Seçmen ne dedi?
19 Nisan geride kaldı. Bir hafta sonraya iki adaylı yeni bir yarış dün akşamdan itibaren başlamış oldu.
Derviş Eroğlu ile Mustafa Akıncı, yeni dönemde Cumhurbaşkanı seçilebilmek için bir hafta boyunca kendilerine oy vermeyen seçmen kitlesinin gönlünü ve de oyunu almak için mesai yapacak.
Bu mesai dün akşamdan itibaren başladı bile...
İlk turu geçmeyi başaran iki adayın verdiği ilk mesajlar, ikinci tur stratejileri hakkında ipucu verdi.
Mustafa Akıncı bütün CTP tabanından ve kısmen de Özersay’a oy verenlere yönelecek.
Eroğlu’nun ise yönelebileceği bir parti yok. Özersay’a kayan sağ tabanı ve sandığa gitmeyen küskünleri kazanmaya çalışacak.
CTP’nin Akıncı’ya destek vermesi kaçınılmazdır, tarihi öneme sahiptir ve zaten Başbakan ve Genel Başkan Yorgancıoğlu seçime gidilirken bu yönde net mesaj vermişti.
Akşamki sonuçtan sonra yapılan açıklamalar da CTP’nin Akıncı’ya tam destek vereceğini gösteriyor.
Zaten doğru olan da budur. Aksi çok büyük hata olur. Hatta CTP aksi bir karar alsa bile tabanı bunu dinlemeyecektir.
Hoş, zaten CTP tabanı ilk turda da parti yönetimini dinlemedi.
Bunun değerlendirilmesi ve CTP kurmaylarının parti içinde neyin yanlış gittiğini tespit edecek mekanizmaları ve de demokratik teamülleri mutlaka uygulamalı...
Bu seçimden CTP’nin çıkaracağı çok ders vardır ve bu ders çıkarılmazsa eğer, Kıbrıslı Türklerin ilk ve solun büyük partisini daha da sıkıntılı günler bekleyecek gibidir.
**
İlk tur sonuçlarından karlı çıkan Akıncı ile ona destek veren TDP ile BKP ve Özersay’dır.
Diğer bütün adaylar ve de partiler ‘kaybedenler kulübü’ndedir.
Son genel seçimde yüzde 27 ve yüzde 23’lük oy alan UBP ve DP’nin toplamda Eroğlu’na getirebildiği oy yüzde 30’a bile ulaşamadı!
Hele iki yıldır ‘ana muhalefet’ olan UBP’nin iyice güç yitirdiği görülüyor. DP ise pek sürpriz olmasa da, kitlesine hakim olmaktan uzakta bir yerde duruyor.
İkinci tura ‘birinci’ sırada kalsa da, CTP ve adayı Siber’den sonra bu seçimin en ağır mağlubu Eroğlu’dur.
Beş yıl önce ilk turda yüzde 50’yi aşan Eroğlu’ndan bariz bir kaçış vardır ve bu tek boyutlu değildir.
Akıncı ise, Eroğlu’nun aksine çıkış trendi yakaladı ve CTP’nin de desteğiyle ‘değişim’ rüzgarını arkasına alıp ikinci turdan Cumhurbaşkanı olarak çıkmak için büyük bir avantaj sağladı.
26 Nisan’da ipi göğüslemeye daha yakın olan isim Akıncı’dır ve hem çözüme, hem de değişime inananların bu yönde net tavır koyması kaçınılmazdır.
**
Seçmenin dün verdiği mesajlardan biri de, ‘bildiğimiz siyaset’e artık çok da prim vermediği, vermeyeceğidir.
Bunun adını ‘siyasetin iflası’ koymak belki biraz ağır kaçar, ama bu toplum artık ‘yeni şeyler’ duymak istediğini bağıra bağıra söyledi dün sandıkta...
O ‘yeni şey’in ne olduğunu bilen yok gerçi ve belki de ‘nev-i şahsına münhasır’ KKTC’de öyle bir ‘şey’ bulmak hiç de kolay değil...
Hiçbir adayın yüzde 30’un üzerine çıkamamış olmasını -ikinci tura kalan adaylar dahil- siyasete kafa yoran herkesin çok iyi okuması gerekiyor.
Hele seçmenin yüzde 40’a yakınının sandığa dahi gitmediğini de hesaba katınca, durumun ciddiyeti ortaya çıkıyor: Seçimden birinci çıkan Eroğlu’nun ‘toplam seçmen’e göre oy oranı yüzde 15 civarındadır!
Şimdi herkes ikinci tura dikkat verecek ama 26 Nisan sonrası herkesin “Yanlış nerede?” sorusunu kendi kendine sorması lazım.
Bunu yapmayanların işi çok daha zor olacak.
**
Amma ve lakin şimdilik bunları tartışmayı bir hafta sonraya ertelemek ve ikinci turda ‘zeytin dalı’nın yeşermesi için kolları sıvamak gerek...