Aydınlık Yarınlar Hareketi, 2011 yılının; “iç ve dış kaynaklı sıkıntılardan dolayı korku ve endişe içinde karanlık bir şekilde geçtiği” değerlendirmesinde bulundu.
“2011 yılı acılar ve travmalarla dolu bir yıl olmuştur” diyen hareket, 2012’de daha elle tutulur ve çağdaş politikaların üretilmesi temennisinde bulundu.
Hareketten yapılan yazılı açıklamada, 2011 yılı “karanlık bir yıl” olarak değerlendirildi.
Hareket, 2011 yılının travmalarla yaşanan iç ve dış kaynaklı sıkıntılarla “korku ve endişe” dolu bir yıl olduğunu, özellikle siyasilerin yaptığı “deniz bitti” uyarılarıyla başta bütçe sıkıntıları olmak üzere maaşların ödenmesinin dahi tartışma konusu olduğunu savunarak, ülkede yaşanan sıkıntılara işaret etti.
Ekonomik sorunlar, “adam kayırmacılık” ve benzeri sorunlardan dolayı ülkede birçok sıkıntı yaşandığını ifade eden hareket, bunların hem ekonomik hem de sosyal politikaların gelişimi ile güvence altına alınması gerektiğini ve devleti yöneten politikacıların temel görevlerinden olduğunu kaydetti.
Travmatik boyutta seyreden trafik kazalarının önünün alınmadığını, gençlerin madde kullanımı, sigara içki tüketiminin çocuk yaşlara kadar inebildiğini, suç oranlarında ciddi bir artış görüldüğünü, hırsızlığın arttığını, çevre ve hava kirliliğinin ciddi oranda yükseldiğini kaydeden Aydınlık Yarınlar Hareketi, “Yaşanan travmanın nedenlerinden biri de yarınımızı bilmeden yaşamamızdır” dedi.
Hareket, başta Kıbrıs meselesinden kaynaklanan dünyadan tecrit edilmişliğin devam ettiğini, en insani spor, müzik, eğitim, sanat, sivil toplum gibi olgularda dahi pozisyon yakalanamadığını ve insanların kendi kendine “yerel yaşama” mahkumiyetine çare üretilemediğini savunarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Gençlerimizin yaşamış olduğu, en başta işsizlik sorununun çözümüne yönelik elle tutulur bir çözüm üretilemezken, özellikle özel sektör çalışanı kaderiyle tek başına bırakılmıştır. Yapılan zamlarla birlikte orta gelir seviyesindeki insanımız yavaş yavaş geçinemez pozisyona doğu sürüklenmektedir.
Aydınlık Yarınlar Hareketi olarak politikanın çözüm üretme sanatı olduğunu ve insanların mutluluğu için yapıldığını hatırlatmak ihtiyacındayız.
KIBRIS TÜRK HALKI MUTLU DEĞİLDİR
Bu mutsuzluk, yapılan tüm anketlerde siyaset kurumuna duyulan güvenle ve beklentisizlik göstergeleriyle bilimsel temelli bir mutsuzluktur. 2011 yılı acılar ve travmalarla dolu bir yıl olmuştur.
Ümidimiz 2012’de daha elle tutulur ve çağdaş politikaların üretilmesidir. Ümidimiz dünyada yapılan politikalar ölçeğinde şeffaf, katılımcı, üretken, demokratik, ölçülebilir verilerle, hesap verebilirlik ilkesiyle politika yapılması ve insanımızın çocuğunun geleceğinden endişe etmeden yaşayabileceği bir düzen kurulması için harekete geçilmesidir. Aydınlık Yarınlar Hareketi olarak daha yeşil bir Kıbrıs, daha mutlu insanlar diliyoruz.”