Lefkoşa Surlariçi’nde Cumartesi sabaha yakın eğlenceden dönen iki genç, bir grubun saldırısına uğradı, yaralandı.  Yaşanan olayda iki dişi kırılan F.G., YENİDÜZEN’e konuştu: "Biri ölecek, önlem alınmalı"

Fehime ALASYA

Lefkoşa Surlariçi’nde Cumartesi sabaha yakın eğlenceden dönen iki genç bir grubun saldırısına uğradı, yaralandı.

F.G. ve A.Y. isimli iki genç, Lokmacı Geçiş Noktası civarında 19 yaşındaki M.A., 23 yaşındaki H.Ç. ve 20 yaşındaki A.A. tarafından ciddi şekilde darp edildi.

Yaşanan olayda iki dişi kırılan F.G., YENİDÜZEN’e konuştu.

Daha önce de Surlariçi’nde yine buna benzer bir olayın meydana geldiğini ve bu şahısların da aynı kişiler olduğunu anımsatan F.G., “Önlem almak için birinin ölmesi mi gerek?” diye sordu…

Yasalardaki eksiklikler, yetersizlikler ve yargı sürecindeki uzayıp giden süreleri işaret eden F.G., devletin bir an önce bu konularda tedbir alması gerektiğine değindi.

F.G., özellikle Lefkoşa Surlariçi’nde polis ve belediyenin güvenliği arttırıcı önemleler alması gerektiğine değinerek, bölgede sürekli devriye ekiplerin olması gerektiğine dikkat çekti.

F.G., polisin ‘yeterli elemanımız yok’, belediyenin ise ‘yetki alanımızda değil’ söylemlerine serzenişte bulunarak, bir an önce bölgede sıkı önlemler alınması gerektiğini kaydetti.  

Bölgede bulunan birkaç kendini bilmez kişi veya kişilerin, eğlence mekanlarından çıkan yerli, yabancı pek çok vatandaşın korkulu rüyası olduğuna dikkat çeken F.G., “Bu düzen değişmeli… Bana saldıran hem TC hem de KKTC vatandaşı. Birinin sicili temiz değil, pek çok suçu var. Üstelik yine aynı suçla yargılanıyor. Mahkeme bitecek, cezası kesilecek de ona göre yurt dışına gönderilecek. Mahkemesi bitene dek birine zarar verirse ne olacak? Yargıda bir boşluk varsa birilerinin ölmesini mi bekliyorlar?” dedi.

Surlariçi’nde yaşanan kavgada üç kişinin saldırısına uğrayan F.G., bölgedeki güvenliğin arttırılması ve yasaların düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

 İlk vukuatları değil…

Kavgada, adı geçen üç zanlı, 19 yaşındaki M.A., 23 yaşındaki H.Ç. ve 20 yaşındaki A.A. tutuklanarak önceki gün mahkemeye çıkarıldı.

Yaşanan bu olayda adı geçen M.A. ve H.Ç’nin geçtiğimiz yıl yine benzer bir suçtan ‘vahim zarar’ ve ‘ciddi darp’ suçlamalarıyla mahkemeye çıkarılmıştı.

Hatırlanacağı üzere, 2017 yılı Şubat ayında Surlariçi’nden bir mekândan çıkan Orhan Kürşad ve arkadaşları Derviş Savarona ile Ercan İbrahimoğulları’nı darp eden zanlılar, tutuklanmış, ardından mahkemede teminata bağlanarak serbest kalmışlardı.  

Geçtiğimiz akşam yaşanan olayda da adı geçen iki zanlıların yine aynı isimler olduğu görüldü.

Zanlılar tutuklandı, polis geniş çaplı soruşturma başlattı

Olayla ilgili üç kişinin dün mahkemeye çıkarıldığı ve 3 gün tutukluluk aldıkları öğrenilirken, kavganın çıkış nedeninin ise henüz bilinmediği ve polisin olayla ilgili derin çaplı araştırma başlattığı ifade edildi.

 Daha önce de Surlariçi’nde yine buna benzer bir olayın meydana geldiğini ve bu şahısların da aynı kişiler olduğunu anımsatan F.G., “Önlem almak için birinin ölmesi mi gerek?” diye sordu…

 “Yasalarımızdaki eksiklikler ve yetersizlikler bir an önce düzenlenmeli”

Yaşanan olayda ciddi şekilde darp edilen F.G, yaşanan olayı şöyle anlattı: “Orhan Kürşat ve arkadaşlarına saldıran kişiler arasında olan isimler geçen akşam arkadaşım A.Y’ye ve bana saldırdı. Biz Kıbrıs’ın güneyinden Lokmacı geçiş noktasından kuzeye geçmiştik. O sırada çarşının oradaki meydanda yalnız oturan bir kişi bize laf attı. Arkadaşım da dönüp bir şey mi oldu diye sordu, taciz etmeye başladı, biz de bize bulaşma, yürü git dedik. Yine de bize saldırdı. Saldırgan birden bağırmaya başladı, aniden 3,4 kişi oldular, ben kavgayı ayırmaya çalışırken diğer gelenler bana saldırdı, ardından polisi aradık. Olay cumartesi 03.45 civarında yaşandı. Polis 3 kişiyi tutukladı, Cuma günü yeniden mahkemeye çıkacaklar.

Polis yetki ve sınırlarının az olduğunu söylüyor. TC kökenli birisi, bir yıl önce yine benzer bir olayda başka birine saldırıp darp eder, mahkemeye çıkar ve tutuksuz yargılanır, adadan gönderilmez, döner bir yıl sonra yine aynı kişi, aynı yerde bize saldırır. Bu insanlar neden ülkemizden gönderilmiyor… Yasalarımız ne bu insanları yargılamaya ne de ülkeden göndermeye yetiyor.”

“Geçen yıl aynı olaydan yargılanan adam hala elini kolunu sallayarak, aynı saldırılarda bulunarak gününü gün ediyor”

“Bu düzen değişmeli… Bana saldıran hem TC hem de KKTC vatandaşı biri. Ama sicili temiz değil, pek çok suçu var. Üstelik yine aynı suçla yargılanıyor.

Mahkeme bitecek, cezası kesilecek de ona göre yurt dışına gönderilecek. Mahkemesi bitene dek birine zarar verirse ne olacak? Yargıda bir boşluk varsa birilerinin ölmesini mi bekliyorlar? Yasalarımızdaki eksiklikler ve yetersizlikler bir an önce düzenlenmeli.

İşsiz, güçsüz adam poliste avukatım gelmeden konuşmam diyor. Anında kendine avukat buluyor. Bu gibi kişileri adamızda barındırdığımız yetmiyor, bir de korunuyorlar…

Geçen yıl aynı olaydan yargılanan adam, hala elini kolunu sallayarak, aynı saldırılarda bulunarak gününü gün ediyor, olan iyi yetişmiş aile çocuklarına oluyor.”  

“Bizler, işinin gücünün kariyerinin peşinde insanlarız…”

“Biz eğlenceden geliyorduk ama aşırı alkollü değildik. Onların ise gözlerinin içi kıpkırmızı idi, bir şey kullanmış olabilirler. Fakat tespit edilemedi. Çünkü olay yerinden kaçtılar ve sonra ortaya çıktılar.  

Biz iş sektörlerimizde, çevremizde saygın bireyleriz, bu tarz olaylarda adımızın geçmesi bizi çok üzer. Ailemizde, çevremizde kavga gürültü nedir, saldırganlık nedir bilmeden büyüdük. Bizler, işinin gücünün, kariyerinin peşinde insanlarız…”

İŞTE O GÖRÜNTÜLER