Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 4 ay kaldı. Henüz hiç kimse resmi olarak ben adayım demedi. Ama aday gibi çalışmalara başlayan çok.

Meclis’te temsil edilen 6 partinin de adayı, ya da destek vereceği aday olacak gibi görünüyor. Meclis dışından da bağımsız ya da belli örgütlerin destekleyeceği aday ya da adaylar çıkabilir. Ama şimdilik böyle bir aday görünmüyor.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı halen adaylığını resmen açıklamadı. Ama yaklaşık 6 aydır seçim çalışmalarına başladı. Son 1 yıldır Festivalleri ve açılışları kaçırmadı. Son günlerde de, özellikle Berlin’den döndükten sonra köy ve bölge gezilerine başladı.

Akıncı bugünlerde Berlin zirvesi ile ilgili halkı bilgilendirme toplantıları düzenleyerek, meclis içinde ve dışındaki bütün siyasi partileri, belediye başkanlarını, sivil toplum örgütlerini ve son olarak da muhtarları bilgilendirme toplantıları düzenledi.

Meclis’te temsil edilen TDP de bu seçimde muhtemelen eski genel başkanı Akıncı’yı destekleyecek.

UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar da adaylıktan kaçmaya çalıştı ama başaramadı. Ersin bey “ben başbakan oldum, başbakan olarak daha yapacağım hizmetler var” dediyse de parti içinde onun yerine oynayanlar tarafından zorla adaylığa itildi.

Geçtiğimiz hafta TC diplomatik pasaportu ile Londra’ya da giderek İngiltere’ye gidememe sorununu aştığını düşünen Tatar artık daha fazla kaçamayacağını anladı ve ağız değiştirerek “tabanın sesine kulak vermek durumundayım” demeye başladı.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da uzun süren sessizliğini nihayet bozarak seçim çalışmalarını başlattı. Bir yandan parti tüzüğüne göre adaylık için gerekli prosedür takip edilmeye başlandı, ama bu arada da köy ve bölge ziyaretleri de başladı.

Dahası CTP parti meclisi geçen dönem aldığı “cumhurbaşkanlığı seçimine kendi adayı ile katılma” kararını yeni parti meclisi de onayladı.

Bu durumda CTP cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendi adayı ile yarışacak. Muhtemelen bu aday da Erhürman’ın kendisi olacak.

      Kurultayını geçtiğimiz hafta sonu tamamlayan ve yeni genel başkanını seçen DP de muhtemelen 2 ay kadar önce genel başkanlığı bırakan ve bağımsız aday olacağı konuşulan Serdar Denktaş’ı destekleyecek.

Serdar Denktaş parti başkanlığından ayrıldığı günden bu yana sağın ortak adayı olmak için çaba harcıyor. Ama bu konuda başarılı olduğu söylenemez. Buna rağmen Serdar Denktaş partisinin ve soyadının desteğine güvenerek aday olacak gibi görünüyor.

Elbette Serdar bey bütün seçim hesaplarını 2. Tur için yapmaktadır.

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da bu seçimden kaçamayacak gibi görünüyor. Partisinin ve tabanın sesine kulak vererek aday olacak.

Hatırlarsanız Serdar bey parti başkanlığından ayrıldıktan sonra ilk olarak eski dostu Arıklı’nın kapısını çalmış ve 2 partinin meclis çalışmalarında işbirliği kararı alınmıştı. Bunun ardından da cumhurbaşkanlığı seçimlerinde işbirliğine devam çalışmalarına başlandığı duyurulmuştu.

Ama YDP tabanından gelen tepkiler nedeniyle Arıklı bu işbirliğini ileri götüremedi. Böylece adaylıktan kaçamayacağı da anlaşıldı.

Aslında mecliste temsil edilen partilerden en zorda olanı koalisyon ortağı HP’dir. UBP’nin desteği ile cumhurbaşkanı seçilme hayali kurarak 4’lü koalisyonu bitiren Kudret Özersay UBP genel başkanının sözünü tutmaması nedeniyle deyim yerindeyse “ortada kaldı”.

Özersay şimdi HP’nin adayı olarak bu seçime katılsın mı, katılmasın mı ikilemini yaşıyor.

Katılırsa tek başına girdiği 2015 seçiminde aldığı %22 oyu alabilir mi?

Ya da HP olarak girdiği ilk seçimde aldığı oyu alabilir mi?

Bence Özersay aday olur ve bırakınız kendinin önceki seçimde aldığı oyu, HP’nin son seçimde aldığı oyun da altında kalırsa HP dağılma sürecine girer.

Aday olmazsa üye ve sempatizanlarını serbest mi bırakacak?

Herhangi bir adayı destekleyecekse bu koalisyon ortağı Ersin Tatar olabilir mi?

Özersay’ın asıl ikilemi işte burasıdır. Bu anlamda en zorda olan parti HP olurken, ondan da daha zorda olan parti lideri Özersay’dır.

Sonuç olarak çok adaylı bir seçime hazırlanıyoruz. Bu seçim mutlaka 2 turlu olacak ve adaylar bütün hesaplarını 2. Tur için yapacaklar.