Bir gelenekmiş gibi, her yeni yıl ile ilgili beklentiler, öngörüler, yorumlar yapılır…
2015 nasıl geçecek?!. Bu sorunun cevabını Tanrı, peygamberlerine bile söylemedi galiba… Gene de bazı öngörülerde bulunmak olası… Bunun için de önce 2014’ün 2015’e nasıl devrolduğuna bakmak gerek…
Dünya siyasetinde durum iyi değil… ABD, terörizme karşı on bir yıllık savaşında, kurduğu ittifaklara rağmen bir başarı sağlayamadı, terör örgütleri ve kurbanları yani terörizm daha da artı. Afrika’dan Asya’ya siyasi aşırı uçlar etkinliğini artırdı. IŞİD, Suriye krizi, parçalanmaya giden Irak, savaşın yıllarca süreceği tahmin edilen Irak ve Suriye… Kürt nüfusu ile çözüm sürecinin ne olacağı halen belirgin olmayan ve komşuları ve müttefikleri ile sorunları olan Türkiye… Nijerya’da Boko Haram, Yemen’de terörizm, Afganistan’da kırılamayan Taliban etkinliği, Libya’da iç savaş… Gazze’de savaş, Mısır’da çöküşe geçen Sisi hükümeti, Rusya – Ukarya krizi, Rusya’nın Kırım’ı tek mermi atmadan kendine bağlaması… Rusya’da ekonomiyi bir türlü toparlayamayan Putin’e karşı muhalefetin yükselişi ve Putin’in muhalefete her an sert ve baskıcı politikalarının beklentisi… Venezuella’da iç kargaşa… Brezilya’da ikinci döneme başlayan kadın cumhurbaşkanını bekleyen siyasi ve sosyal çürümüşlüğün sorunları, Meksika’nın hala daha iç güvenlikte sorun yaşaması… Dünya siyasetinde ABD ve Rusya’ya bir türlü alternatif olamayan, küresel aktör olamayan ama öyle imiş gibi davranan AB… Nereye kadar gidebileceği belli olmayan ABD - Küba ve ABD - İran yakınlaşmaları… Çözülemeyen Kıbrıs sorunu… Dünya siyasetinde daha nice sorunlu konular 2015’e devroldu.
Dünya ekonomisi petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle istikrarsız ve belirsiz… ABD’nin kaya gazı ile rekabette zorlanan OPEC üyeleri, petrol fiyatlarını 2008’den beri en düşük düzeye indirdi ve indirmeye 2015’te de devam edeceğe benziyor. Fiyat düşüyor ama OPEC’in Aralık 2014 üretimi de en düşük düzeyde kaldı. OPEC’in önemli ülkelerinde Suudi Arabistan, ABD’nin kaya gazı konusu dışında bir de ABD – İran yakınlaşmasından rahatsız, İran’nın nükleer gücüne ABD’nin yeterli denetimi yapamadığını da düşünerek, ABD’ye karşı petrol fiyatlarının OPEC’te düşürülmesinin önderlerinden… Ancak 90 yaşındaki kral hasta, hastaneye yatırıldı ve üvey kardeşi veliaht ilan edildi. Belirsizlik var… Libya iç savaşı dünya petrol krizini artırıcı etki yapıyor. Venezuella düşen petrol gelirleri ile Hugo Chavez’in sosyo-ekonomik programını devam ettirmekte zorlanıyor. Japon ekonomisi resesyona giriyor.
AB borsası 1992’den beri en düşük yıllık kazanımı verdi, İngiltere borsası 2011’den beri en düşük seviyede… Dövizle işlem yapan kurumlar, merkez bankalarının dalgalanmaları serbest bırakması nedeniyle, 2008’den beri en yüksek karlılığa ulaştı. Batı ülkelerinin siyasi nedenlerle Rusya’ya uyguladığı kısıtlar, Rus ekonomisinde dalgalanma yarattı ve Ruble’nin enflasyonunu 2009 oranının çok üstüne çıkardı… Yunanistan’da parlamento cumhurbaşkanını seçemeyince erken seçime mecbur kaldı ve Syriza’nın kazanacağı tahmin edilen seçimlerden sonra Yunanistan’ın EURO bölgesinden ve dolayısıyla da AB’den çıkacağı tahmin ediliyor. Bu nedenle de Yunan bankalarından dışa para çıkışı rekora doğru gidiyor. Rus ve Yunan devlet tahvilleri normal ülkelerin nerdeyse beş mislini kazandırıyor ama güven yok… Kıbrıs Rum ekonomisi Allah’a değil ama Troyka’ya emanet, ekonomik sorunun derinliği 2015’de azalmayacak… AB üye ülkeleri ekonomileri genellikle ya çökmüş ya da kırılgan olarak niteleniyor; tek sağlam Almanya… Yurtdışından sıcak para girişi ile kan bulan Türkiye ekonomisi de, kırılgan ekonomiler sınıfında…
Dünya jandarması ABD, her şeye rağmen büyüyen ekonomiye, değer kazanan para birimine sahip… Ancak, Çin ve Hindistan yeni ekonomik güçler olarak yer ediyor… ABD – Çin yakınlaşması yeni bir ekonomik ve dolayısıyla siyasi iklim yarattı, nükleer güce sahip Hindistan bundan rahatsız.
Özeti, dünya ekonomisi ve siyaseti 2015’te toparlanacağa ve istikrara kavuşacağa benzemiyor. Dünyadan izole olan Kıbrıslı Türkler, dünyanın bu sorunlarından izole kalamıyor. Hükümet dış ve iç sorunların ekonomideki olumsuz etkilerini azaltmak için çalışmalarını sürdürecek, yurttaşın nefes almasına çalışacak ama TL’nin istikrarsızlığı devam ederse, sorunlar doğal olarak kaçınılmaz olacak.
Kıbrıslı Türklerin de Rumların da ekonomik kurtuluşu ve mevcut vesayetlerinden özgürlüğü aslında daha istikrarlı ve daha büyük pazar ile olası… Bu da genelde hizmet sektörleri, özelde de turizm ve yüksek eğitim sektörleri ile olası… Bunların istikrarlı ve sürdürülebilir büyümesi de Kıbrıs sorununun çözümü ile olası…
2015’in Kıbrıs adası için en umut veren olgusu, Nisan 2015 seçimlerinde CTP-BG adayı Sibel Siber’in Cumhurbaşkanı seçilmesi ve Kıbrıs sorununda çözümün adı olmasıdır. 2015’de dünyanın tadı iyi olacağa benzemiyor, en azından Kıbrıs’ın tadı olsun.