Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Türkiye’deki yetkililerin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a sahip çıkmak için ortaya koydukları “doğaüstü gayretin seçimlere müdahalenin itirafı” olduğunu savundu.

KTÖS Başkanı Emel Tel yaptığı yazılı açıklamasında Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’ye eleştirilerde bulunarak, “Kıbrıs’ın tarihini, Kıbrıs Türk toplumunun toplumsal varoluş, demokrasi, emek ve barış mücadelesini bu toplumsal mücadelede laik, demokrat yurtsever öğretmenlerin örgütü olan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın rolünü bilmedikleri açıklamalarından anlaşılmaktadır” İfadelerini kullandı

Aydınlık, laik, tam bağımsız Türkiye’yi savunan bir Türkiye’nin de var olduğunu kaydeden Tel, şöyle devam etti:

“Yapılan yanlışları açıkça söylemek ne zamandan beri Türkiye düşmanlığı ile açıklanmaktadır. Anlaşılan odur ki, adamızın kuzeyinde ganimetten ve rejimden beslenenlerin düzeninin devamı için Kıbrıslı Türkleri susturma siyaseti yürütülmektedir. Türkiye’de ekonomiyi batıranlar, gündemi değiştirmek için Kıbrıs’a Kıbrıs Türk toplumuna ve Kıbrıs Türk toplumunun değerlerine saldırmayı taktiksel bir açılım olarak benimsemiştir”

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın faşizmle mücadeleyi dün olduğu gibi bugün de savunmaya devam ettiğini ifade eden Tel, “ Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası, Rum faşistlerle, Türk faşistler arasında hiçbir fark görmemektedir. Söz ve ifade özgürlüğüne müdahale eden, insanların siyasi iradesini baskı ile esir alanlar, din, dil, mezhep, ırk ayrımı yapanları, demokrasiyi rafa kaldıranları biz faşist olarak tanımlıyoruz. Tüm faşizan baskılara nereden ve kimden gelirse gelsin karşı çıkıyoruz.”ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhuriyeti, Yunanistan ve İngiltere’nin 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünün ve Anayasa’nın garantörleri olduklarını kaydeden Tel, “Türkiye Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğüne nasıl ki herkes saygı göstermek zorunda ise vatanımız olan Kıbrıs’ın da toprak bütünlüğü bizim kutsalımızdır. Adada iki ayrı devlet istemek hem Türkiye Cumhuriyeti’nin de altında imzası olan uluslararası antlaşmalara aykırıdır hem de bölücülüktür” iddiasında bulundu.

Tel, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta izlenen siyasetin barışa değil, savaşa hizmet ettiğini savunarak, yaratılan ayrıştırıcı politikanın kazananı olmadığını belirtti ve bu yanlış siyasetle Kıbrıslı Türklerin de Türkiye’den soğuduğunu kaydetti.