CTP Milletvekili Ömer Kalyoncu, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun dün düzenlediği basın toplantısının, hem UBP’nin, hem de Cumhurbaşkanı’nın yolun sonuna geldiğinin göstergesi olduğunu savundu.
Kalyoncu, Cumhuriyet Meclisi’nde yaptığı konuşmada, erken seçim tarihinin vatandaşın lehine erkene alındığı için suçlu konuma getirilmelerine tepki göstererek, partisinin attığı adımın doğru olduğunu belirtti.
Ömer Kalyoncu, “Başbakan Küçük’ün aklından geçen seçim tarihinin Nisan 2014’tü. 28 Temmuz, herkese rağmen, CTP BG’nin göstere göstere oynadığı oyunun sonucudur… CTP’nin öngörüleri bir kere daha doğru çıktı. Artık yetki vatandaşta” dedi.
Kalyoncu, TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı’nın eleştirel konuşmalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Ömer Kalyoncu, Süt Kurumu’nun soğuk süt taşıma iznini ihalesiz sürdürdüğünü dile getirerek bu yolsuzluğu kabullenmelerinin mümkün olmadığını söyleyen Kalyoncu, AKSA’nın alım garantisinin artırılmasında da benzeri bir durumun söz konusu olduğunu savundu.
Kalyoncu, AKSA’ya petrol taşıyan gemi şirketinin ortakları arasında Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun’un da bulunduğunu kaydederek, AKSA’nın alım garantisinin artması durumunda Atun’un da gelirinin artacağını ve Yüce Divanlık bir durumun oluşacağını iddia etti.
ANGOLEMLİ
TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli halkın, “verilen sözlerin arkasında durulmasına susadığını” söyledi. Muhalefetin hep beraber sunduğu erken seçim önerisinin arkasında durmak gerektiğini kaydeden Angolemli, halkın ayrıca suç işleyenlere hesap sorulmasını da istediğini belirtti.
Halk arasında “UBP ile CTP’nin paslaştığı” yönünde dedikodular dolaştığına işaret eden Angolemli, CTP’nin, gensoru sürecini hızlandırmak amacıyla önerilen meclisin Kıbrıs konulu olağanüstü oturumuna niçin katılmadığına açıklık getirilmesini istedi. Angolemli, CTP’nin, gensoru önergesi görüşülmek üzere genel kurulun yarın olağanüstü toplantı yapma önerisine cevabının ne olacağının merak konusu olduğunu söyledi.
Hükümetin fiilen düştüğünü ileri süren Angolemli, batı demokrasilerini örnek almak gerektiğini belirtti. Angolemli, hükümetin devrilmesi için tüm mekanizmaların hızlandırılması gerektiği üzerinde de durdu.
ATUN
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Kalyoncu’nun şahsına yönelik eleştirilere değinerek, aslı astarı olmayan şeylerle siyasetçiyi karalama ve çamur atmanın “artık bir siyaset şekli olmasından duyduğu rahatsızlığı” dile getirdi.
Adı geçen şirketlerinin 41 yıllık bir şirket olduğunu ve kendisinin siyasete girmesinden çok önce ihale aldıklarını kaydeden Atun, ortada bir ayrıcalık bulunmadığını söyledi. Atun, AKSA’ya CTP döneminde yüzde 208 tarife zammı yapıldığını ancak kendi dönemlerinde herhangi bir menfaat ya da fiyat artışının söz konusu olmadığını savundu.
EMİROĞULLARI
TDP Milletvekili Mustafa Emiroğulları da konuşmasında, seçime giderken bir takım yasalar ve tüzükler geçirilerek, ülkenin önünün açılabileceğini kaydetti.
Emiroğulları, seçim sonrasıyla ilgili bazı senaryoların dayatılmak istendiğini ileri sürerek, TDP olarak üstüne düşen görevin, yapılan yanlışların ortaya çıkarılması ve demokrasi için mücadele etmek olduğunu söyledi.
Seçimle, kirli siyasetin temizlenmesini umut ettiklerini kaydeden Emiroğulları, erken seçimin, demokrasinin daha ileriye götürülmesi için bir fırsat olarak gördüklerini ancak bu fırsatın yitirilmesinden dolayı hayal kırıklığına uğradıklarını belirtti.
Mustafa Emiroğulları, toplumda uzlaşı, sevgi gibi değerlerin yok olduğunu ifade ederek, Türkiye’de dahi birçok ilerlemeler olduğu halde KKTC’de yıllar önce kurulan bozuk sistemin hala sürdüğünü söyledi. Emiroğulları, devletin kurumlarının peşkeş çekildiğini ve hükümetin buna çanak tuttuğunu savundu.
ULUÇAY
CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay da konuşmasında, iç politikada yaşananlar ve ekonomik gelişmelerle birlikte hep bir umut aşılanmaya çalışılsa da bir dönemeçle geri dönüldüğünü ileri sürdü. Uluçay, ülkenin derin sorunlarını çözmeye dönük ne etkili çözüm önerileri, ne de süreçlerinin ortaya çıktığını kaydetti.
Uluçay, yeni süreçle birlikte tüm siyasi parti ve siyasilerin, halkın iradesiyle oluşacak yeni mecliste neyi nasıl yapılacağına kafa yorması gerektiğini vurguladı.
Teberrüken Uluçay, AP temsiliyetinin mecburi olduğunu ve AKPA benzeri bir temsiliyetin hayata geçirilebileceğini söyledi. AP’da bu yönde bazı girişimler bulunduğunu ve 30 Mayıs’ta da Kıbrıslı Türk parlamenterlere Brüksel’de randevu verildiğini kaydeden Uluçay, bu görüşmenin güvenoyu sürecini olumsuz etkilemeyeceği konusunda güvence verdi.
AVCI
UBP Milletvekili Turgay Avcı da konuşmasına başlamadan önce, UBP Genel Sekreteri, Girne Milletvekili Necdet Numan’ın kendisine yazılı olarak ilettiği KKTCHaber isimli haber sitesi kaynaklı “UBP’deki muhalifler Ulusal Güçler Partisi adı altında yeni bir parti kuracaklar” yönündeki mesajı okudu. Avcı, habere göre söz konusu açıklamanın UBP Milletvekili Hasan Taçoy tarafından Sim FM’e yapıldığını söyledi.
Şahsına yönelik eleştirilerden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Avcı, siyasete yakışmayacak ifadeler kullanarak siyaset yapmanın doğru olmadığını belirtti.
SOYER
CTP Milletvekili Ferdi Sabit Soyer de konuşmasında, meclisin yarın güvenoylaması önergesiyle ilgili olağanüstü toplantı önerisinin, tamamıyla CTP’yi köşeye sıkıştırmaya yönelik bir girişim olduğunu söyledi.
Soyer, güvensizlik önergesinin nasıl verileceğinin Anayasa ve İç Tüzük’te açık ve net bir şekilde ifade edildiğine işaret ederek, genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmanın, danışma kurulu kararı olmadan görüşülmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Güvensizlik önergesinin pazartesi günü gündeme geleceğini ve gerekenin yapılacağını kaydeden Soyer, CTP’nin içtüzüğe karşı gelmeyeceğini söyledi.
Soyer, bununla fırtına yaratıp, CTP’ye yüklenilmesini kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirtti.
UBP’deki gelişmelerden duyduğu üzüntüyü dile getiren Soyer, Kıbrıs Türk varlığına yönelik tüm kuruluşların yaralanmasının üzücü olduğunu söyledi.
Ferdi Sabit Soyer, UBP’li muhaliflerin hükümete yönelik eleştirilerine de değinerek, büyük vaatlerle iktidara gelen UBP’nin halktan gizli protokoller imzaladığını savundu.
Soyer, ülkede her şeyin çöktüğünü ileri sürerek, bir an önce seçim sürecine girmek gerektiğini söyledi.
ALBAYRAK
CTP Milletvekili Arif Albayrak da konuşmasında, kürsüye çıkan herkes doğruyu söylüyorsa, yanlışları kimin yaptığını ve hataların yükünü kimin taşıyacağının merak konusu olduğunu belirtti.
Albayrak, gündemde seçim varken ve UBP bölük-pörçükken, sol kesimde seçim tarihi nedeniyle yaygara kopartılmasına anlam veremediğini söyledi. UBP Genel Başkanı, Başbakan İrsen Küçük’ün solu karıştırmayı amaçladığını savunan Albayrak, görüş ayrılıkları olabileceğini ancak meclis kürsüsünde konuşurken üslubu bozmamak gerektiğini belirtti.
Arif Albayrak, “Bazı değerlerin ağır yükünü omuzlarında taşıması gereken sol kesim bu hale gelirse, göreceksiniz ki seçime katılım, LTB seçimlerine katılımın da altında olacak. Bu en büyük tehlikedir” dedi.
Halkın da seçim yaparken, entrikalara ya da arsalara kanmaması gerektiğini söyleyen Albayrak, “Memlekette ateş var. Her zaman yanmaktansa, 2 ay yanarak güzel günlere ulaşacağız” şeklinde devam etti.
ÇAĞLAR
CTP Milletvekili Mehmet Çağlar konuşmasında, erken seçim tarihi konusundaki tartışmalar ve CTP’ye yönelik eleştirilerden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
Seçimin, gerçekleşmesi mümkün en erken tarihte yapılacağını kaydeden Çağlar, seçimin yazın yapılacak olmasına yönelik eleştirilere de değinerek, “Hiçbir güneş, bu ülkeyi yakan partinin güneşi kadar yakıcı olamaz” dedi.
EMİROĞULLARI
TDP Milletvekili Mustafa Emiroğulları da konuşmasında, siyasi etikten bahsedenlerin, ülkedeki siyasi etiği sömürüp, yok edenler olduğunu belirterek, onlardan uzak durmak gerektiğini söyledi.
Emiroğulları, TDP’nin hükümetin gideceğini aylardır söylediğini ancak daha temiz siyaset adına bir şeyler yapabilecek bir fırsatın kaçırılmasından üzüntü duyduğunu belirtti.
ÖZGÜRGÜN
Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün de konuşmasında, mecliste sabahtan beri devam eden tartışmaları eleştirerek, neyin konuşulduğunu anlayamadığını söyledi.
Erken seçim kararı alınmasını isteyen muhalefetin, alınan erken seçim kararına direnmesine anlam veremediğini belirten Özgürgün, erken seçim kararının oy birliğiyle alındığı bir ortamda siyaset yapmak isteyenlerin kürsüden meydanlara inebileceğini kaydetti.
Konuşmaların ardından tasarının madde madde görüşülmesine geçildi. Kurul daha sonra ikinci görüşmeyi tamamladı ancak ivedilik tezkeresi gelmediği için erken seçimin 28 Temmuz’da yapılmasına ilişkin karar tasarısının bütününe ilişkin 3. görüşmesi daha sonraki herhangi bir birleşime kaldı.
Daha sonra bugünkü toplantısını tamamlayan genel kurul, TDP, DP ve UBP içindeki muhalif milletvekillerinin önerisiyle yarın güvenoylaması önergesini görüşmek üzere olağanüstü toplanacak. (tak)