Son genel seçim ile ara seçim arasında 18 aylık bir zaman var.

O günden, bugüne siyasetin zemini çok değişti.
İş ve ihale takipçiliği, yandaş istihdamlar, yalanlar insanları canından bezdirdi.

Desteğini kendi toplumundan değil dışarıdan alan "hükümet" ortakları koltuk oyununu sevse de “Başbakan” olarak takdim edilen kişi bu süreçte ne saygı ne de seçim kazandı.

***

Son iki seçimi kıyaslamak çok sağlıklı olmaz.

Çünkü 2022 genel seçimlerinde sahada 7 parti ve 350 aday vardı.
Son seçimde 12 aday yalnızca…

Genel seçimlerde her adayın yanına 10 kişi koysanız 3 bin 500 yapar.
“Tek vekil seçeceğiz de ne değişecek” tepkisi son derece anlaşılır.
Çünkü bu toplum yıllardır “50 vekilin tümünü tek partiden seçsek de yine sonuç değişmez” duygusu üzerinden bir gündemle yoğruluyor.

***

CTP, 31 bin 279 mühür almıştı son seçimde...

Bu kez 26 bin 327 mühür topladı.
Seçmenini önemli oranda sandığa taşımayı başardı.
Hem de yüzde 57 olan katılım oranı yüzde 29.92'ye gerilerken…
- Unutulmasın, sandığı ya da seçimi protesto çoğunlukla sol bir tavırdır.-

***

Asıl dikkat çeken oy kaybı turuncuda!
39 bin 014 mühür almıştı UBP, son genel seçimde...

Ara seçimde bu rakam 22 bin 842'ye geriledi.

16 binden fazla seçmen “Ulusal”a güvenoyu vermedi; umudunu kesti, adayına yönelmedi, sandığa gitmedi, umursamadı ya da başka partilere yöneldi.

Seçimin "en önemli kaybedeni" Ulusal Birlik Parti oldu, o nedenle...
Bir de elbette Ünal Üstel…

135 nolu sandık

Lefkoşa'da 135 numaralı sandık…

Kızılay mahallesi…
Başkentin göbeğinde bir yer…

Bu sandıkta UBP adayına 2 oy çıkarken, hayali kurduğu 'Ye Yemening Partisi' ile tanınan bağımsız aday Çetin Sadeli 4 oy aldı.

Hepi topu 57 oy kullanıldı bu sandıkta, üçü de geçersiz…

Bu oyların 39'u CTP ve Sami Özuslu'ya gitti.

7 oy Demokrat Parti’ye…

Bilmiyorum, bağımsız adaylardan birinin, CTP ya da UBP’yi geçtiği bir başka sandık var mı?

50 binden fazla seçmenin öfkesini anlamak

23 Ocak 2022 genel seçimlerinde 203.792 seçmen vardı.

25 Haziran 2023 ara seçimlerinde 210.121 seçmen...
Bu seçmenlerin ne kadarı Kıbrıs’ta yaşıyor, ne kadarı hayatta, bilmiyoruz.
Farklı farklı evlere, adreslere, merkezlere giden ve kimsenin tanımadığı onlarca “seçmen belgesi” hakkında da ağzını açan bir yetkili duymadık.

***

117,005 seçmen sandığa gitmişti, 18 ay önce…
62,663 seçmen oy kullandı bu kez…

Son genel seçimde sandığa giden 54.342 seçmen ortada yok!

Seçime katılımı yüzdelik üzerinden konuşmak yanıltıcı olabiliyor; “seçmenin yalnızca yüzde otuzu sandığa gitti” deniyor ya… Her seçim tamamı gidermiş gibi… Hâlbuki ortalama katılım yüzde almış dolayında seyrediyor.

***

Ah keşke sandığa gitmeyen 50 bin insanın tepkisi demokrasi ve irademize yönelik müdahalelere, yersizliğe, yurtsuzluğa, gelecek belirsizliğine, yokluğa ve yoksulluğa olsaydı.
Örgütlü, bilinçli, politik bir tepki olsaydı bu keşke…
Örneğin bizim berber, “sandık evden çok uzaktı, gitmedim” dedi.

Yine de 50 binden fazla seçmenin öfkesini anlamak gerekiyor; çünkü seçime tepkili, kayıtsız ya da ilgisiz olanlar giderek çoğalıyor.

Meclis’in yeni dönemde ilk gündemi bu olmalı ve güvenilir bir şirkete, çok detaylı bir kamuoyu araştırması yaptırılarak, sonuçlar paylaşılmalı…
“İnsanlar niye sandıktan uzaklaşıyor?”
Tek soru yeter!

Hem “Cumhurbaşkanı” hem de “Başbakan” tırnak içinde anılır ve kukla gibi görünürken, böylesi bir araştırmayı yaptıracak cesaret, şeffaflık ve iradeleri var mı?
Sanmam!
Çünkü böylesi bir araştırmadan çıkacak sonuç büyük olasılıkla seçilmiş kişilerin değiştirme, karar alma, belirleyici olma gücüne inançsız olacaktır.
“KKTC”nin kurmaca hali deşifre edilecektir, böylesi bir durumda, dünyaya…
Şimdilik bu gerçek “sır” olarak kalsın aramıza…
 

62 bin kişilik siyaset araştırması

Ara seçimi siyasete dair çok geniş kapsamlı bir “kamuoyu araştırması” olarak görebiliriz.

Lefkoşa, Mağusa, Girne, İskele-Karpaz, Güzelyurt ve Lefke'de tüm köyler dahil 63 bin 663 seçmenle yüz yüze görüşüldü.

Bir araştırma için 62 bin rakamı olağanüstü bir örneklem grubu!

Yurt geneli araştırmaların 1.200 kişiyle doğru sonuç verdiği hesaplanıyor.

İşte böylesi bir "siyasi araştırma" sonucunda, hem de her köyden, kentten, yaştan, 62 bin seçmen…
Yüzde 43 CTP ve Sami Özuslu'ya destek verdi, yüzde 37 UBP ve Ali Başman'a...
Üç partinin oy oranını toplayarak, CTP’yle denkleştirmeyi deniyor, bunun üzerinden de hükümeti meşrulaştırmaya çalışıyorlar.

Oysa…
İki seçim üst üste, iki önemli sonuç üretti.
Önce, Türkiye seçimlerinin Kıbrıs sandıklarından ciddi bir tepki ortaya çıktı.
Şimdi de ara seçimden…
“Böyle istemiyoruz” diyor anket!
62 bin kişiyle…
 

“İdari tatil”

Arife günü “idari tatil” verildi.
Kime?
Kamuya…

Niye “özel sektör” de dahil edilmiyor bu mesaiye?
Olmaz, olmuyor.

Arife de tatil bayram da…
Bir gün öncesi de “kafa tatili” zaten, öğlene doğru…
İş tatile geldi mi “dini” ya da “milli” tüm günler kutlu, mutlu oluyor.
Kamuya!

Özel sektörde durum ne?
Açık!
Sabahtan geceye…
Hele marketlerde, konfeksiyonlarda, sanayide “asgari ücret” üzerinden tam bir sömürü düzeni var.
Emekçi taklidi yok, emek var oralarda, bir de ezilmek…

***

En dramatiği ne bilir misiniz, buralarda, çok daha fazla güler yüz görüyorsunuz, çok daha içten hizmet…