3 SORU / 3 CEVAP

Milletvekillerine sorduk: Ülkedeki gerginlik ve Türkiye-KKTC ilişkilerini nasıl yorumluyorsunuz, bu süreç bizi nereye götürecek?

3 SORU / 3 CEVAP

1- Ülkedeki gerginlik ve Türkiye-KKTC ilişkilerini nasıl yorumluyorsunuz, bu süreç bizi nereye götürecek?

2- Cumhurbaşkanlığı seçiminde nasıl bir yaklaşım izlenmelidir?

3- Hükümetin performansı hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

Dila ŞİMŞEK

 

UBP Milletvekili İzlem Gürçağ:
“Siyasette bazen tansiyonların yükselmesi doğaldır ve olacaktır”

 

  1. Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arasında gerginlik yaşanması gibi bir şey söz konusu olamaz. Biz, iki devlet olarak her zaman uyumlu çalışmalar içerisinde yolumuza ilerliyoruz ve bu böyle devam edecek. İki devlet arasında uyumsuzluğun olması gibi bir durum asla olamaz. Siyasette bazen tansiyonların yükselmesi doğaldır ve olacaktır, ancak ortak akıl asla bozulmaz.
     
  2. Hepimizin bildiği gibi Cumhurbaşkanlığı seçimi Nisan’da olacak. Her partinin, kendi adayını göstermesi en doğal hakkıdır. Aksi, akılcı bir durum da değildir. Partiler, kurulacak bir diyalog sonrası ortak bir aday sunma özgürlüğüne de sahiptir. Bu, yurtdışında da sıkça yapılır ve ortak aday desteklenerek ittifak kurulur. Fakat şu anda hiçbir parti adayını ilan etmedi. Ulusal Birlik Partisi’nin tavrı da Ekim sonu, Kasım başı netleşecektir. Tabii ki her partinin tabanı da, gösterilen adayı destekleyecektir. Her parti adayını beyan etmekte özgürdür.
     
  3. Hükümetin performansını değerlendirmek için henüz erken olduğuna inanıyorum. UBP-HP ortaklığı dört beş ay kadardır hükümette. Temmuz ayında Türkiye ile mali işbirliği protokolü de imzalandı. Sırasıyla hedeflenen konularda harekete geçilecektir. Hedeflenen ve yapılması amaçlanan en acil şeyler öncelikle yollar, hastaneler ve okullar… Hızlı ve kontrolsüz nüfus artışına karşı, bu hizmetler artık cevap veremiyor maalesef. Hükümetin özellikle üzerinde durması gereken başlıkların bunlar olduğuna inanıyorum. Umarım halkın refahı, yapılacak olan çalışmalar ve hedeflerin gerçekleştirilmesi ile yükselir.

CTP Milletvekili Armağan Candan:
"Kıbrıs sorununun çözümüne odaklanmamız gerekiyor"

  1.  Bizim bir an önce yeniden Kıbrıs sorununun çözümüne odaklanmamız gerekiyor. Kıbrıs sorunu çözümsüz kaldığı ve Kıbrıslı Türkler uluslarararsı sistemin bir parçası haline gelmediği sürece bu ve benzeri gerginliklerin devam etme riski var. Kıbrıs’taki mevcut durumun Kıbrıslı Türkler başta olmak üzere hiç kimsenin faydasına olduğunu düşünmüyorum. Kıbrıs sorununun çözülmesiyle birlikte oluşacak barış ve işbirliği ortamı ilgili bütün aktörlerin ilişkilerine de olumlu yansıyacaktır. Bu olana kadar da Kıbrıs Türk makamlarının Türkiye, Rum tarafı, BM ve AB ile sağlıklı temas ve diyalog içinde olması çok önemlidir. Unutmayalım ki bugüne kadar çözüm süreçlerinin en itici gücü Kıbrıs Türk halkının çözüm istenci olmuştur. Annan Planı sürecinde de Crans Montana sürecinde de süreci sürükleyen Kıbrıslı Türkler olmuştur. Bundan sonra da böyle olacaktır. O yüzden özellikle KKTC-Türkiye ilişkilerinin iyi olması ve eşgüdüm içinde çalışılması sürecin ilerletilmesi için ve yeni bir beşli zirve toplanabilmesi için kaçınılmazdır. İlgili bütün makamların bunu gözeterek davranması ve iki kardeş ülke arasındaki gerginliklerin biran önce atlatılması şarttır. Kıbrıs Türk halkına dönük hakaretamiz ifadeler nereden gelirse gelsin asla kabul edilemez. Kıbrıs adasının Rumlarla birlikte eşit hak sahibi olan Kıbrıs Türk halkının hassasiyetleri ve değer yargılarına herkes saygı göstermek durumundadır. 
     
  2. Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili olarak bu aşamada şunları söyleyebilirim. Elbette partim CTP’nin tutumu yeni seçilen parti meclisimiz tarafından ileriye götürülecek ve gerekli kararlar günü geldiğinde kamuoyumuz ile paylaşılacaktır. Kıbrıs Türk halkı çözüm istemektedir. Mümkün olan çözüm şekli de iki kesimli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federal çözümdür. Cumhurbaşkanlığı makamında bu iradeyi yansıtan birinin olması çok önemlidir. Bunun dışında dışa dönük aktif diplomasi yürütülmesi, Taşınmaz Mal Komisyonu, Maraş, iki toplumlu ilişkilerin geliştirilmesi gibi konular Kıbrıs Türk halkını haksız pozisyona düşürmeyecek şekilde ele alınmalı ve çözüme gidecek yolu döşeyen yapıtaşları olarak değerlendirilmelidir. Seçilecek Cumhurbaşkanı bütün bunlara da acil bir şekilde el atacak biri olmalıdır. CTP bütün bunları göz önünde bulundurarak adayını belirleyecektir.
     
  3. Hükümetten halkımızın sorunlarının çözülmesine yönelik ciddi bir adım görmedik. Kıbrıs konusunda her gün demeç vererek, Maraş’a ziyaretler düzenleyerek toplumun gerçek ihtiyaçlarına çözüm bulamazlar. Bizim hükümette olduğumuz dönemde büyük oranda hazır hale getirilen kamu reformu, vatandaşlık yasası ve yerel yönetimler reformunu biran önce tamamlayarak meclise getirmelerini bekliyor ve talep ediyoruz.   


İlgili Haberler

Özel Haber Haberleri