Salgınlara karşı ‘aşı’ kalkanı!
Ülkedeki salgın hastalıkların en fazla yurt dışından gelen diğer ülke vatandaşlarında görülmesi ve okullardaki yabancı öğrenci sayısındaki yüksek oran, gözleri ‘çocuk sağlığına’ çevirdi
Ülkedeki salgın hastalıkların en fazla yurt dışından gelen diğer ülke vatandaşlarında görülmesi ve okullardaki yabancı öğrenci sayısındaki yüksek oran, gözleri ‘çocuk sağlığına’ çevirdi… Uzmanlar ‘aşı’nın öneminin altını çizdi, aşı seferberliğine işaret etti.
Fehime ALASYA
Ülkedeki salgın hastalıkların en fazla yurt dışından gelen diğer ülke vatandaşlarında görülmesi ve okullardaki yabancı öğrenci sayısındaki yüksek oran, gözleri ‘çocuk sağlığına’ çevirdi.
Uzmanlar ‘aşının önemine’ vurgu yaptı.
Ülkedeki okullarda salgın hastalıklara karşın çok sıkı denetim bulunduğuna dikkat çeken Sağlık Bakanlı Filiz Besim, aşı zorunluluğu bulunduğunu hatırlatarak, ülkeye ailesiyle birlikte gelen ve eğitim gören öğrencilerin de aynı aşı takvimine konulduğunu ifade etti.
Bu bağlamda okullarda yılda iki kez aşı kontrolü yapıldığını kaydeden Besim, aşısız olan çocukların devlet tarafından hemen aşı takvimine alındığını belirtti.
Tedbir şart…
Konuya ilişkin YENİDÜZEN’e görüş bildiren ilgili sağlık kurumları, sağlık açısından bulaşıcı hastalıkların önlenebilir kılınması için çeşitli tedbirler alınması gerektiğine dikkat çekerken, okul çağı çocuklarında aşıların öneminde değindi.
Okula yeni başlayan çocukların aşılarının eksik olması halinde bunun hem kendileri hem de aşılı çocuklar için büyük bir risk olduğunu savunan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Kenan Arifoğlu, alınması gereken çeşitli tedbirler bulunduğuna dikkat çekti.
Kıbrıs Türk Pediatri Kurumu Başkanı Dr. Gülten Erçal ise ülkelerin adlığı göç dolayısıyla salgınların oluştuğunu ifade ederek, aşı takviminin önemine vurgu yaptı.
Sağlık Bakanı Filiz Besim:
“Çocukların da sağlık karneleri kontrol ediliyor”
Sağlık Bakanı Filiz Besim, ülkedeki tüm kreş ve okullarında çok sıkı aşı denetimlerinin yapıldığını vurguladı.
Besim, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Ülkemizde oturma izni alan öğrenci veya işçiye sağlık raporu veriliyor. Bu konuda da çok katıyız. Çok sıkı denetime tabii tutuluyorlar.
Bu bağlamda bulaşıcı hastalığı olan kimse adaya giremez. Yurt dışından gelen çocuklar için de aşı denetimimiz vardır. Anne-baba oturma izni veya çalışma izni almışsa ve çocukları varsa, çocuklar da sorgulanıyor. Onların da sağlık karneleri kontrol ediliyor. Yurt dışından gelen çocuklara bu şekilde sağlık denetimi uygulanmış oluyor. Bunun yanında yurt dışından gelen çocuklara yine bizim ülkemizdeki aşı takvimi uygulanıyor.
Sadece okullar değil, kreşler de denetleniyor. Aşı konusunda sıkı denetimlerimiz var. Pediatri kurumu ile de bu bağlamda çok sıkı çalışmalarımız ve yeni proje girişimlerimiz var.
“Ekiplerimiz yılda bir veya iki kez okullara gidip kontrol ediyor”
“Aşı ülkemizde mecburidir ve bu konuda okullarda çok sıkı denetimlerimiz vardır.
Genel sağlık hizmetleri tarafından takip ve kontrolünü yapıyoruz. Eksik olan aşı ihbarı alıyoruz ve bunları da tamamlıyoruz.
Aşı denetimi çok düzenli bir şekilde yapılıyor. Ekiplerimiz yılda bir veya iki kez okullara gidip kontrol ediyor. Gezip sağlık kontrolü yapan hemşire ekiplerimiz var. Okullara herkes aşı kartını getirsin diye çağrı yapılıyor, getirmeyen olursa da doktoru aranıyor, yani düzenli denetim yapılıyor.
Surlariçi bölgesinden aldığımız bir şikâyet, vardı, ekip gönderdik tespit yapıldı, aşısız olan çocuklar aşı programına alındı.”
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Kenan Arifoğlu:
“Aşı şemalarını iyi takip ederek tüm riskleri ortadan kaldırmalıyız”
Okula yeni başlayan çocukların aşılarının eksik olması halinde bunun hem kendileri hem de aşılı çocuklar için büyük bir risk olduğunu savunan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Kenan Arifoğlu, okula başlayan çocukların aşı kontrolüne tabi tutulması gerektiğini belirtti.
Arifoğlu şöyle devam etti:
“Bu tür çocuklar okula başvurduğu zaman okul idarelerinin bunu irdelemesi, aşı takvimlerini kontrol etmesi gerek. Aile adaya gelip yerleşir ve çocuğu da okula başlar. Okula başlama sürecinde muhakkak bu çocukların aşı takvimleri kontrol edilmeli. Eksikse ilgili makamlara gönderip tamamlamalı.
Bunun yanında oturma izni verirken aşı takvimine de bakmak gerek diye düşünüyorum. Bu da iyi bir çözüm olabilir. Bu aşamada kontrol çok önemli…
Aşıların eksik olması hem kendi çocuklar için hem de aşılı çocuklar için risktir.
Geldiği ülke, aşı temaları gibi bilgiler olmayabilir ama korunma maksatlı kayıt altına alınmalı.
Aşı her zaman için bir çocuğu hastalıktan koruduğu gibi, belli başlı hastalıkların bulaşmasını da önler. Yurt dışından gelen bir çocuk, bizim ülkemize ailesi ile geldiyse ve burada yaşayacaksa, ülkemizdeki tüm aşı şemalarının da o çocuğa uygulanması gerek.
Oturma izni veya okullar bunun kontrol mekanizması olabilir, bunun yanında okula başlamadan sağlık taramaları yapılabilir.
Savaştan dolayı Türkiye’ye göç eden aileler ve çocuklardan dolayı aşı şemalarında birtakım aksamalar olmuştu. Ülkemizde çok fazla yabancı uyruklu öğrenci varsa, tüm bunlar kayıt altında tutulmalı.
Kendi ülkemize ve hastalık profilimize göre aşı şemasını adada olan tüm çocuklara uygulamalıyız, iyi takip ederek tüm riskleri ortadan kaldırmalıyız.
Tüm çocuklar bizim, nereden gelirse gelsin onları korumalıyız. Sorumlulukları bizde ve bu konuda yetkililere büyük sorumluluklar düşüyor.”
Kıbrıs Türk Pediatri Kurumu Başkanı Dr. Gülten Erçal:
“Göçler dolayısıyla salgınlar oluşuyor, bu bağlamda aşı çok önemli”
Ülkede yaşanan göçler dolayısıyla salgınların oluşabildiğine dikkat çeken Kıbrıs Türk Pediatri Kurumu Başkanı Dr. Gülten Erçal, okullardaki aşı uygulamalarından söz etti.
Erçal açıklamasında şunlara değindi:
“Kıbrıs’ta çok güzel bir aşılama programı var. Sağlık bakanlığı da aşılama konusuna önem veriyor. Her yıl ekim ayında aşı grubu okula gidiyor. Okulda aşı kartı ve aile onayı isteniyor. Eksik aşılar da böylece yapılıyor. Difteri, boğmaca, çocuk felci, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, tetanoz, çocuk felci ve aşıları sorgulanıyor. Eksik olanlar aileye söyleniyor, bakanlık bünyesinde olan aşılar yapılıyor, olmayanlar için aile ilgili kurumlara yönlendiriliyor.
Adamızdaki aşı takvimini oluşturan yaklaşık 8 aşıdır.
Bebeklere yapılan kinamokof aşısı, suçiçeği, hepatit A, hepatit B gibi aşılar bebeklik dönemimde okula başlamadan yapıyor. Hastane ve sağlık merkezlerimizde bunlar vardır ve yapılıyor. Okul aşamasında ise bunlar aranıyor. Tüm bu aşıların yapılmış olması gerekiyor.
Bu aşılar ücretsizdir, yabancı da olsa tüm eksik aşılar tüm çocuklara uygulanıyor.
Aşısız çocuklar toplum sağlığı açısından tehlike arz ediyor, sakıncalıdır.
Biz Kıbrıs Türk Pediatri Kurumu olarak göç dolayısıyla ülkemize gelen çocukların tespiti ve aşılanmasının bir an önce uygulamaya geçmeli diye düşünüyoruz. Eksik olan aşılar daha okul çağına başlamadan evlerde tespit edilip aşılara başlanmalı.
Göçler dolayısıyla salgınlar oluşuyor, bu bağlamda aşı çok önemli. Çocukların, aileleri ile birlikte kendi ülkelerinden getirdikleri salgını ülkemizdeki çocuklara da bulaştırmaması açısından aşılar çok önemlidir.”
“Aşı reddi bizi tedirgin ediyor”
“Nisanın son haftası dünya sağlık örgüt tarafından da aşı haftası olarak belirlendi. Farkındalığı arttırmak ve dikkat çekmek için biz de kurum olarak basın bildirisi yayınladık.
Eskiden beri tüm dünyada olan bazı dini gerekçeler ile aşı reddi vardı fakat bu günümüzde artmaya başladı. Bu da bizi tedirgin etti. Önüne geçemeyeceğimiz olaylarla karşılaşacağız diye korkuyoruz.
Aşılar sayesinde salgınlar ve sakatlıklar çok fazla önlendi. Ölümler, sakatlıkların önüne aşılar sayesinde geçildi. Az sayıda aşı reddi yaşansa da bu bizi tedirgin etti.”