Şu batılıların Suriye konusundaki tutarsız, çekingen, kararsız ve korkak tutumları iyice can sıkmaya başladı artık. Hala düşünüyorlar. ‘Düşün taşın b....tur işin’ misali. Halbuki düşünecek bir şey yok. Tüm gücünle çullanacaksın düşman üzerine, tonlarca bomba yağdıracaksın kafalarına ki, bu gafiller ‘Hanyayı Konyayı’ anlasınlar.
Ammma, sadece havadan bombalar yağdırarak olmaaaazzzzz... Karadan de girecek 24 saatte Şam’a ulaşacaksın. Eze eze, vura vura... Dünya alem anlasın kimin ‘güçlü’ olduğunu.
Savaş bu....Her iki taraftan ölenler, yavrularını, eşlerini, babalarını, analarını kaybedecek olanlar da olacak. Ama ‘demokrasi’ uğruna ve ‘kalıcı barış’ uğruna bu kadarcığı da olsun artık.
Neden kızıyorsunuz ki ? Başbakan R.T.Erdoğan doğru söyledi. Ne dedi ? “24 saatte uğra, çekil. Bu olmaaaazzzz...” dedi.
Bir yerlere girdin mi, bütün gücünle gireceksin. Vura kıra. Askerinle, topunla, tüfeğinle, tankınla, istihbaratınla, ajanlarınla, provakatörlerinle hatta ve hatta Vali’nle. Nedir o 24 saatte uğrayıp çekilme ? Maskaralık mı yapıyoruz ?
Önce gümbür gümbür gireceksin. Sonraaaa,
İyice yerleşmenin yollarını zorlayacaksın...
Uluslararası anlaşmaları es geçeceksin. Dünya istediği kadar bağırsın, aldırmayacaksın... “Biz kurtarmacıyız. Buraya sevgili Suriye halkını kurtarmaya geldik ‘kurtarma’ tamamlanana kadar da buradayız haberiniz ola...” nutukları atacaksın.... Atacaksın ki anlamayanlar anlasın...
Yönetimi avuçlarının içine alacak, ‘koltuklar’a kendi adamlarını ve yalakalarını oturtacaksın...
Ama bu arada, “Ülkeye ‘demokrasi’ getirdik....” diye bağırmayı da ihmal etmeyeceksin... İhmal etmeyeceksin ki dünya seni yanlış anlamasın....
Kontrolü ele geçirdikten bir süre sonra ‘demokrasi uğruna’ Genel Seçim de yapacaksın..Kim kimi seçiyor hiç karışmıyormuş gibi görüneceksin ama el altından (ne olur ne olmaz) seçmeni yönlendirmeyi, hatta gerekirse baskı yapmayı da ihmal etmeyeceksin...
Zaman zaman hükümetler kurup, hükümetler bozacaksın. Bu bir telefonla mı olur ? Gizli gizli mi olur ? Özel görevlendirilmiş ‘uzmanlarla’ mı olur ? Ama olur... Olmalı...Olmalı ki, resmen değilse bile iplerin gerçekte kimin olduğunu herkes anlasın...
Arkasından sıra gelecek ülkenin ekonomisini düzeltmeye....
Suriyeli Müslüman kardeşlerin için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaksın ve bunu da olabildiğince sıkça dile getireceksin...
Onlar için ‘paketler’ hazırlayacak önlerine koyacaksın....”Aha, kurtuluşunuz burada” diyeceksin...
Sonuçta Suriyeli Müslüman kardeşlerimiz çok mutlu olacaktırlar, emin olun. Kendilerini kurtaranlara şükranlarını sunanlar olabileceği gibi aralarından ‘çatlak’ sesler de çıkabilir. Ama önemli değil. Her ülkede olduğu gibi Suriye’de de ‘satılmışlar’, ‘vatan hainleri’, ‘nankörler’ var. Onların seslerine kulak tıkamak çok da zor olmasa gerek...