ŞEHERİMİZ… LEFKOŞAMIZ’A DAİR...
Lefkoşa ancak büyük ve planlı bir çabayla kurtarılabilir… Eğer onu sevenler bu özveriyi – bilinçli ve onu seven bir Belediye Başkanının da katkısıyla- gösterebilirlerse bu güzelim ve tarihi kent yeniden güzelleşebilir…
A+A-
Neriman CAHİT
Her zaman yaptığım bir şeydir. Benim ya da önemsediğim bir konu ile ilgili yaşanan somut bir olayın yaşandığı sürece notlar alırım…
Bu kez,
Varlığımdan da öte olan: “Şeherim – Lefkoşam”dır söz konusu olan.” Ve, yine notlar aldım. Bu notları sizlerle paylaşmak ve “Lefkoşa gibi” bir kentin kültürünün yok olma noktasındaki durumuna dikkat çekmek istedim. Hepimizin elimizden geleni yapması ve bu kültürü yok olmaktan kurtarması dileği ve sevgiyle…
BİR ŞİİRDİ LEFKOŞA
- Bir şiirdi bana göre Lefkoşa… 8 yaşında sevdiğim. Cennetim ve Cehennemim…
- 10 bin yıllık bir kültürün kendine özgü sentezi…
- Ona tekrar o kimliğini vermek gerek…
- Ben Yerel Yönetimleri bir ‘anne’ gibi düşünürüm. Seven, koruyan, en iyi şekilde yetiştiren…
- Beşikteki çocuğumuza – annesiyle birlikte yeniden o sevgi kültürünü aşılamak zorundayız…
- Evet… Sevgi… Sevgi ise emek ister… O emek örgün ve yaygın eğitim yoluyla verilebilir…
- Seferberlik çağrısı
- Hepimiz teker teker “Ben onun için ne yapabilirim?” demeli… Herkes için yapılacak bir şeyler var…
- İnsanımızı kendi geçmiş kültürü ile zenginleştirmeliyiz. Mahalle arkadaşlarının kaçak ama ortak heyecanları paylaşmadığı mahalle, mahalle değildir artık…
- Kıbrıs gibi nefis bir Akdeniz ülkesinde, yaz akşamları kapı önlerinde, bahçe duvarlarının üzerinde, mahalle dedikoduları yapma şansını yakalayamamış komşu kızları ve erkekler, ömür boyu sürecek “mahalle arkadaşlığının” yoksulluğunu çekeceklerdir. Çekiyorlardır da çoğu…
- Yaşamın tadını damağında duyumsamak için ille de, Mc Donalds çiğnemek zorunda olmamalı gençler. Bir kafa yorsalar, “paylaşmak” denen o mutluluğu türetebilecekleri öyle çok şey üretebilirler ki!..
- Toplumumuzu çepeçevre saran, sahtecilik, şantaj, hırsızlık, fuhuş, kumar, örgütsüzlük, iletişimsizlik, bananecilik ve umursamazlıktan toplum bireylerini kurtarmak… (Yoksa çok geç kalınacak!!!)
- Gayesiz… Ütopyasız bir toplumuz artık… Öyle olmayan çok az!!!
- Ben şu üç şeyi çok önemsiyorum bir kent için:
KÜLTÜR. SANAT. BELEDİYE…
- Bir de Başkana yardımcı olacak – sayıları çok olması gerekmez – estetik kaygıları ve yetisi olan mimar – mühendis ve sanatçı yardımcılar. Çünkü
- Belediye, yalnızca, su – elektrik – kanalizasyon – çöp otobüs ve trafik değildir. Ayrıntılara inmesini bilen ve şehircilik estetiğinden haberdar olan insanlar gerekiyor; hatta şarttır. (Böyle olsaydı, geçmiş dönem de dahil sokaklarımıza dikilen, heykel – anıtlara benzeyen ucubeler dikilmezdi!)
- Belediye’nin bir kültür politikası olmalı; özellikle de dışa açık olmalı: yaratıcı ‘birey ve ülke’ kavramı gerçekleştirilmeli…
- Surlariçi’ni, yaşayan bir dokuya dönüştürmek. Bu bölgede evleri bulunanları onarım için teşvik etmek ve bir “Restorasyon Projesi” çıkararak maddi yardım da yapmak. (Kişi ve kuruluşlardan maddi yardım da alınabilir…)
- Lefkoşa’nın önemli ya da dıştan gelen ve burada yaşayan kişilerin yaşadıkları binalara isimlerini taşıyan plaketler konmalı…
- Gücü yetenin kent toprağına el koyması ve çirkin yapılanmaya katkısı kesinlikle önlenmeli…
- “Aile öyküleri – Aile Ağacı vb. çalışmalar özendirilmeli… Özellikle ruh sağlığı tamam gençler yetiştirmek için – çocukların – gençlerin gelişiminde etkin bir rol oynar bu olgu…
- Yayalandırılmış sokaklarda: Barlar, kafeler, küçük resim atölyeleri, sanat galerileri, konser salonları ve buraları dolaşan küçük bir tramvay…
- En azından 2 müze: 1 Arkeolojik 2- Çağdaş Sanatlar Müzesi. Kızılay arkasındaki bölgeye olabilir bir tanesi…
- Çöp ayrışımı: Bu kesinlikle ŞART…
ÇİRKİNLİĞİ GERİLETMEK:
- Çirkinlik ve kötülük sirayet edicidir ve kolayca yayılır. Çirkinlikten çirkinlik ürer…
- Lefkoşa’yı kaybetmemiz ve çirkinliğin kucağına düşüşü de bu yolu izledi.(Neredeyse!)
- O yüzden, Lefkoşa ancak büyük ve planlı bir çabayla kurtarılabilir…
- Eğer onu sevenler bu özveriyi – bilinçli ve onu seven bir Belediye Başkanının da katkısıyla- gösterebilirlerse bu güzelim ve tarihi kent yeniden güzelleşebilir… Böylece, bizi de güzelleştirebilir.
- Çirkinliği geriletebilir miyiz… Eğer yürekten istersek… EVET!!! Ben önerilerimi ortaya koyuyorum… Elim sende der gibi… Devamını getireceklerini bekleyerek…
- Güzel Sanatlar Birimleri ve ülkemiz üniversitelerini de işin içine katarak, etkili “Duvar Resimleri” gerçekleştirmek…
- Gittikçe yayılan sokak sanatçıları ve zaten yetersiz parkları kirletenlerden oraları ‘kesinlikle’ kurtarmalı!!!
Bu haber toplam 1844 defa okunmuştur
İlgili Haberler