‘Seçime müdahale etmedik’
Toplumun Türkiye sevgisini istismar ettiler.
Ne oldu?
Saygı yitirdiler.
Güven kaybettiler.
Öfke topladılar.
İşin aslı ‘sağ’ yani ‘milliyetçi’ oylar azaldı.
Türkiye’ye “kayıtsız şartsız bağlıyız” diyenler binbir müdahaleye rağmen anca seçmenin yarısı oldu.
O da ikinci turda!
***
Tam aksine ‘sol’ oylar arttı.
Kıbrıslı yurtseverliği ya da kimlik, kültür, varlık mücadelesine kilitlenen bir seçimde yarıya yakın seçmen ayan beyan “korkmuyoruz, vazgeçmiyoruz, kararlıyız” dedi.
Tümü Kıbrıs’ın birleşmesine destek vermedi belki... Belki tümü federasyoncu değildi ancak....
Türkiye’den talimatla yönetilmeye karşı olduklarını avaz avaz bağırdı bu kesim...
“Biz yöneteceğiz” dediler, “siz Ankara iktidarları değil, biz.”
***
Peki henüz oy vermemiş yeni kuşaklar ne yapacak?
18’e gelmeyen çocuklar!
Avrupalı hayatı da görüyorlar açık seçik, kendilerini uzaktan yöneten gericiliği, despotluğu, bağnazlığı da!
Bu çocuklar öyle “Rum-Yunan ikilisi” nutuklarına kanmayacak...
Çünkü iradeleri güneyden değil, kuzeyden teslim alındı.
Özgürlük isteyecek bu çocuklar, çok daha fazla özgürlük...
Eylemine, düşüncesine, düşüne, kimliğine, gülüşüne, sesine özgürlük...
***
Kıbrıs’ı dünyadan uzaklaştıran ve kendi çelişkilerinde kaybolanların öngördüğü belirsizlik tutmayacak.
“Yeni” diye “köhneliği” sunuyorlar.
Öyle “askeri güç” nizamı ya da “para vermezsek maaş ödenmeyecek” sıradanlığı bir ülkeyi geleceğe taşımıyor.
***
Türkiye’nin çizdiği yol Avrupa’ya çıkmıyor.
Özgürlüklerin kısıtlandığı, ekonominin dibe çöktüğü, gericiliğin çoğaldığı bir yere yöneliyor.
Kıbrıslı Türklerin istediği böyle bir yolculuk değil.
Türkiye halkları da bu gidişten kendini kurtarmak için çırpınıyor.
“Seçimlere müdahale etmedik” diyecek kadar samimiyetini yitiren bir duruş var.
Kendilerini kandırıyorlar sadece!