylara vesile olursak bunun hesabını kimse veremez…” dedi. 

Özlük hakları dâhilinde maaşlarda da iyileştirmeye gittiklerini belirten Sucuoğlu, göreve yeni başlayan hekim maaşlarının ek mesailer ve nöbetlerle 10 bin TL’yi bulacağını kaydetti.  

Sağlık Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu YENİDÜZEN'e konuştu:
“Eylemin kırılma noktası, ikinci iş yasağı kararından sonra oldu”

Bize şu ana kadar Tıp-İş’ten üç tane yazılı metin aldım. İlki 12 Nisanda geldi, burada kamu hastanelerinin çöküşüyle ilgili bilgiler verildi, göç yasasına ve bazı maddelere değinildi. 2013 yılında alınan bazı kararlara atıfta bulunuldu, bu yazılı açıklamadan biz de net olarak ne istediklerini anlamadık. Sonra geldiler görüştük, bu yazışmalar ve görüşmeler de tüm iyi niyetimizle uzun süre sürdü.

Bu eylemin kırılma noktası bana göre ikinci iş yasağı kararından sonra oldu.

Bir yıl önce hastanelerin altyapısı iyi miydi?

Bir yıl önce doktorlar daha mı az çalışıyordu?

Haklı oldukları taraflar da haksız oldukları taraflar da oldu ama bu ikinci iş süreci bir milad oldu.

4 Mayıs’ta ikinci kez tarafımıza yazılı bir belge yolladılar. Bu belgede 2008 den önceki tüm hekimlerin maaşlarına %50 zam istediler ve bu zammın emekliliğe yansıması için kök zammını da istediler. 2011 yılında böyle bir uygulamaya başladık zaten fakat, bu talep ile tüm hekimlere yansıtılmasını istediler. Maliye de bu konuya bütçe olanaklarıyla yapılamayacağından dolayı onay vermedi.

10 bin TL alan bir doktora 15 bin TL verin diyorlar, bunu da emekliliklerine yansıtılmasını istiyorlar. Maliye bakanlığından da yüzlerce doktora bunu yapamayacaklarını söylediler.  

Bizler de bu yasa tadili için tüm sendikaları bir komitede toplayıp toplu onay alalım, savcılık ve bakanlar kurulu ve meclise yollayalım dedik fakat hemen geçirmemizi istediler.

Ben tüm bu süreci, bu aşamaları aşıp tek kalemde bunu yapamazdım. Biz yapmayız da demedik, sürece uyalım dedik. Teknik komiteyi de çağıralım ve ortak paydadaki metni gerekli yerlere gönderelim dedik.

Eskileri de yapalım istiyorlar, maliye de olmaz diyor, biz buna rağmen yine de gelin birlikte mücadele verelim diyoruz.

Cuma günü toplandık, cumartesi grev kararı aldılar. Üstelik erişemeyecekleri bir konu için bunu yapıyorlar. 2008 öncesi doktorlara maaşlarını arttırırsak öğretmenler, memurlar, yargı ne diyecek?

Bazı şeyleri yaparken de dengeleri korumalıyız. Diğer gruplar da haklıdır, herkes halkı, bu şekilde hareket edip gemileri yakmış olursunuz.

Doktorlar da halk da bizim için çok önemli, sağlık için gereken tüm mücadeleyi veriyorum. Ben halk için de çok üzülüyorum… Sağlık sektöründe böyle bir sürecin yaşanmamasını isterdim, çok üzgünüm…  

“Yeni başlayan bir doktorun bu maaşı alması kötü bir durum mu?”

İşe yeni başlayan doktorların maaşı 4 bin TL idi, çok uzun aylar mücadele verdik, şimdi özlük hakları ile 6 bin 200 TL’ye kadar çıkıp, ek mesailer ve nöbetlerle 10 bin TL’yi bulacak, yeni başlayan bir doktorun bu maaşı alması kötü bir durum mu?

Çeşitli şartları kalem kalem iyileştirmeye çalışıyoruz. Biz bu kadar iyi niyetliyken bu duruma gelmek kabul edilemez. İnsanlarımız eziliyor, günahtır. Sağlıkta bu tolere edilemez. Üzücü olaylara vesile olursak bunun hesabını kimse veremez…

“Şimdi ne oldu da son üç ayda her şey altüst oldu? Esas sorgulanması gereken budur”

Geçen yıl da rakamlar buydu, maaş da buydu altyapıda buydu, şimdi ne oldu da son üç ayda her şey altüst oldu? Esas sorgulanması gereken budur. Yaklaşık on gündür grevle, huzursuzluklar var, neden? Birden ne oldu?

Donanımlı hastane istediklerini söylüyorlar. Burası 1970’li yıllardan beridir hizmet veren bir yerdir, ne oldu da şimdi bu tarz grevler başladı? Ocak ayında da hastane ayni hastaneydi… Bugün donanımlı bir hastane için temel atsak dört yıl sonra biter…

Yıllardır sözde kalan yasaları mevzuata gönderdik, özlük haklarını 30 yıldır tartışılan ama hiçbir adım atılmayan yasa tasarıları için biz bir yılda attık fakat yine de olmadı.

Ocak ayından sonraki ikinci iş yasağının gelmesiyle konular bu aşamaya geldi.

Hantal yapı içerisinde hemen çözemeyeceğimiz durumlar var. Maliye ve doktorlar arasında denge kurmaya çalışıyoruz.    

Bize gönderilen yazılarında, söz konusu öneriler kamu çalışan hekimlerin tam gün sağlık hizmeti verilmesinden söz ediliyor. Tam gün derken zaten bu normal kamu saatidir, sabah 07.30’dan 14.00’e kadar olan zaman dilimidir. 

“İmkânsızı istemesinler”

Biz tartışmaya hazırız, grev yapmak bunun kolayı. Esas olan insanlarımızın sağlık anlamında zafiyete düşmeden bunları iyi niyetle çözmektir. Geldiğimiz günden beridir neler yaptığımızı, neyin ne olduğunu da çok iyi biliyorlar. İkinci iş yasağını ben koymadım, yüksek mahkemede alındı bu karar.  

Biz her türlü toplantıya açığız, bir an önce karar versinler ve oturup iyi niyetle karar verelim. İmkânsızı istemesinler, imkan çerçevesinde oturup anlaşalım.

Tıp-İş’in açıklamalarında değindiği bazı şartlar;

• Sağlığa ayrılan bütçenin genişletilmesi
• Hekim Özlük Hakları’nın iyileştirilmesi
• Tam gün sağlık hizmeti
• Yoğun çalışma saatleri
• Göç yasası
• Donanımlı hastane ve
• Hastanelerdeki eksik teçhizatların giderilmesi