Ertuğrul SENOVA
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, CTP Dış İlişkiler Sekreteri ve Milletvekili Fikri Toros ile birlikte, 23-28 Eylül tarihlerinde New York’ta BM Genel Kurulu çalışmaları çerçevesinde Kıbrıs çözüm sürecine dair diplomatik temaslarda bulunacak.
Erhürman, 25 Eylül’de BM Genel Kurulu çalışmaları çerçevesinde gerçekleşecek olan Sosyalist Enternasyonal toplantısında “Diyalog ve Diplomasiye Yatırım” başlıklı oturumda konuşacak. Burada Kıbrıs Çözüm Sürecinin geleceğine ilişkin vizyonunu aktaracak ve kurgulanması olası olan yeni sürecin yöntemlerine ilişkin somut önerilerini aktaracak.
Ziyareti boyunca Erhürman, BM Genel Sekreter Yardımcısı Miroslav Jenca ile de bir araya gelecek. Görüşmede Kıbrıs sorunu ve çözüm süreci ele alınacak.
Ayrıca, Kıbrıs’la ilgilenen birtakım ülkelerin BM nezdindeki temsilcileriyle de ikili görüşmeler yapması planlanıyor.
Erhürman, bu görüşmelerinde CTP’nin çözüm vizyonunu uluslararası aktörlere aktarmayı ve BM nezdinde daha aktif bir diyalog ortamı oluşturmayı hedefliyor.
Erhürman’ın New York ziyareti, Kıbrıs sorununa ilişkin diplomatik çabaların yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleşiyor.
YENİDÜZEN, Erhürman’a New York’ta eşlik edecek CTP Dış İlişkiler Sekreteri ve Milletvekili Fikri Toros ile konuştu, yapılacak görüşmelerin detaylarını ve CTP’nin sunacağı vizyonu sordu.
Toros, CTP’nin 5 ana maddeden oluşan bir “müzakere yöntemi önerileri” dizisi oluşturduğunu, yapacakları tüm görüşmelerde söz konusu önerileri gündeme getireceklerini belirtti.
Toros, 5 maddelik önerileri YENİDÜZEN ile paylaştı. 5 madde özetle; Crans Montana’da elde edilen kazanımlara sadık kalınması, siyasi eşitliğin müzakere edilmemesi, masanın muhakkak bir siyasi anlaşmaya ulaşacak şekilde kurgulanması, sürecin aciliyet duygusu içerisinde takvimlendirilmesi ve statükoya dönüş olmayacağının garanti edilmesini öneriyor.
Kıbrıs sorunu tarihinde, pek de rastlanmayan şekilde, bir ana muhalefet liderinin BM Genel Kurul çalışmaları kapsamında New York’ta bulunacak olmasıyla ilgili fikrinin sorulması üzerine Toros, “Biz CTP olarak topluma yeni bir lider sunuyoruz. Ortada bir lider boşluğu vardır. Biz, yeni bir lider hazırlıyoruz” dedi.
Toros, “BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorununun çözümü konusunda inisiyatif aldığı böylesi bir dönemde hazırlamakta olduğumuz liderin orada olması ve CTP’nin oluşturduğu alternatif yöntemleri aktarması, fevkalade büyük bir önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
CTP Dış İlişkiler Sekreteri ve Milletvekili Fikri Toros:
“CTP, hazırladığı müzakere yöntemlerini aktaracak”
CTP Dış İlişkiler Sekreteri ve Milletvekili Fikri Toros, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın, partisinin üyesi olduğu Sosyalist Enternasyonal’in BM Genel Kurul çalışmaları çerçevesinde gerçekleştireceği toplantıya davet aldığını, New York’a gidecek olmalarının öncelikli sebebinin, söz konusu davet olduğunu belirtti.
Sosyalist Enternasyonal’in, dünyanın en büyük siyasi kurumlarından olduğunu belirten Toros, CTP’nin de söz konusu kurumun uzun yıllardır üyesi olduğunu anımsattı.
Sosyalist Enternasyonal’in her yıl BM Genel Kurulu çalışmaları çerçevesinde New York’ta toplantılar düzenlediğini belirten Toros, toplantının bu yılki gündeminin, Doğu Akdeniz, Ortadoğu ve Ukrayna’daki gelişmeler olduğunu, bu kapsamda temanın “diyalog ve diplomasinin barış tesisi sürecindeki önemi” olarak belirlendiğini belirtti.
Toros, “Konu Doğu Akdeniz olduğu için, BM Genel Sekreterinin yılın başında beri inisiyatif aldığı Kıbrıs sorunuyla ilgili bir bölüm oluşturdular. Bu sekansta Tufan Erhürman’a bir konuşma hakkı verdiler” dedi.
New York’ta kalacakları süre boyunca, BM Genel Sekreteri’nin Avrupa, Orta Asya ve Amerika’dan Sorumlu Yardımcısı Miroslav Jenca ile BM binasında ikili görüşme yapacaklarını belirten Toros, ayrıca BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyelerinden olan batı ülkelerinin daimi temsilcileri ile de görüşmeler gerçekleştireceklerinin altını çizdi.
Toros, söz konusu görüşmelerde öne çıkaracakları konunun, BM Genel Sekreterinin, Kıbrıs sorunun çözümüne ilişkin almış olduğu inisiyatif doğrultusunda ortaya konulan çalışmalara yön verecek, CTP tarafından hazırlanan yöntemleri anlatmak olacağını belirtti.
“Sürecin muhakkak başarıya ulaşması için bir takım yeni yöntem önerileri hazırladık”
Söz konusu yöntemlerin sorulması üzerine Toros, “BM’nin kurgulamaya çalıştığı yeni müzakere sürecinde uygulanacak müzakere yöntemlerinden söz ediyorum. Bizi defalarca başarısızlığa uğratan geçmiş müzakere süreçlerindeki bir takım zafiyetleri dikkate alarak, bu kez yeni sürecin muhakkak başarıya ulaşması için bir takım yeni yöntem önerileri hazırladık” yanıtını verdi.
CTP’nin 5 maddelik müzakere yöntemi önerileri
Toros, gerçekleştirdikleri çalışmalar sonucunda CTP’nin hazırladığı 5 maddelik müzakere yöntemlerini şöyle açıkladı:
1- Yeni bir süreç kurgulanırken, Crans Montana itibariyle varılan tüm yakınlaşmalara sadık kalınmalı ve anlaşmaya varılan konularla ilgili hiçbir şekilde geriye dönüş olmamalı.
2- İki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federasyon modeli, ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarında tanımlandığı şekilde kabul edilmelidir. Siyasi eşitlik, bir BM Güvenlik Konseyi kararıdır. Dolayısıyla müzakereye açılmamalıdır.
3- Kurgulanacak yeni müzakere süreci sonuç odaklı olmalıdır. Başlaması halinde, muhakkak bir siyasi anlaşmaya ulaşılacak şekilde kurgulanmalıdır. Taraflar masadan kaçmamalıdır.
4- Yeni kurgulanacak olan süreç, muhakkak aciliyet duygusu içerisinde bir takvim çerçevesinde kurgulanmalıdır.
5- Statükoya geri dönüşü önlenmelidir. Bu konuda gerekli supapların oluşturulması gereklidir.
“Güvenlik Konseyi kararlarına bağlılık beyan eden Kıbrıslı Rum lider, siyasi eşitliği müzakereye açmamalı”
Toros, YENİDÜZEN’in, söz konusu yöntemlere ilişkin sorularını da yanıtladı.
İkinci maddedeki “siyasi eşitliğin müzakereye açılmaması” konusundaki soru üzerine Toros, “BM Güvenlik Konseyi kararlarına bağlılık beyan eden Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis, masada bunu tekrardan müzakereye açmamalıdır. 716 sayılı 1991 tarihli BM Güvenlik Konseyi kararında tanımlandığı şekilde siyasi eşitlik kabul edilmelidir” dedi.
“Statükoya dönüşün olmayacağını güvence altına almak istiyoruz”
Beşinci maddedeki “statükoya geri dönülmemeli” ifadesindeki “statükonun” CTP için anlamının sorulması üzerine Toros, “Bizim için statüko; Kıbrıslı Türklerin izolasyonlar altında, AB müktesebatı dışında, Euro bölgesi dışında kalması demektir. Biz, yeni kurgulanacak bir müzakere sürecinin, ‘geri dönülmez bir süreç’ olmasını istiyoruz. Statükoya dönüşün olmayacağını güvence altına almak istiyoruz” yanıtını verdi.
“Biz CTP olarak topluma yeni bir lider sunuyoruz”
Kıbrıs sorunu tarihinde, pek de rastlanmayan şekilde, bir ana muhalefet liderinin BM Genel Kurul çalışmaları kapsamında New York’ta bulunacak olmasıyla ilgili fikrinin sorulması üzerine Toros, şöyle konuştu:
“Biz CTP olarak topluma yeni bir lider sunuyoruz. Ortada bir lider boşluğu vardır. Biz, yeni bir lider hazırlıyoruz. Lider, sadece zirvede oturan kişi değil; Kıbrıslı Türklerin, uluslararası ilişkiler anlamında temsilini doğru şekilde yapan kişidir.”
BM Genel Kurulu’nun, geleneksel şekilde yılda bir kez, dünyanın tüm devlet başkanlarının, global örgütlerin toplandığı diplomatik bir etkinlik olduğunu anımsatan Toros, “BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorununun çözümü konusunda inisiyatif aldığı böylesi bir dönemde hazırlamakta olduğumuz liderin orada olması ve CTP’nin oluşturduğu alternatif yöntemleri aktarması, fevkalade büyük bir önem taşımaktadır” dedi.