Ana muhalefet, sendikalar, dürüst yatırımcılar ve idealist yurtseverler bağımsız bir grup oluşturmak zorundadır: “Şeffaflık Grubu.”

Profesyonel çalışacak, partiler üstü, kolektif bir izleme komitesinden söz ediyorum.
İçinde hukukçular olmalı mutlaka!
Kimi eski yargıçlar örneğin…
Siyaset ve bürokrasi deneyimine sahip, yasa okuyabilen ve tek işi hükümetin kararlarını gözetlemek olan bir oluşum hayal ediyorum.

Çünkü bu hükümetin “hızına” yetişmek mümkün değildir.
Her gece yarısı "Resmi Gazete"yi gözetlemekten, anlamaya çalışmaktan, satır aralarındaki kıyak, menfaat, peşkeş şifrelerini çözmekten yorulduk.

Ciddiyim.
Eleştiri olsun de diye yazmıyorum.
Böylesi bir gruba ihtiyaç var, bir an önce...

Meclis bunu yapamaz mı?
Tam da yapamaz çünkü siyasi partiler de kimi menfaat çevreleriyle içli dışlıdır.
Medya mı dediniz?
"Reklam verenlerin" ağzına bakıyor çoğu, zorunlu!
Sivil toplum örgütleri ya da sendikalar da her durumda ses çıkartamıyor, çünkü “kazanılmış haksızlıklar” kimi zaman kendi üyelerine denk geliyor, maalesef...

***

Ulusal Birlik Partisi tam bir "menfaat çetesi" gibi hareket ediyor.
Ama yalnız değil!
Çünkü pek çok insan, kurum, şirket sıraya girmiş, kendine yeni örtülü kazanımlar elde ediyor.
Üstelik bu çevrelerin bazıları hem şikâyet ediyor düzenden, hem de nemalanıyor.
Hem bağırıyor, hem de malı götürüyor.

Bakanlar Kurulu'nun her gün, her gece aldığı onlarca kararda bir yerler birilerine kiralanıyor, birileri bir yerlere atanıyor, görevlendiriliyor, yeni sözleşmeler imzalanıyor, kıyılar ve orman arazileri pazarlanıyor, muafiyetler çoğaltılıyor, yurttaşlıklar veriliyor.
 

Laf cambazlığı içinde talan var talan!

***

En son “emirname” oyununa bir de şu gözle bakınız!
Örneğin Mağusa Belediyesi’ne “önceden planlanarak” giden dosyalardan 6 milyon 100 bin TL toplandı diyorlar.
Hepi topu 9 dosya ama her bir dosyada kaç site, kaç apartman, kaç dairesi var, bilinmiyor.
İnşaat ruhsatı yüzde 1 oranında alındığına göre ortada 600 milyon liralık ev, daire bedeli var demektir.
Hem de “alel acale” sunulan dosyalarda!
İskele’de milyarlık işler var, diyorlar…
Ortada dönen rakamlara bakar mısınız?

***

Yurdumuz yağmalanıyor, kirletiliyor, satılıyor, üleşiliyor.
Kişisel menfaatler, hırslar ve arsızlıklar uğuruna geleceğimiz hiçleştiriliyor.

İlkeli, temiz, ideal sahibi ve dürüst insanların cesaretine ihtiyaç var, çok daha fazla…