Seçimler ve Seçebilecek miyiz? - 1
Yaklaşık dört buçuk yıl aradan sonra yeni bir Genel Seçim için son iki haftaya giriliyor.
Naci Taşeli
Yaklaşık dört buçuk yıl aradan sonra yeni bir Genel Seçim için son iki haftaya giriliyor. Bu yıl Seçim ve Halkoylaması Yasası’nda yapılan önemli bir değişiklikle, ilk kez tek seçim bölgesi uygulaması başlıyor. Anayasa profesörleri, seçim sistemlerini, “seçmen tarafından kullanılan geçerli oyların sandalyelere nasıl dönüştürüleceğini belirleyen teknik usuller” olarak açıklarlar.
Seçim süreçleri, kamuoyu için haber ve bilgi bombardımanının yaşandığı dönemler oluyor. Bu süreçte doğruları ve saptırmaları yakalamak ise gerçekten zor.
Bu gibi kaygılardan yola çıkarak hazırladığımız bu araştırmada, kamuoyunda, basınımızda ve sosyal medyada yer alan yeni seçim sistemi, seçmen sayıları, karma ve mühür oy gibi konularla ilgili karşılaşılan hatalı, eksik ve birbiriyle çelişkili haberlere/yorumlara belli bir oranda açıklık getirmek ve geçmiş seçim sonuçlarından da yararlanarak okurlarımızı seçim sistemimiz hakkında bilgilendirmek istedik. Bu dönemde kamuoyunda sıkça tartışılan/tartıştırılan mühür ve karma oy tartışmalarına da teknik bir yaklaşım getirmeye çalışacağız.
Seçmen Sayımızdaki Artış “Normal” mi?
Seçim sürecinin başladığı hafta, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Narin Ferdi’nin yaptığı açıklama ile nüfusumuzu 230 bin, seçmen sayımızı da 188 bin olarak belirtmişti. Ardından da bu yoğun bir tartışma doğurmuştu. Bu yüzden kısaca bu konuya da bir açıklık getirerek daimi seçmen listeleriyle nüfus sayımız ve seçmen sayımız gibi kavramlara değinerek başlamak istiyorum.
Daimi seçmen kütüğü, yasaya göre seçmen olan tüm KKTC yurttaşlarının eksiksiz olarak yer aldıkları listedir. Burada aranan şart, belirli bir adreste daimi ikamettir. Bu listeye yeni yapılan vatandaşlıklar (ikamet şartı aranmakta) ve seçmenlerin doğan her çocuğu da eklenmektedir. Bu listede, yaşları 18’den küçük olan yurttaşlar da potansiyel seçmen olarak bulunur ve YSK bunu nüfus sayımız olarak açıklar. Bu listeler seçimler için önemli; önemli, çünkü ilçelerin çıkaracağı milletvekili sayıları, seçmen sayılarına göre değil (bakınız Tablo-1) bu sayılara göre belirleniyor. Yani YSK’nın açıkladığı nüfus rakamının, kısaca seçmen ve seçmenlerin 18 yaşından küçük çocuklarını kapsadığını söyleyebiliriz.
Sandık Seçmen Listeleri ise, sadece bu seçimlere özgü olarak Daimi Seçmen Kütüğü’nde yer alan ve yasaya göre 18 yaşını 7 Ocak 2018 tarihi itibarıyla dolduranlar (yani oy kullanacak olan seçmenlerden) ve her sandıkta yaklaşık 300 kişinin yer aldığı listelerdir. ( tüm dünyada geçerli bir kural olan, bir günde bir sandıkta oy kullanabilecek en fazla insan sayısı –Yasa Madde-7)
Ayrıca YSK’nın listelerindeki nüfusu, vatandaş nüfus, deFacto nüfus ve deJure nüfus ile de karıştırmamak gerektiğinin de vurgulamak gerekir.
Tablo-1
Sandık seçmen listelerinin düzeltilmiş son hali 18 Aralık’ta ilan edildi. Seçmenler, YSK’nın, https://secim.mahkemeler.net/neredeoy.aspx websitesinden, kimlik kartı numarasını girmek suretiyle oy kullanacakları sandık numarasını ve sandık yerini öğrenebilecektir. Son eklemelerle birlikte son önceden 188,668 ilan edilen seçmen sayısı itirazlar ve eklemelerle 190 bin 551 olarak açıklandı.
Yıllara Göre Seçmen Sayılarımız
24 Haziran 1976 tarihinde yapılan ilk milletvekili seçimlerinden itibaren tüm seçimlerdeki seçmen sayılarımız ve yıllık artış oranları Tablo-2’de gösterilmiştir.
Tablodan da rahatlıkla gözlenebileceği gibi 1976’da 75 binlerde olan seçmen sayımız 1980’li yılların başında yapılan toplu vatandaşlıklarla ciddi bir artış göstermiş daha sonra 1990’lı yılların başında ise %1’lere kadar gerilemiştir. 1990’lı yılların sonlarında ve 2000’li yılların başından itibaren tekrar çok yüksek oranda artış gözlemlenmektedir.
Yıllara Göre Kullanılan Oy-Geçerli Oy Oranları
Seçimlere katılım oranları da, özellikle son yıllardaki seçimlerden önce yapılan boykot çağrılarıyla sıkça gündeme gelen bir konu olduğu için Tablo-2’de verilmiştir. 1975 yılından beri yapılan Milletvekilliği seçimlerinde kullanılan oy oranları yanında, iptal edilip geçersiz sayılan oy oranlarını da ekledik.
1990 yılında yapılan seçimleri, 12 CTP ve TKP milletvekili boykot edip meclise katılmamıştı. Mecliste boş bulunan bu yerler için yapılan 1991 ara seçimlerindeki gerek %33’le oy kullanmayarak gerekse %22 ile oyunu bilinçli şekilde geçersiz kılarak yapılan boykot “güçlü ve örgütlü bir boykot” olarak tarihe geçmiştir.
1976’dan İtibaren Oy Dağılımı
1975’te KTFD’nin kurulması sonrasında ilk genel seçimler (Milletvekilliği) 1976’da yapılmıştı. Bu yıldan itibaren yapılan Milletvekilliği seçim sonuçlarına göre, dört büyük partinin oy eğrileri aşağıdaki grafikte verilmiştir.
Tabloda, geçmiş yıllarda TKP ve BDH’nın aldığı oylar da TDP oyları olarak toplanmıştır. 1990 yılında yapılan seçimlere tek çatı altında katılan CTP ve TKP oyları oranlanarak hesaplanmıştır.
Nasıl Oy Kullanılacak
Seçim sistemimiz birçok ülkede olmayan bir şekilde seçmenimize çeşitli demokratik seçenekler sunuyor. Seçmenimiz, bir partiye oy verebileceği gibi, birkaç parti veya bağımsız adaylar arasında da karma oy kullanabiliyor. Ayrıca, 5/1976 sayılı Seçim ve Halkoylaması Yasasında yapılan son değişikliklerle seçmenler, tüm ilçelerdeki tüm adaylara oy verebilecekler. YSK, nasıl oy verileceğini aşağıdaki şekilde duyurmuştur.
1. MÜHÜR
Seçmen, herhangi bir siyasal partiye mühür vurarak oy vermek istemesi halinde, Sandık Kurulu tarafından kendisine verilecek EVET mühürü ile oy pusulası üzerinde partinin ambleminin ve isminin altında yer alan kare içerisine EVET mühürünü 1 defa basacaktır.
2.MÜHÜR VE TERCİH
Seçmen oyunu bir partiye mühür basarak kullandıktan sonra, mühür bastığı partinin adayları arasında tercih yapmayı arzu etmesi halinde, her ilçedeki aday sayısının yarısına, isim ve soy isimlerinin karşısındaki kareye işaret koymak suretiyle tercih kullanabilir.
Her ilçedeki adaylar için tercih kullanılması şart değildir. Seçmen istediği ilçe veya ilçeler için tercih kullanabilir. Tercih kullanmak istediği takdirde, Lefkoşa’da 8, Mağusa’da 6, Girne’de 5, Güzelyurt’ta 2, İskele’de 2, Lefke’de 1 tercih kullanmalıdır. İlçelerde çıkacak milletvekili sayısından az aday gösteren siyasal partide, tercih sayısı, partinin her ilçede gösterdiği aday sayısının yarısıdır.
3.KARMA
Seçmen oyunu karışık olarak vermek isterse, oy vereceği ilçelerdeki adayların isimlerinin karşısındaki kareye işaret koymak suretiyle oyunu KARMA olarak kullanabilir. Karma oyda EVET mühürü kesinlikle KULLANILMAZ.
Karma oyun kullanıldığı her ilçede, oyların en az 2 siyasal parti adayları arasında veya en az 1 siyasal partinin adayları ile bağımsız adaylar arasında kullanılması zorunludur.
Karma oy kullanacak seçmen; Lefkoşa’da en az 8, en fazla 16; Mağusa’da en az 6, en fazla 13; Girne’de en az 5, en fazla 10; Güzelyurt’ta en az 2, en fazla 4; İskele’de en az 2, en fazla 5; Lefke’de en az 1, en fazla 2 adaya oy kullanmalıdır. (Lefke’de bir kafa karışıklığı olduğunu düşünüyorum. Eğer en az 1 adaya oy kullanılırsa nasıl 2 siyasal parti adayları veya bağımsız arasında karma yapılabilecek?)
Seçmen, her ilçede karma oy kullanmak zorunda değildir. Seçmen, karma oy kullanmak istemesi halinde, KKTC genelinde en az 24, en fazla 50 aday için oy kullanmalıdır.
Seçim Sistemindeki Yeni Düzenlemelerle İlgili Birkaç Söz
Öncelikle seçim yasası düzenlenirken, hedeflenen “mutlak tek çarşaf liste”ye ulaşılamadığının altını çizmek lazım. Yasa çalışmaları sırasında İskele, Güzelyurt, Lefke gibi küçük ilçelerden hiç milletvekili çıkmaması veya şimdikinden az sayıda milletvekili çıkması söz konusu olabilir gerekçesiyle bunun tercih edilmediği söylendi. Yapılan değişiklikleri, çarşaf liste değil de, eski yasa çerçevesinde KKTC’deki her seçmenin, her ilçenin seçmeni olacağı bir sistem olarak niteleyebiliriz.
Peki, bu hedeflenen veya kamuoyunda beklenen “mutlak tek çarşaf liste” nasıl olabilirdi? Seçmenin önüne 50 kişilik alfabetik sıralanmış parti adayları çıkardı. Seçim öncesinde YSK’nın denetiminde ilçe ve cinsiyet bazında kotalar olur, seçimden sonra da belli bir oranın da seçilmesi garanti olabilirdi. Örnekleyecek olursak, partiler listelerinde en az 15 kadın aday göstermek zorunda biliyorsunuz. Bununla birlikte her ilçeden de ikamet bazında adaylar bulundurmak zorunda olabilirdi. Seçimler sonrasında da, bunların mesela %60’ının da mutlaka seçilecekleri bir sistem olabilirdi. Yani meclisimizde toplamda en az 10 kadın vekil olurdu. Aynı şekilde, 10 aday kotası olan Girne’nin de en az 6 tanesi meclise seçilmiş olurdu.
Oysa ki başka başka kaygılardan olduğu izlenimini veren bu düzenlemelerde, zaten zor olan karma oy verme şekli, çok daha karmaşık hale gelmiştir. Hatta yasanın bazı maddelerinin birbiriyle çeliştiği ve YSK’nın tefsiri ile bizzat yasayı yapan Meclis Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi başkan ve üyelerinin tefsirinin farklılık gösterdiği basından takip edilmiştir.
Öyle anlaşılıyor ki özellikle karma oy kullanmak büyük bir dikkat ve cesaret gerektirecek. Birçok karma oyun iptal edilmesi veya geçerli sayılması konusunda sandık başlarında ve belki de mahkeme salonlarında büyük bir mücadele olacak.
Ayrıca bağımsız adayların seçilmesi de (yazıda ele alacağız) hemen hemen olanaksız hale gelmiştir.
Diğer bazı gözlemler ise şöyle özetlenebilir: Ülkesel bazda hesaplanacak oy, ilçelere bölünecek. Böylece, bir partinin İskele, Lefke gibi küçük ilçelerde birinci parti olması, o ilçede en çok milletvekili sayısına ulaşması için yeterli değil.
Kolay anlaşılacak bir örnek verelim. İlk 2 sırayı alamayan bir parti, Lefke ilçesinde yüzde 40-50 oy alsa bile buradan MV çıkaramayacak. İlk üçte yer almayan partilerin küçük ilçelerde MV çıkarması neredeyse olanaksız.
Yüzde 5-10 bandında oy alacak partiler Lefkoşa ve Mağusa dışında MV çıkarması mümkün görünmüyor.
Ayrıca küçük ilçelerden seçilecek vekiller kendi aralarında yarışacaklar ama tamamıyla büyük ilçelerin seçmenleri tarafından belirlenecek.
Oylar Nasıl Sayılıyor, Nasıl Hesaplanıyor?
Peki, oylar nasıl hesaplanacak? Kestirmeden söyleyecek olursak partilerin aldıkları oylar, listelerinde yer alan milletvekili adaylarının oylarının toplamı kadar olacak.
Bu durumu küçük ilçelerimizden Girne örneğinde biraz açalım: Girne’de bir seçmenin A Partisi’ne mühürle oy verdiğini düşünelim. Bu durumda A Partisi, eski sistemde bu bölgedeki milletvekili aday sayısı kadar yani 10 oy almış oluyordu. Yeni değiştirilen sistemle, bu A Partisi’nin tüm ilçelerdeki adayları BİRER oy almış olacak. Yani, A Partisi 50 aday göstermişse her aday 1 OY almış olacak.
Ayrıca seçmenlerin Karma oy kullandığı durumda ise sadece kalemle işaretlediği değişik partilerdeki veya bağımsız adaylar 1 OY almış oluyor. Örnekleyecek olursak, seçmenimiz usulüne uygun olarak, 6 ilçeden A partisinden 20 adaya, B Partisinden 10 aday C Partisinden de 5 adaya ve 3 te bağımsız adaya oy verirse,
A Partisi = 20 oy
B Partisi = 10 oy
C Partisi = 5 oy
3 Bağımsız adayların her biri de 1’er oy almış olacak. Böylece karma kullanan bu seçmen toplamda 38 oy kullanmış olacak.
Seçmen, ikinci seçenek olarak, parti içinde ilçelerdeki sayılara uygun olarak TERCİH te (yaygın değişiyle “TİK”) kullanabilir, ancak altını çizerek belirtelim, tercihler partiye ek bir oy kazandırmıyor. Ancak, parti içi sıralamada etkili oluyor.
Kısaca özetlersek, bir partiye vurulan mühür, o partiye 50 OY getiriyor. Mühüre ek olarak aynı partiden yapılan tercihler ise, sadece parti içi avantaj sağlıyor, ilgili partiye diğer partilere kıyasla ek veya daha az avantaj sağlamıyor. Karma oydan bir partiye gelen oy sayısı ise adaylara verilen “tik” sayısı kadar hesaplanıyor. Partilerin aldığı oylar ise, Milletvekili Adaylarının oylarının toplamına eşit oluyor. Dolayısıyla her seçmenin 50 oyu olduğundan ve 140 bin geçerli oy verilirse yaklaşık 7 Milyon oyun partiler ve bağımsız adaylar tarafından paylaşılacağını söyleyebiliriz.
Son olarak çok sık bana sorulan bir sorunun yanıtını da vereyim buradan. Partilerin oy oranları tüm ilçelerde aynı m olacak? Hayır, aynı olmayacak ama eski sistemdeki birbirinden tamamıyla farklı da olmayacak. Partilerin adaylarının mühürlerden alacakları oylar tüm ilçelerde eşit olacak, ancak karma oyların ilçe adayları arasında dağılımı küçük farklılıklar gösterebileceği için partilerin ilçe oyları yüzdesi, genel yüzdeden çok-çok az farklılık gösterebilecek.
Partilerin Kaç Milletvekili Çıkaracakları Nasıl Belirleniyor ?
Ülkemizde %5 ülke barajlı D’Hont sitemi uygulanıyor. Yasada yapılan son değişikliklerle tüm seçmenler her ilçe için oy kullanabilecekler. Partilerin ilçelerde aldıkları oy miktarları, o ilçedeki parti adaylarının tüm KKTC seçmenlerinden aldığı oyların (gerek mühür, gerekse karma) toplamına eşit olacak. Parti içi TİK’ler hesaba katılmıyor.
Peki, D’Hont sistemi nedir, bunu aşağıdaki tablodaki basit örnekle açıklayalım. 5 milletvekilinin seçileceği İskele ilçesindeki partilerin aşağıdaki şekilde oy aldıklarını varsayalım.
A Partisi: 230,000 oy
B Partisi: 185,000 oy
C Partisi: 110,000 oy
D Partisi: 90,000 oy
Bağımsız Aday: 50,000 (yasa gereği mühür kullanılamıyor-tümü karmadan)
Diğer partilerin ve bağımsız adayın oyu da benzer şekilde hesaplandıktan sonra, seçim sistemimize göre oylar önce 1’e sonra sırasıyla 5’e kadar bölünüyor ve bir sonraki tablo (Tablo-4) elde ediliyor. Bu tablodan en yüksek 5 rakam (tabloda taralı alan ile gösterilmiştir) dikkate alınarak milletvekili sayıları belirleniyor.
Tablo-4
Bu durumda; A partisi 2, B partisi 2 ve C partisi de 1 milletvekili kazanmış oluyor. Diğer parti ve bağımsız aday MV kazanamamış oluyor.