Didem MENTEŞ
Başkent Lefkoşa’da beş gün arayla iki kuyumcuda meydana gelen soygun olaylarıyla ilgili 2 kişi gözaltına alındı. Taşkınköy’deki Erdinç Kuyumculuktan 3 dakikada 300 bin TL, Küçük Kaymaklı’daki Assos (Altınbaş) Kuyumculuktan 40 dakikada 900 bin TL değerinde altın ve pırlanta çaldıkları iddiasıyla, isimlerinin baş harfleri H.A. ile V.A. olan iki kardeş önceki akşam tutuklandı. Şüpheli olarak tutuklanan zanlılardan V.A. yüksek tansiyon rahatsızlığı nedeniyle hastanede müşahede altına alınırken, zanlı H.A. ise dün mahkemeye çıkarıldı. Mahkemede her iki zanlı hakkında 3’er gün tutukluluk emri alındı. Tutukluluğu hastanede polis kontrolünde sürecek olan zanlı V.A.’nın soygun olaylarından birinin gerçekleştiği Erdinç Kuyumculukta çalıştığı belirtilirken, zanlı H.A.’nın ise işlerinden dolayı dış piyasaya yüklü miktarda borcu olduğu mahkemede aktarıldı. Bu arada zanlı V.A'nın dün ilerleyen saatlerde serbest bırakıldığı öğrenildi.
3 dava
Zanlı H.A, ‘dükkan açma’, ‘sirkat’ ve ‘kasti hasar’ suçlarıyla bağlantılı olarak dün Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Yargıç Zehra Yalkut Bilgeç, huzurunda görüşülen tahkikat duruşmasında, İddia Makamında Başsavcılık adına davada Savcı Yardımcısı İlhan Damdelen ve zanlı şahsen mahkemede hazır bulundu. Savcı Damdelen, meseleyle ilgili olarak Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne bağlı Adli Şube Amirliği’nde görevli polis memuru Mustafa Mahan’ı mahkemeye tanık olarak dinletti. Mahan, mahkemede yeminli şahadet vererek, olayla ilgili olguları aktardı.
Polis: “Görüntülerdeki eşkaller benziyor”
Mustafa Mahan, zanlıların 15 Eylül 2016 tarihinde saat 04:20 raddelerinde Küçük Kaymaklı’da bulunan Muhtar Yusuf Galeria içerisinde faaliyet gösteren Altınbaş Kuyumculuğun kuzey giriş kapısının alüminyum kapısını, 1.22 cm ebadında arka vitrin cam kapısını, henüz tespit edilemeyen bir cisimle hasara uğrattığını söyledi. Zanlının hasara uğrattığı kapıyı açarak içeriye girdiğini ve 900 bin TL değerinde ziynet eşyası sirkat edildiğini aktaran Mahan, 10 Eylül günü de Taşkınköy’deki Erdinç Kuyumculukta benzer bir suç meydana geldiğini ifade etti. Mahan, zanlı V.A.’nın Erdinç Kuyumculukta çalışıyor olmasının, olay mahallinde 3 ve daha fazla kişinin kamera görüntülerine yansıması ve her iki zanlının görüntülerdeki eşkâller ile benzer özellikte olduğuna dikkat çekerek, olaylarda kullanılan otomobilin, her iki zanlının kullanımında bulunan araçlara benzediğine vurgu yaptı.
“SMS kayıtları şüpheli”
Ayrıca zanlıların cep telefonundaki SMS’lerin şüphe uyandırıcı nitelikte olduğuna değinen Mustafa Mahan, söz konusu telefonların incelenmek üzere zapt edildiğini söyledi. Her iki zanlından açık ifade alındığını, bu ifadelerin teyit ve tekzibinin yapılması gerektiğini aktaran Mahan, olaylarla ilgili alınması gereken ifadeler, incelenmesi gereken çok sayıda kamera görüntüleri olduğunu belirterek, telefonlardaki SMS kayıtlarının da netlik kazanması gerektiğine vurgu yaptı.
Biri kuyumcuda çalışıyor, biri dış piyasaya borçlu
Mustafa Mahan, Savcının sorusu üzerinde zanlı V.A.’nın polis karakoluna celp edildikten sonra hastaneye götürüldüğünü ve orada yüksek tansiyon rahatsızlığı nedeniyle müşahede altına alındığını belirterek, ilgili doktorun zanlının mahkemeye çıkmasını uygun görmediğini kaydetti. Polise gelen her ihbarı değerlendirmek zorunda olduklarını belirten Mahan, zanlı H.A.’nın da dış piyasaya yüklü miktarda borcu bulunmasının da dikkat çekici olduğunu aktardı. Meseleyle ilgili tahkikatın henüz yeni başladığına vurgu yapan polis Mahan, soruşturma maksatlı zanlının 3 gün süreyle tutuklu kalmasını talep etti.
Zanlı: “Ben de şoktayım ne olduğunu bilmiyorum”
Mahkeme, polis memurunun talebi üzerine zanlı H.A.’ya söz hakkı verdi. Zanlı H.A, mahkemeden özür dileyerek, “ben de şoktayım ne olduğunu bilmiyorum” dedi. İşinden dolayı çok borcu olduğunu ve bu borçlar nedeniyle 8 aydır tehdit aldığını iddia eden zanlı H.A., yeni işe başladığını ve yavaş yavaş borçlarını ödemeye başladığını ileri sürdü. Borçlardan dolayı bir kişnin kendisine dava açtığını, diğer bazı kişilerin de kendisini tehdit ettiğini ileri sürdü. Zanlı H.A, “polisin tutukluluk süresine itirazım yok, araştırılsın bulunsun” dedi.
3 gün tutukluluk
Bunun üzerine huzurunda yapılan tüm beyanları değerlendiren Yargıç Zehra Bilgeç, meselenin ciddiyetine dikkat çekerek, soruşturmanın salimen yürütülebilmesine vurgu yaptı. Yargıç, zanlı H.A.’nın polis nezarethanesinde, zanlı V.A.’nın ise hastanede polis gözetiminde 3 gün süreyle tutuklu kalmalarına emir verdi.