Murat OBENLER

Dj. denildiğinde ülkede en çok aranan bir numaralı isim olan Yusuf Coşkuner ile alaylı bir şekilde adım adım yükseldiği ve birçok başarı(ve bir de rekor) ile dolu kariyerini,sektörü ve genç DJ.leri konuştuk.

“Hayattaki her başarı sevgiyle bağlantılıdır. Ben çocukluktan beri müziğe sevgi ve merakım vardı. Biz toplumu mix ile DJ’likle tanıştırdık”

Ülkede Dj’lik yapan insanlarla ilgili pek bir şey bilinmez, “onu coşturdu,bunu eğlendirdi”den öteye pek bir haber de yapılmaz. Senin bu sektördeki tecrübenin farkında olarak insanların biraz daha Dj.lerin hayatını yakından tanıması için de biraz hikayenin başından  almak isterim.

Yusuf Coşkuner: Ben en başından başlayım. 13 Mart 1966 Lefkoşa doğumluyum. Sedat Simavi EML Elektronik Bölümünü bitirdim. Üniversite hiç düşünmedim. Elektroniğe bir merakım vardı. Askerlik görevimi yaptıktan sonra ailemin yaptığı düğünlerde video işinde babama yardım etmeye başladım. Hemen sonra babam bana fotoğrafçılık yapmam için Ontaş iş hanında Foto Mimi’nin olduğu dükkanı aldı. 6.aydan sonra isyan edip orayı cafeye dönüştürdüm. Hayattaki her başarı sevgiyle bağlantılıdır. Ben çocukluktan beri müziğe sevgim ve merakım da vardı. Ahmet Simitçi arkadaşımla birlikte Türkiye’den orijinal kasetler alarak dükkanda kasetçiliğe başladım. Ülkenin kasetlerini doldurduğu yerdik. Bir gün aniden Kemal Karateci adlı abimiz beni alıp Girne merkezdeki Hot Lips adlı diskoteğe götürdü. Macera 1987’de orda başladı. Böylece hayatıma DJ’lik de girmiş oldu. Gündüz Coşkuner Cafe DJ.’de kaset doldurma ve gece de DJ’lik yapıyordum. Ben bu işe başladıktan sonra DJ’lik hayatında bir mihenk taşı oldum (Tabi bir de Dj.Derviş’i es geçemem). Benim DJ. olmamda Derviş’in çok büyük payı var çünkü diskodan sonra dükkana gelip saatlerce bu işi bana öğretti. Bu konuda araştırma yapan Bora Alpay gelip bizlerle sohbet etti ve bizden (Tolga,Takashi, Derviş Özyaprak ve ben) önce toplumumuzda bu işi yapan birisi olmadığını bize söyledi. Biz toplumu mix ile DJ’likle tanıştırdık.  Ben Lefkoşa’da olmam hasebiyle şanslıydım. Defileler, güzellik yarışmaları, açılışlar vs genellikle Lefkoşa’da yapılırdı ve ben de oraların değişmez DJ.olmuştum. Bülent Günkut olsun, Mehmet Ali Erbil’in eski eşi Nergis Kumbasar ile çok güzel organizasyonlar yaptık. Hayatımda bir değişim yapmak istedim ve Coşkuner Bar’ı açtım. O dönemde aktif dj’liğe uzun bir ara verdim. Hayatımın en kötü dönemini de o işin batmasıyla yaşadım. Sağ olsunlar o dönemde sevenlerim yanımda oldu ve çok zor bir dönemden sonra hayatıma başka bir sektörde devam ettim. Dereboyu’ndaki Johnny Rockets’te önce bar sorumlusu, sonra müdür oldum.

“İmkansızlıklar döneminde Dj.’lik yapmaya çalışıyorduk. İngiltere’den bize plak yollasınlar diye İngiliz kızları tavlamaya çalışırdık”

O ilk dj.lik döneminde diyelim neler çalardın? Teknoloji de çok yoktu. Nasıl olurdu bu işler?
İmkansızlıklar döneminde Dj.’lik yapmaya çalışıyorduk. İngiltere’den bize plak yollasınlar diye İngiliz kızları tavlamaya çalışırdık. BRTK’dan destek alırdık. Böylece çok ciddi bir arşiv yaptık. Her sabah uyandığımda Dire Stairs, Deep Purple üstüne konacak ve dinlenecek.

“Kıbrıs çapında 4-5 tane dj. yarışması, en az 50 tane disko dans yarışması yaptık”

Bir dönem Dj. yarışmaları olduğunu da hatırlıyorum. Senin bu işte de payın olduğunu düşünüyorum.
Coşkuner Bar döneminde farklı şehirler ve mekanlarda Kıbrıs çapında 4-5 tane dj yarışması yaptık. Jüriler de en iyi dj.lerden oluşuyordu. Dj.Bora’nın desteğini ve işbirliğini asla atlamadan geçemem. Bizim ilk dönemimizde yine dans vardı ve en az 50 tane disko dans yarışması yaptık. Bu yarışmalarla bu ülkeye ayrı bir emek vererek güzel işler yaptığımı düşünüyorum.

“Ansızın bir teklif aldım, tereddütle gittim ama sahnede o plakları çaldıktan sonra alaylı olarak yine Dj.liğe dönme kararı aldım. Şu anda 2024 yaz sezonu için iş teklifi alıyorum”

Senin bir de 2.dönemin diyeceğimiz olgunluk yılların var. Gerçekten şarkıdaki “Dönüşüm muhteşem olacak” gibi oldu…
Dj.Derviş ve Dance FM sahibi  Tolga Fırat Çelebi bir gün bana Gatrish Bar’da bir partide çalma teklif edince oldukça tereddüt etmeme rağmen gece saat 01:30’da restoranı kapattıktan sonra yanıma 30 civarı plak alarak o sokak partisine giderek çaldım. O gece vesile oldu ve ben bir gün sonra restorandan istifa ederek yeniden içimdeki gerçek aşk olan DJ’liğe dönme kararı aldım. 5-6 yıl önce 17-18 yıl ara verdiğim sahnelere DJ.olarak geri döndüm. Ben zaten alaylı yetişen birisiydim ama bu yeni dönemde oğlumun prodüktör ve DJ olmasından dolayı yine şanslıydım. O bana hızlıca 1,5 ay süren yeni dönem DJ.’lik eğitimi verdi ve her şeyi güncelleyerek piyasaya geri döndük. Senin de söylediğin gibi çok iyi bir dönüş oldu ve belediyenin maratonlarından AB’nin etkinliklerine, sosyal sorumluluk projelerinden bar programlarına, özel ev partilerinden düğün,nişan organizasyonlarına sektörün en tercih edilen ve aranan  ismi olduk. En son Lapta’da belediyenin düzenlediği Mare Monte Plajına sahip çıkma gibi toplumsal bir etkinlikte yine beni tercih ettiler. 2024 yaz sezonu düğünü için şimdiden arayıp reserve yapmak isteyenler var.

“Bütün odağım dj.’liktir. İşimi hayat biçimim yaptım. Dünyayı takip edip işime yansıtıyorum”

Her işi iyi yapmak kendini geliştirmeyi, kendini güncellemeyi de yanında getiriyor. Sen eğlence sektöründe efsane olmuş bir kişi olarak kendini nasıl güncelliyorsun? Nasıl bir hazırlık sürecin vardır?

Öncelikle bütün odağım dj.’liktir(En büyük pişmanlığım da prodüktörlük yap(a)mamakdır).Orada benim çok önemsediğim bir şeyi üretip topluma bırakabilirsin. Ben bu işi hayat biçimim yaptım. Profesyonelce her gün stüdyodayım ve bu haftanın gecelerini masaya yatırıp neler ekleyebilirim diye kafa yoruyorum. Disiplinli bir şekilde dünyayı, müzikteki gelişmeleri takip ederek bunları setlerine yansıtacaksın. Eğer bir USB ile hep aynı şarkıları çalarak bir sezonu tamamlıyorsan bu sektörde yok olup gidersin. Ülkemizde yüzlerce DJ’lik yapan kişi var.

İyi bir DJ kesinlikle alkolik(bağımlı seviyesi) olmamalı. Müzik-alkol paralelliğini kafasından çıkarması lazım. DJ. o güzel seyirciyi, o ışıkları ,o sesi, o sahneyi gördüğünde  kendi kendini hazırlayıp performans moduna girendir. Alkolden dolayı bu ülkede sanat hayatını bitirmek zorunda kalan bir sürü insan var.

“Farklı bir misyonla programa başladım ve çok tuttu. 43 bin dinleme/izleme rakamına ulaştık”

Son yıllarda severek yaptığın ve çok sevilen bir de “Nesden Çalayım?” adlı radyo programın var. Nerden girdin bu farklı odağa?

Orda farklı misyon üstlendim. Pandemi geldi ve ben boş oturmayı sevmeyen birisiyim. O karanlık dönemde Radyo Juke’den gelen teklifi değerlendirerek hayatta eline mikrofon almayan birisi olarak haftada 3 program yaptım.  Program çok tuttu ve 43 bin dinleme/izleme rakamına ulaştık. Sponsor almadan bu işi yapıyorum (şimdi haftada bire indirdik) ve gelen teklifleri de başka genç çok ihtiyaçlı arkadaşlara yönlendiriyorum. Oradaki misyonlarımızdan birisi de bu ülkede ışık saçan, başarılı gençleri toplumla buluşturmaktı. Radyo Juke her açıdan arkamdadır ve kendimi daha da güçlü hissetmemi sağlıyorlar. Birçok festivalde veya önemli etkinlikte tek dj. olarak sahne alıyorum. Bunlar özel duygular.

“Bu ülkede çok değerli prodüktörler var. Avrupada plakları çıkmış değerde isimler var. Eğer kendine güvenirsen gideceksin ve yurtdışında da uçacaksın”

Sanıyorum sen ülkedeki eğlence sektörünün durumunu konuşabileceğim en iyi isimlerden birisin. Müzisyenle, dinleyen kitle ile, organizatörlerle, mekan sahipleriyle, ses sistemcileriyle, patronlarla, sivil toplumla,emekçilerle vs. herkesle kesişen bir yerde duruyorsun. Nedir vaziyet?

Biz insanları eğlendiriyoruz. Değerli bir yerde duruyoruz ama Covid döneminde müzisyenler de DJ’ler de aç kaldılar. Hiçbir dj.yatırım yapmaz ve kötüye düştüğünde de karşılık beklemeyeceksin. Bu da özeleştirimizdir. Bu ülkede çok değerli prodüktörler var. Avrupada plakları çıkmış değerde isimler var. Eğer kendine güvenirsen gideceksin ve yurtdışında da uçacaksın. Yeni nesilde bu çok da kolay değildir. Sektörde çok ciddi gruplaşmalar var. Ahbap çavuş ilişkisi bu sektörde de maalesef geçer akçedir. Çok iyi dj. isimlerin dışarıda kaldığı(kalmaması gerekirken) organizasyonlar oluyor bu ülkede. Bu da başka bir özeleştiridir.

Ülkemizde (Lefkoşa ve Girne) DJ yetiştiren okullar açıldı. DJ. sayımız yüzlercedir. Eskiden müzisyenlere çalgıcı denilen bir dönemden özel derslerle DJ.lik öğrenildiği bir döneme geldik. Ailelerin bilinç seviyeleri de yükseliyor ve meraklı çocukları bizlere yönlendiriyor. Ben de bu konudaki uzman arkadaşlara yönlendiriyorum.

Ülkemizin küçük ölçekli bir yer olmasından dolayı birçok sektörde iş bulunamıyor. Dj.likte durum nedir?

Yüzlerce DJ. vardır. Şimdi bu eğitimi alan gençler işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Bu da yalakalık davranışını getirdi.  Tabi bu Kıbrısta çok değerli DJ’ler olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çok değerli genç Dj.lerimiz vardır. Umut Özsoy, Riverse İmpact/Ertu Coşkuner,Goblin gibi isimler ilk aklıma gelenler. Dj.Bora Gondoz’un oğlu yeni bir parça çıkardı. Çok kaliteli. Üretsinler ve azimle işin üstüne gitsinler. Onları kliplerini yayınladıkları internet mecrasından gören görmektedir zaten.

Bu yetenekli gençlerin dünyaya açılma ihtimalleri nedir?

Dünyada iletişim uçtu, teknoloji çok ilerledi. Yaptığın parçayı bazı önemli firmalara gönderirsin ve eğer onlar ritmi beğenirse kapılar sana sonuna kadar açılır. Dünyada iyi dj.lerin özel uçaklarından yatlarına katlarına her türlü imkanları vardır. Bu Dj.lik mesleği eğlence sektörünün belkemiklerindendir.

“55 yaşında KKTC performans rekoru kırdım. 12,5 saat oturmadan kesintisiz müzik yaptım”

Böyle meslekte “En”lerin var mıdır ?

55 yaşında KKTC performans rekoru kırdım. 12,5 saat oturmadım ve setle müzik yaptım.İki gave, bol su ve bir de sandüviç yedim. Mr.Joker, 2007 yılında 25 yaşındayken 12 saatle bu rekoru kırmıştı. İş yaptığım kişiler de olan sevgili Gökhan Necipoğluları ve İsmet Tufan, Karpazda bir otel kiralayarak beni oraya performansa çağırdılar. Bilmeden gittim ve 21 Temmuz 2007 tarihinde 12,5 saat noter huzurunda performans yaptım. Rekor şu anda bendedir.

Bu belki de en değildir ama benim başarımda iş hayatımda içki olmamasının büyük etkisi vardır. Haftanın 6 gecesi işlerim ve hem müşteriye hem işime hem mekana olan saygımdan dolayı alkol kullanmam.

“Bu yerlere gelmemdeki en büyük itici güç eşim Fatoş Coşkuner’dir"

Aile hayatı bu tür zamanı belli olmayan işlerde uğraşanlar için zordur.Kurması da sürdürmesi de. Senin tahtaya vurulacak bir aile yaşantın da var.

Aile hayatım örnek gösterilecek derecede profesyonel ve çok iyi bir insanım. Benim bu yerlere gelmemdeki en büyük itici güç eşim Fatoş Coşkuner’dir. Ben anlayan, bana saygı gösteren ve benimle gurur duyan bir eşim var. Ben de işim dışındaki zamanımı ailemle geçiririm. Onları çok seviyorum.

“Vizyonun açıksa yeniliğe de açıksın demektir. Dj. öyle olmalıdır”

Herkes kendi tarzını yaratmak ve yıllar sonra kendi tarzındaki müzik,resim,heykel,film,kitap vs. ile anılmak ister. Sen Coşkuner olarak nelere yoğunlaşıyorsun?

Coşkuner aslında 80’lerin soullarını,James Brown’larını, Luther Vandross’larını çalmak ister ama günümüzde bu piyasa müziğini yapmazsan aç kalırsın. Ben 80’ler 90’ların harikulade müziklerinin ortamında büyüdüğüm ve işlediğim için de kendimi şanslı hissediyorum. Yeni kuşaklar da bunların coverlerini yaptıkça o müzikler bir şekilde günümüze aktarılıyor. Benim iki repertuarım vardır: 1.’si 80’ler,90’lar, 2.’si Geçmişten Günümüze. Havayı koklayarak duruma göre hareket ederim. Bu çok önemlidir. Yabancıların ağırlıklı olduğu bir partide çaldığımı farz edersek de elimdeki seçme ingilizce arşivimle rahat 5-6 saat müzik yaparım.  Son zamanlarda Mod Cafe’ye gelen Rum müşteriler bana bir eleştiride bulundular ve benden Rumca parça istediler. Ben de onlara 80,90’ların sevilen parçalarını bana getirmelerini istedim ve son geldiklerinde Türkçe-rumca remikslediklerimden 5-6 tane çaldım,bayıldılar. Vizyonun açıksa yeniliğe de açıksın demektir. Dj. öyle olmalıdır.

En sevdiğin DJ.ler listesinin başında kimler vardır?

Benim idolüm Tezel Esenyel’dir. Dünyada da Dj.Steve Walsh’du. “I found lovin” diye unutulmaz bir şarkı yaptı. Mafya tarafından öldürüldü. Onla aynı sahneyi paylaşmak isterdim.

Devletin desteğini sizler hissediyor musunuz?

Devlet tarafından öyle şeylere paralar harcanır ki sıra Dj.ler ve müzisyenlere gelemiyor (bazı istisnalar kaideyi bozmuyor). Programımda Cemal Özgürsel ile Sıla 4’ü konuk aldım ve Cemal hocanın albümlerinin hepsini kendi cebinden çıkardığını söyledi. Sıfır destek. E bunlar ortada dururken dj.i konuşmamalıyız bile.

“Casino bana tamamen ters ve orada sahne almam”

Devlet demişken kafamda başka bir soru çağrışım yaptı. Sen hiç kumarhanede(yani casinolu oteller) sahne aldın mı?
Hiç girmem dediğim yer kumarhanedir. Kırmızı çizgimdir. Casino bana tamamen ters ve orda sahne almam.

“Bugün gittiğim tüm mekanlar doluyorsa üst düzey bir Dj.lik yaptığımdan değil ama kalite ve iyi bir insan olmayı başararak sevgi selini birlikte başardığımdan dolayıdır”

Tavsiyelerinin de genç Dj.ler için bir ders niteliğinde olacağını düşündüğüm için onla bitirelim istedim.

Bugün 57 yaşımda gittiğim tüm mekanlar doluyorsa üst düzey bir Dj.lik yaptığımdan değil ama kalite ve iyi bir insan olmayı başararak sevgi selini birlikte başardığımdan dolayıdır. Hayatlarına disiplin koysunlar. İçeceklerse sınırlı sosyal boyutta içsinler. İşimize saygı duyacağız, insanları seveceğiz, dünyayı takip edeceğiz(repertuarlarımızı güncellemeliyiz), sahnedeki duruşunu bozmayacaksın(işi sulandırmayacaksın),sahneyi, ortamı çok iyi koklamalısın, yeniliğe açık olacaksın, disiplinli bir yaşantı sürdüreceğiz.