Uzm. Klinik Psikolog
Güncel Masaroğulları

‘İki gün önce sunumum vardı. Ancak bir hafta öncesinden yoğun bir kaygı duymaya başlamıştım. Hatta sunumdan bir gece önce hiç uyuyamadım. Sunuma çok iyi hazırlanmış olmama rağmen onlarca kişinin karşısında konuşmaktan çok korkuyordum. Bu sunumu yapmak zorundaydım aksi takdirde işimi kaybedecektim. Sunum günü sıra bana geldiğinde kendimi hiç iyi hissetmiyordum; ağzım kurumuştu, terliyordum ve inanılmaz bir kalp çarpıntım vardı. Çok zor bir durumdu, salondaki herkes bana gülüyor gibi hissediyordum. O sırada aklımdan geçen tek şey hata yapmamam gerektiğiydi. Eğer hata yaparsam herkesin önünde daha da küçük duruma düşecektim... ’
(Yukarıdaki vaka tamamen hayal ürünüdür)

Sizler de utanacağınız ya da aşağılanacağınız korkusuyla sosyal ortamlara girmekten veya birilerinin önünde performans gerektiren işleri yapmaktan kaçınıyor musunuz? Ya da insanların sizin hakkınızda ne düşünecekleri konusunda aşırı derecede kaygılanıyor musunuz? Siz böyle bir problem yaşamıyorsanız da muhakkak ki çevrenizde bu tür problemleri yaşayan kişiler vardır. Sosyal fobi ya da diğer adıyla sosyal anksiyete bozukluğu populasyonda sık görülen bir tür kaygı bozukluğudur.

DİKKAT!

Yeni bir ortama girildiğinde ilk başta çekinmek normal bir durum olarak görülmekte ve zaman zaman birçok kişinin başına gelmektedir. Ancak sosyal fobiniz varsa bu durum süreklilik gösterir. Sosyal fobik kişiler topluluğun önünde konuşmaktan, restoranda veya birilerinin önünde yemek yemekten, davetlere katılmaktan veya flört etmekten vs. kaçınırlar. Eğer Sosyal Fobiniz varsa korkulan sosyal ortamlardan ya da performans gerektiren durumlardan ya kaçınırsınız ya da yoğun bir kaygı duyarak bu durumlara katlanırsınız. Ancak bu durmlardan kaçınmak veya aşırı sıkıntı duyarak bu durumlara katlanmak ne yazık ki yaşanılan problemi ortadan kaldırmamaktadır. Aksine bu durum daha da gelişerek kişinin günlük işlerini, eğitim ve mesleki hayatını olumsuz yönde etkilemektedir.

SOSYAL FOBİNİZ VARSA NE YAPMANIZ GEREKİR?

Sosyal fobi tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Bu problem kişinin tek başına üstesinden gelebileceği bir rahatsızlık olmadığından en kısa zamanda bu konunun uzmanları tarafından profesyonel bir destek alınması tavsiye edilir. Bu rahatsızlık için hem psikoterapi hem de ilaç tedavisi uygulanabilmektedir. Sadece psikoterapi veya sadece ilaç tedavisi kullanılabileceği gibi her ikisinin birlikte kombine edildiği tedavi planları da hazırlanabilmektedir. Yapılan araştırmalar psikoterapinin ilaç tedavisi (MAOI) ile karşılaştırıldığında etkinliklerinin benzer olduğunu göstermiştir. Ancak ilaç tedavisi ile iyileşme gösteren kişilerde ilaç tedavisi kesildiği zaman gerileme görülmüştür. Bilişsel davranışçı terapi yöntemiyle tedavi edilen kişilerde ise gerileme izlenmemiş ve kazandıkları yetkinlikleri devam ettirdikleri gözlemlenmiştir (Yalom, 2007). Araştırma sonuçlarını da göz önünde bulundurduğumuzda psikoterapinin sosyal fobik kişiler için daha avantajlı bir tedavi yöntemi olduğunu görmekteyiz. Eğer bu problemlerden geçici olarak değil tamamen kurtulmak istiyorsanız psikoterapiyi tercih etmenizi öneririm.