Seçim Pazar’ı…
Bu Pazar iki seçim var.
Evet, diğeri bizim seçimimiz değil ama ne kadar reddetmeye çalışsak da hayatımızı dolaylı da değil, direkt etkileyecek olan bir seçim…
Bizde yerel seçimler, Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler…
***
Buradaki yerel seçimlerde ilk kez oluşan farklı bir hava var.
Hükümetteki dörtlü koalisyondan kaynaklanan bazı seçim bölgelerinde işbirliği, bazı yerlerde rekabet…
Bazı adaylara dörtlü koalisyondan bazılarının desteği, bazılarının başka adayları… Bazı yerlerde ise ortaklık…
Bazı yerlerde birinden başkan adayı ve meclis üyeleri, diğerlerinden meclis üyesi adayları…
Farklı bir seçim, farklı bir seçim havası, seçim gecesi de farklı sevinçler veya üzüntüler…
Bazı yerlerde ortak sevinçler, bazılarında rekabetin sonunda oluşacak olan birinin kazanması, diğerlerinin kaybetmesiyle yaşanacak üzüntü…
Bazı yerlerde seçim sonucuna göre oluşacak sevinsek mi, üzülsek mi ikilemi!..
Tüm bu farklılığa rağmen yine de yaşanması, denenmesi gereken bir süreçti diye düşünüyorum.
Umarım sonuç da yerel yönetimlerde başarıya, verimliliğe, yeşile, plancılığa, hizmete dönüştürecek isimlerin seçilmesi yönünde olur.
***
Ve tabii ki Türkiye’deki seçimler…
Erdoğan, genel düşüncedir ki ilk kez bu kadar zor bir seçim yaşıyor…
Birincisi; Türkiye halkları artık gerilimli bir ülkede yaşamaktan bıkmış, daha sakin, huzurlu bir ortamı arıyor olabilir…
İkincisi; Erdoğan’ın karşısında çok sayıda aday bulunurken, CHP’nin çıkardığı Muharrem İnce de beklenenin üstünde bir performans ortaya koyuyor, oyunun arttığı anketlerde görülüyor…
Üçüncüsü de; Aslında muhalefet ittifakının başta ‘ortak aday’ çıkarma isteğinin çok da doğru olmadığı kanıtlanmış gibi… Çünkü her parti kendi oyuna sahip çıkarken ‘ortak adaylık’ta partilerden AKP’ye kayabilecek oylara sahip çıkılmış oldu.
Siyasette her zaman 2+2=4 etmiyor. Erdoğan, bir aday yerine 5 adayla yarışmak durumunda kalıyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalmasıyla bile Türkiye’de önemli bir gelişme olabilir. Ondan sonraki durum tam net olmayabilir ama Erdoğan büyük bir sarsıntı yaşamış olur.
Bazı tahminlerin aksine böyle bir durumun piyasaları rahatsız değil, memnun edeceği de düşünülebilir. Çünkü piyasalar da gerilimli politikadan artık kurtulmak isteyecektir.
***
Ve tabii ki Meclis’te AKP’nin elde edeceği milletvekili sayısının da önemi çok büyük. Bunun için de ittifak dışında kalıp mutlaka baraj sorununu atlatması gereken HDP’nin bunu başarıp Meclis’te yer alması gerekiyor. Aksi takdirde HDP’nin çıkarması gereken milletvekili sayısının neredeyse hepsi AKP’ye geçmiş olacak.
Yani Meclis aritmetiği muhalefetin lehinde olursa, yani AKP Meclis çoğunluğunu alamazsa bu durum Erdoğan’ın elini kolunu da bağlamış olacaktır.
Sonuçta bu Pazar, her ikisi de bizim için önemli seçimler var.