‘Sendikacılığı’ kurtarmak
'Sendikalar' gerçeğimiz üzerine yararlı bir 'tartışma' okudum, Gazedda Kıbrıs'ta...
Bu kesin pek kendini tartıştırmaz.
Ve bu durum adeta 'örgütlü mücadele'ye karşıtlık gibi sunulur.
Siyasi partileri eleştirmek 'siyaset'e karşı olmakmış gibi!
Tam aksine 'örgütlü mücadele'yi kurtarmak için daha fazla ihtiyaç var, sendikalarımızda zihniyet ve kültür dönüşümüne, tartışmaya, eleştiriye...
* * *
Ulaş Gökçe, ki kendisi de eski bir sendikacı bir süredir şu temel üzerinden yürüyor.
• Ülkenin en tutucu, kendi makamını en fazla düşünen kesim sendikalar.
• Sendikalar birleşmelidir.
(“Toplam 10 bin çalışanı olan eğitim sektöründe 5 ayrı sendika, beş ayrı bina, 3 ayrı banka, 5 başkan, 100 yönetim kurulu üyesi ile faaliyet göstermesinin açıklaması olamaz”)• Şeffaf, hesap verebilir, çağdaş, gerçek anlamda profesyonel kadrolara sahip, mali olarak güçlü büyük sendikalara ihtiyaç var.
• Özel sektör, kamu sendikacılarının umurunda dahi değildir, sendikalarının, özel sektörde örgütlenecek gücü de yoktur.
• Bugün sendikalar küçük derebeylikleridir.
• Sendikacılar (olumsuzluklardan) hiç mi kendilerini sorumlu tutmazlar? Tutmadıkları gibi övgü de bekliyorlar.
Gökçe’nin geleneksel siyasi yapılar için de geçerli şu söylemi dikkat çekici:
“ Eğer bir yönetici uzun süre görevde bulunursa örgütü onun karakterine tümden bürünür. Bir örgüt o insana dönüşmeden, o yönetici görevinden ayrılmalıdır.”
* * *
Bu eleştirilerin odağında ‘kamu sendikaları’ olsa da, Dev-İş’ten Koral Aşam kendi düşünceleri ile yanıt veriyor...
“Sendikalarının emek mücadelesinde bazı zafiyetler var ancak bunları sendikacılara havale etmek meseleye yüzeysel bakmaktır” diyor Koral Aşam...
Ve şu önemli özeleştiriyi de yapıyor:
“Sendikal örgütlenme modeli olarak dayatılan mevcut sistem ve yasalar, işyeri bazında örgütlenme modelidir. Bu model özel sektörde anlamlı bir örgütlenmeyi imkânsız hale getirmekle kalmayıp, zümresel sendikacılığı tırmandırmaktadır. Bu model, emek kesimlerini sınıfsal mücadeleden kopararak, önce kendi zümresi için yani önce kendisi için mücadeleyi yükseltmekte, genel sınıf menfaatlerini önemsizleştirmektedir."
* * *
Sendikacılığı ‘toplumsal’ yaklaşımlı ‘sınıfsal mücadele’ noktasına getirmek ve zümresel hatta bireysel çıkarların bekçiliğinden kurtarmak için daha fazla tartışmak şart!