28 Temmuz tarihli erken genel seçim, sonuçları bakımından son derece önemli mesajlar veriyor.

Her siyasi parti, her politikacı ve diğer ilgili kesimler kendi payına düşen mesajı almalı.
Seçmen son 4 yıldır uygulananlara tepkisini sandıkta gösterdi.
‘Halka rağmen’ sosyal ve ekonomik politikaları hayata geçirmekte ısrar eden İrsen Küçük ve partisi adeta ufalandı!
Halkın koyduğu reaksiyonlara, verdiği demokratik tepkilere aldırış etmeyen Küçük, hiç kaybetmeyeceğini sandığı Başbakanlık koltuğuyla birlikte şimdi parti başkanlığını da yitirme noktasına geldi.
Ve çok büyük olasılıkla siyasi hayatının sonuna geldi.
Ne demişler?
Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste!
**
Dünkü seçimden çıkan sonuç, son 4 yılda uygulanmak istenen ekonomik protokolün eseridir.
Hem içerik bakımından, hem de üslup bakımından.
Defalarca söylendi: “Bu elbise bu topluma uymuyor” diye...
İrsen Küçük bu sese kulak verse siyasi hayatına son vermek durumunda kalmayabilirdi.
Ama duymadı, tınmadı, kimseyi sallamadı.
KTHY personelinin ahını aldı.
Emeklinin ahını aldı.
Kamu çalışanının ahını aldı.
KIBTEK çalışanının ahını aldı.
Asgari ücretlinin ahını aldı.
Esnafın, çiftçinin, üreticinin ahını aldı.
Aheste aheste çıktı bu ahlar işte!
**
TC-KKTC protokolünü aynen devam ettireceğini söyleyen sadece UBP vardı.
Seçimde UBP yüzde 27 oranında oy aldı.
Yani halkın yüzde 73’ü bir anlamda “protokole hayır” dedi.
Parlamentoya giren diğer üç parti de “protokolün revize edileceği”ni söyledi.
Bu mesajın iyi okunması gerekiyor.
En başta da TC ile KKTC arasındaki ilişkilerde ‘kilit’ role sahip Büyükelçi Halil İbrahim Akça’nın sandıktan çıkanlara dikkatli bakması lazım.
Yok, eğer çıkan sonuçları görmezden gelme, yok farzetme gibi bir tutum içine girerse, o zaman çok tuhaf bir durum ortaya çıkar.
Ve o tuhaf durum ne KKTC’ye yararlı olur ne de Türkiye’ye...
**
Seçim geride kaldı. Seçmen bir koalisyonu işaret etti, CTP-BG’yi de birinci parti yaptı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun normal şartlarda Özkan Yorgancıoğlu’nu çağırıp hükümeti kurma görevi vermesi hem teamül gereği, ama hem de en yüksek olasılık.
Ancak unutulmasın ki İrsen Küçük’ün mağlubiyetinde tuzu olan Eroğlu’nun asıl hedefi 2015 Cumhurbaşkanlığı seçiminde UBP’nin desteğini almak, hatta partinin adayı olmak.
Bu yüzden UBP ile DP’nin ‘müttefik’ olması için belki şimdi, belki bir sonraki adımda kimi planlar yapıyordur.
Bugüne dönük en olası ihtimal ise toplamda 26’yı bulan ‘İrsen Küçük’süz UBP’ ve DP’nin yanına TDP’yi de ekleyerek bir ‘üçlü koalisyon’a gitmek olabilir.
Ancak seçimden yara alarak çıkan ve içe dönük tedavi ihtiyacı duyması muhtemel iki parti ile kurulacak koalisyonun pek sağlıklı olması da mümkün görünmüyor.
Dahası, 21 milletvekili ile CTP-BG ‘tek başına muhalefet’te bırakılırsa, çok yüksek ihtimalle kısa süre sonra bu ülkede yeni bir erken seçim süreci başlar.
Hele de CTP’siz hükümet protokolü de hazmederse...