Vallahi şaka değil!
Azıcık Türkçe… Yetecek kadar yani… 
İngilizce biraz, o da yetecek kadar…

-*-*-

Bakın Ekselansları, egemen elektriksiz eşit devletin Cumhurbaşkanı Twitter hesabından ne paylaştı:
“… İyi bir pazar günü dilerim… bu sabah çektiğim fotoğraflar doğamızın, Doğu Akdeniz’in ve Toros’ların güzelliğini görüntülemektedir. Hava soğuk, tedbirlerimizi önemseyerek sağlığımızı koruyalım”.

-*-*-

Şimdi aklımızın kestiği kadar ne anlatmak istediğine bir bakalım…
Mesela ikinci cümle, küçük harfle başlamış!
Otur! 
Sıfır!
Aynı cümlede geçen “Toroslar” birleşik yazılmalıydı… 
Aslında bahsedilen sıra dağların ismi “Toros Dağları’dır”… Ancak “Toroslar” olarak kullanıldığında, “Toros’tan sonra ayraçla yani “abosrofi” ile ayrılmamalıdır…
Otur!
Coğrafya da sıfır!

-*-*-

“Bu sabah çektiğim fotoğraflar…” diye başlayan cümlede, “görüntülemektedir” diye yüklem kullanırsanız, fotoğrafların bir şeyi görüntülemiş olması lazım ki bu tamamen ofsayt pozisyonudur.
Fotoğraflar, görüntülemez!
Gösterebilir, belgeleyebilir falan…
Tamam tedbirlerimizi önemseyelim ama ana dilimizi de bilelim!
Otur, beden eğitimi de sıfır!

-*-*-

“Ama sen de her şeyini eleştiriyorsun” diyebilirsiniz!
Cumhurbaşkanıysanız, eleştirilere açık olacaksınız.
Türkçe Dil Bilgisi denen “dersi” çok iyi bileceksiniz. 
Ya da bilen biri yazsın abiciğim ya hu!

-*-*-

Her sabah inatla bu “Toros” işinden vazgeçsin!
Üstelik, “doğamız…” derken, neyi anlatmaya çalıştığını da pek anlamadım!
Arkadaş “doğa” derken, paylaştığı fotoğraf tam bir beton yığını!
Yoksa, yine üzeri kapalı mesaj mı veriyor?
“Girne bölgesinde, 1974 sonrası bu doğal mükemmelliği betona gömdük” demek istiyor ama söyleyemiyor ve “ben paylaştım siz anlayın” mı demeye getiriyor?

-*-*-

Otur!
Türkçe, sıfır!
Çevre bilgisi, sıfır!
Coğrafya, sıfır!
Ama Toroslar görünüyor!

-*-*-

Vallahi dün Lefkoşa’da açık pazara gittim, ahali bu meseleyi konuşmuyordu tabii ki…
Hatta kimsenin bundan haberi yoktu…
Çünkü her şey çok pahalıydı…
Kırmızı mantar gördüm… 
Bu sene toplayamadık da…
Çok canım çekti, 280 TL…
Kilosu… 
Burudi de vardı; onun da kilosu 140 TL…
Alamaz mıydım?
Alabilirdim…
Eve getirip temizleyen kadar bir kilo mantar yarıya düşecekti ki o da ayrı bir mesele…

-*-*-

Mantarı geçtim…
Vatandaş bir kilo kırmızı mantar alabilir mi?
Eski Kıbrıslılar çok meraklıdır.
Yeniler bilmeyebilir.
Hatta yeniler “burudi”nin ne olduğunu da bence bilmez!

-*-*-

Sahi, Büyükelçi ve komutanlar biliyor mu?
Birden merak ettim!
Hangi büyükelçi mi?
Kaç tane büyükelçi var ki egemen elektriksiz eşit KKTC’de!
Ki bu da ayrı bir mesele!

-*-*-

Neyse!
Normal, memur emeklisi çok kişiye rastladım…
İzledim…
Sayarak domates, sayarak enginar alanlar gördüm…
Ve taneyle domates alan bir Afrikalı kardeşime üzüldüm…

-*-*-

Ersin Tatar Toros Dağları’nın fotoğraflarını çekip, beton yığınına da “doğamız” deyip, çifte atkıyla yürüyüşünü yaparken, çeşitli siyasi parti elemanları da, kazanmak için yollardaydı.
Bir kaçına pazarda rastladım…
Genelde herkes maskeliydi ama onlar maskesizdi.
Neden mi?
Yüzleri tanınsın diye tabii ki…
Onlar da pahalılıktan şikayet ettiler…
Gülümseyerek seslendiler…

-*-*-

KKTC erken genel seçim heyecanında son haftaya girdi…
Bu komediden, bu yalanlardan, bu rezaletten, bu muhtaç halden, yoksulluktan, çözümsüzlükten, kimliksizlikten kurtulmak için son hafta…
Ya devam, ya “yukarıda adı geçenlere” açık uyarı!
Biri, bu sahte düzeni pervasızca korumaktan çekinmeyen Ersin Tatar ve destekçilerine ders vermek zorundadır…
Başka yolu yoktur…
Sandık sizi bekliyor… 
Bir haftanız bile kalmadı…
Dersimizin adı mı?
“DERS”…

Mesajım Kemalist UBP’yedir!

Türkiye’de tıp öğrencisi Enes Kara'nın intiharının ardından yaptığı açıklamayla belli bir kesimin hedefi haline gelen ünlü sanatçı Tarkan, şimdi de 'Cuppa' adlı şarkısı üzerinden tuhaf bir şekilde hedef alındı…
Bu “tuhaf hedef alınma” şekli ve “hedef alan” ile “hedef alana inananlar” çok ciddi anlamda Kıbrıs’ın bütünü için de büyük tehlikedir…
Şimdilik bu kadar yazayım!

-*-*-

Konu neydi?
Konu, 20 yaşındaki Enes Kara'nın intiharıyla bir kez daha Türkiye gündemine gelen cemaat ve tarikat yurtları için Tarkan da sessiz kalmamış ve bir açıklama yapmıştı.

-*-*-

Tarkan’ın açıklamasına “Milli Beka Hareketi” adlı oluşumun başındaki kişi ilginç bir yanıt verdi ve Tarkan’ın 'Cuppa' adlı şarkısında darbe imasında bulunduğunu iddia etti. 
Söz konusu şarkının darbe girişiminden 1 gün önce çıktığını belirten ve ‘Cuppa, cuppa demek cunta cunta demek mi?’ diye soran kişi, “Oyun büyük, planlar aşikar. Herkes Sayın Erdoğan’a sahip çıksın” dedi…

-*-*-

Tam aynıdır durum buralarda!
Ve kimse bu “deliliğe” cevap veremez durumdadır!
Ama kimse!

-*-*-

Sevgili Kemalist UBP’liler…
Aslında sizedir en büyük mesajım…
Lütfen teslim olmayın…
Bir haftanız kaldı…

Sığırcık… İngilizler “Starling” der… Sürü halinde gezinirler… Açık alanları tercih ederler ve böcek ve tohum yerler… Eskiden Alayköy civarı başta olmak üzere, Mesarya’nın her yerinde görebilirdiniz… Şimdi çok azaldılar… Hatta galiba hiç kalmadı… Bunların özellikle fotoğraftaki gibi tel üzerine sıralanmalarını hep KKTC’de 20 siyasetçinin aynı kırmızı kurdeleyi keserek ya da kesermiş gibi yaparak gerçekleştirilen açılışlara benzetirim… (Fotoğraf: BOUGIOTIS EVANGELOS – Atina)