DP Genel Başkanı Serdar Denktaş dün bu köşede çıkan yazıya TAK aracılığıyla cevap  verdi.

Benim TAK aracılığıyla ‘cevaba cevap’ verme imkanım olmadığından görüşlerimi yine köşemde ve Kanal SİM’deki programda anlatmaktan başka çarem yok.
Dolayısıyla bugün de konumuz ‘geçici hükümet’ ve ‘bu hükümeti kimin kuracağı’ ekseninde şekillenecek.
Aslında konunun incir ipi gibi uzamasının faydası da var. Zira kimi ‘fikir öncüleri’nin söyledikleri ve yazdıkları nedeniyle kamuoyunun kafası giderek karışıyor.
Gerek erken seçim konusunda, gerekse gensoru ve sonrasıyla ilgili tam bir keşmekeş var kafalarda...
O kadar ki bazı siyasi yetkilileri bile ‘hükümet düşsecek mi’, ‘Seçime İrsen Bey’le mi gidilecek’ sorularına yanıt vermekte güçlük çekiyor.
**
Kuşkusuz ülkenin bu hale gelmesinin asıl müsebbibi, 2015 seçimleri için UBP’den adaylık kavgası veren Cumhurbaşkanı ile Başbakan’dır.
Eğer hukuk prensiplerinin, Anayasa ve yasa maddelerinin birbirine bu denli karışmış olması halini yaşıyorsak, bunun baş sorumluları onlardır.
Koltuk hırsı, Yüksek Seçim Kurulu’nu ve parlemantoyu bile ‘ne yapacağını anlamakta güçlük çeker’ hale soktu!
Bununla beraber, kamuoyuna yanlış bilgiler veren, bilerek ya da bilmeden dezenformasyon yapan odaklar ve liderler de kafa karışıklığını ve keşmekeşi körükleyen unsurlar olarak karşımıza çıkıyor.
**
Serdar Denktaş TAK vasıtasıyla yayınladığı açıklamada dünkü yazımda ortaya attığım “Geçiş hükümetini Serdar Denktaş kuracak” iddiasına cevap veriyor ve “Geçici bile olsa böyle bir görevi halk onayı olmaksızın kabul etmem asla mümkün değildir” diyor.
Talat ve Eroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrası  Soyer ile Küçük’ün kurultaylar marifetiyle Başbakan olmasını ‘hata’ olarak gördüğünü vurguyor ve aynı hataya düşmeyeceğini belirtiyor.
Serdar Denktaş’ın bu görüşü doğru olabilir. Kendisi bu ilkeye sahip de olabilir.
Ancak bu durumda şimdiki parlamentodan ASLA bir Başbakan çıkmaz!
Zira kimse halktan onay almış değil.
O zaman Serdar Denktaş “Seçime İrsen Bey’le girelim”i başka türlü ifade etmiş olmuyor mu?
Hem, 29 Eylül’e kalsaydı seçim, o zaman nerede bulunacaktı ‘halktan onaylı’ Başbakan adayı?
Aynı açıklamasında “partilerin mutabık kalacağı geçici bir Başbakan”dan da söz ediyor Serdar Denktaş...
Mesela kim?
**
Serdar Denktaş’ın “Başbakanlık”la ilgili iddiamı bu kadar ciddiye alacağını tahmin etmemiştim doğrusu...
Hatta mutlu olup “Bana Başbakanlık’ı layık gördüğün için sağol be gardaş” diye teşekkür eder sanmıştım.
Çünkü yazıda Denktaş’ı rahatsız edecek bir unsur olduğunu da sanmıyorum. Ortada bir meclis aritmetiği ve siyasi konjonktür var ve bu veriler ışığında Cumhurbaşkanı’nın ‘hükümeti kurma görevi verebileceği en olası isim’ olarak Serdar Denktaş’ı gördüm ben...
Hepsi bu!..
Kendisi kabul eder mi, etmez mi, onu ben nereden bileyim?
Ancak bugünkü koşullarda Eroğlu Serdar Denktaş’ı mutlaka düşünecektir.
Kaşif’in Ulusal Güçleri ile TDP’nin bu işe ‘olmaz’ diyeceğini sanmıyorum. CTP de ‘yok’ demez herhalde.
28 Temmuz’a kadar hükümetsiz kalınamayacağına göre, ‘halk desteği’ olmasa da biri o görevi yapmalı. Serdar Denktaş da deneyimiyle ve dengelere de uygun uygun bir ‘geçici Başbakan’ olabilir.
Gayet samimiyim.