1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. Sergides: “Kayıplar Komitesi bilgiyi nerede bulacağını biliyor, bunları elde etmek için yeni yollar kullanmanın zamanıdır…”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

Sergides: “Kayıplar Komitesi bilgiyi nerede bulacağını biliyor, bunları elde etmek için yeni yollar kullanmanın zamanıdır…”

A+A-

DAÜ-KAEM’den Kayıplar Komitesi’nde çalışan kadınlarla etkinlik…

Doğu Akdeniz Üniversitesi Kadın Araştırmaları ve Eğitim Merkezi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü çerçevesinde 25 Mart 2019 Pazartesi günü saat 13.30’da, DAÜ’de Kayıplar Komitesi’nde çalışan Kıbrıslıtürk kadınlarla etkinlik düzenliyor.

“Geçmişle yüzleşme” başlığı altındaki etkinliğe Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üyesi Gülden Plümer Küçük, Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Yardımcısı ve Araştırma Koordinatörü Mine Balman, Kayıplar Komitesi Kazılar Koordinatörü, Uzman Arkeolog Demet Karşılı, Kayıplar Komitesi Laboratuvarı Koordinatörü Adli Antropolog İstenç Engin, Kayıplar Komitesi Kimliklendirme Koordinatörü Genetik Uzmanı Gülbanu Zorba katılacak ve birer sunuş yaparak öğrencilerin sorularını yanıtlayacaklar.

Etkinlik İngilizce olarak gerçekleştirilecek ve DAÜ’de Kütüphane yanındaki ortak derslikte CLA21 numaralı amfide yapılacak.

dau-004.jpg


BİR KİTAP…

“Soykırımdan Kurtulanlar - Halep Kurtarma Evi Yetimleri”

(Dicle Akar, Matthias Bjørnlund, Taner Akçam)

Kitap tanıtımında şöyle deniliyor:

“Soykırımdan Kurtulanlar, Ermeni Soykırımı sırasında hayatta bırakılan Ermeni kadın ve çocukların 1918’den sonra kapatıldıkları evlerden kurtarılmalarını ele alıyor.

Kitap Ermeni Soykırımı sırasında hayatta bırakılan Ermeni kadın ve çocukların 1918’den sonra kapatıldıkları evlerden kurtarılmalarını ele alıyor. Milletler Cemiyeti, 1921 yılında bu kadın ve çocukların bulunması ve yeniden hayata kazandırılmaları için Halep Kurtarma Evi’ni kurdu. Kurtarma Evi’ne gelen 1.700 civarında çocuk ve kadının kaydı tutuldu. Hayatta kalmayı başaran bu insanlar, Osmanlı İmparatorluğu’nun hemen her bölgesinden, çok farklı sosyal, politik ve ekonomik çevre ve koşullardan gelmişlerdi. Hepsi soykırım sırası ve sonrasında başlarından geçenleri anlatıyorlardı.

Kitabın ikinci bölümünde, bu tutanaklardan seçilmiş 300 civarında kayıt var. Birinci bölümde ise, Dicle Akar tüm kayıtların içeriklerinin genel dökümünü değerlendiriyor. Matthias Bjørnlund, arşivleri ve dönemin önemli yayınlarını tarayarak Halep Yetimhanesi’nin hikâyesini anlatırken, bu seçkinin bütününü ve arka planını aydınlatıyor. Taner Akçam da, Osmanlı belgelerine dayanarak, soykırım sırasında yetimlere yönelik izlenen politikaların esaslarını gösteriyor. Hafıza kaybı tehlikesine maruz kalmadan, soykırımın hemen sonrasında kayda alınan bu tanıklıklar İttihat ve Terakki’nin imha politikasını açık biçimde gözler önüne seriyor.”

(İLETİŞİM YAYINLARI – Mart 2019)

soykirim.jpg


***  BASINDAN GÜNCEL…

CNA

Sergides: “Kayıplar Komitesi bilgiyi nerede bulacağını biliyor, bunları elde etmek için yeni yollar kullanmanın zamanıdır…”

ΚHA - Maria Koniotu
Kayıp Kişilerin Yakınları Kuruluşu ve Deklare Edilmemiş Savaş Esirleri Komitesi Başkanı Nikos Sergides, Kıbrıs’taki Kayıplar Komitesi’nin kendisine yardımcı olacak bilgiyi nereden bulacağını bildiğini ve bu bilginin kimde olduğunun farkında olduğunu ancak yıllardan beri pasif olarak bu kişilerin bilgiyi vermeleri için ikna edilmesini beklediklerini söyledi.

Kıbrıs Haber Ajansı’na bir demeç veren Sergides, “Türkiye’nin tutumunu değiştirmeye ikna edilmesi için Türkiye’ye siyasi bir maliyeti olacak uluslararası kuruluşların ve karar alma merkezlerinin faaliyetlerinin gerektiğini, hala Kayıplar Komitesi’nin Üçüncü üyesinden ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter’in kendisinden katalitik ve sürekli bir şekilde müdahalesini beklediklerini” bildirdi.                                                                                 

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kayıplar konusuyla ilgili Bakanlar Kurulu’nun önüne getirilecek bir faaliyet planına önayak olma kararı ve Cumhurbaşkanlığı Komiseri Fotis Fotiou’ya göre Lefkoşa’nın konuyla ilgili karar alma merkezlerine yönelik yoğun diplomatik faaliyet göstermeye hazır olduğuyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Sergides, kendilerinin de tam olarak bu fikirde olduklarını duyurdu.

Nikos Sergides şöyle devam etti:

“Sonunda kayıp kişilerle ilgili insani bir sorunu çözmek için iyi düzenlenmiş bir girişim başlatılacağını umuyoruz. Uluslararası faktör tabii ki bu sorunu çözmek için önemli bir rol oynayacaktır. Buna paralel olarak Cumhurbaşkanı Nicos Anastasiades’in Kıbrıs Türk Toplumu lideri Mustafa Akıncı’yla görüşmelerine özellikle önem veriyoruz.”

“Cumhurbaşkanı Anastasiades’ten en kısa zamanda Akıncı’yla daha fazla gecikme olmadan Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk tüm kayıpların akıbetinin belirlenmesine yol açacacak pratik ve etkin yollar üzerinde uzlaşacakları kayıp kişiler konusuyla ilgili bir görüşme yapmasını bekliyoruz.”

Kayıplar Komitesi’nin Üçüncü Üyesi Paul-Henri Arni’ye kısa süre önce gönderdiği mektup ve Komite’nin kayıp kişilerin bulunması, kimlik tespiti ve yakınlarına geri verebilme hedefine daha etkin biçimde ulaşabilmek için neler yapıldığı sorusuna yanıtında da Sergides, Kayıplar Komitesi’nin çalışmalarına yardımcı olacak gerekli verileri ve bilgileri bulması gerektiğini belirtti.

Nikos Sergides açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bu alanda Komite çalışmalarının gösterdiği üzere hızlı bir çalışma yoktur. Bizi en fazla endişelendiren geçmiş yıllarda bu yöndeki çabaların yavaşlamış olmasıdır. Yol üzerindeki işaretlerle mücadele edilirken (bilgisi olan kişilerin vermesi için çağrı) yapılan şeylerin ve diğer belirsiz çağrıların farkındayız. Ama bu yeterli değildir.”

“Kayıplar Komitesi bu bulgunun nerede olduğunu biliyor, kimde olduğunu da biliyor. Bekledi, diyebilirim ki pasif olarak yıllarca ikna edilebilir diye bekledi. Ama bu olmadı. Şimdi yeni yollar bulma zamanıdır, pasif şekilde beklemeye devam etme zamanı değildir.”

“Bekledik. Hala Kayıplar Komitesi’nin Üçüncü Üyesi’nden ve BM Genel Sekreteri’nin kendisinden sürekli müdahale etmesini bekledik.”

“Türkiye’nin bu insani sorunla ilgili arşivlerinden bilgi vermesi ve gömü alanlarında engelsiz araştırma yapılması için işbirliğine ikna edilebilmesi için somut yollar var mı?” sorusuna Sergides yanıtında, “Türkiye’nin bugüne kadar kayıp kişiler sorununu bir insani sorun olarak görmediği ve gerçekten çözmeye yardımcı olmayı istemediği açıktır” diye konuştu.

Nikos Sergides, “Kayıplar Komitesi’nin 1981’de kurulduğunu ancak Türk tarafının tutumu nedeniyle 2004’te çalışmaya başladığını” söyledi ve şöyle devam etti:

“2004’te Türk tarafaının tutumunu değiştirmesi tesadüfen olmamıştır. Türkiye’nin AB’ne katılmaya yönelik siyasi hareketine paralel olarak gerçekleşmiştir. Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kendisini suçlu bulduğu insan haklarıyla ilgili ihlallerle ilgili eğer iyi niyet jesti yapmazsa üyelik sürecinin ilerleyemeyeceğini biliyordu.”

“O zamandan beri Türk tarafı Kayıplar Komitesi’ne katılıyor ancak her zaman yardım sağlamayan taktikler yapıyordu. Komite’nin zamanını alan, onu etkisiz hale getiren engeller (askeri bölgeler, kalıntıların yerinin değiştirilmesi gibi) yaratıyordu.”

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin kayıplar konusu ve kabul ettiği kararla ilgili yorum sorulan Sergides, Komite’nin kararının bu yönde küçük bir adım olmasına rağmen olumlu olduğunu belirtti.

Sergides, “Konunun özüne değiniyor ve Kayıplar Komitesi’nin bugün karşı karşıya kaldığı, işgal bölgelerinde askeri bölgelere serbest girişin engellenmesi, gömü yerleriyle ilgili bilgi bulmada zorluklar ve kalıntıların yerinin değiştirilmesi gibi önemli sorunlara temas ediyor, bundan başka Komite’nin kullandığı ton, uzun zamandan beri gösterdiği müsamahanın devam etmeyeceğini gösteriyor. Unutmayınız ki AİHM kararı Mayıs 2001’de alınmıştı ve Türkiye buna uymuyor” dedi.

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin kararında, Türkiye’ye Kayıplar Komitesi’ne “adanın Türk işgali altındaki bölgelerinde bulunan askeri bölgelere engelsiz erişimi sağlaması” çağrısında bulunuluyordu.

(Kıbrıs Haber Ajansı - Maria Koniotu – 22.3.2019)

lapta-001.jpg

 

Bu yazı toplam 1491 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar